Sanat Sayfası (Üç Fidan’a Özel)
Değerli okurlarım, ucuz şeylere kendini gözü kapalı satan ülkelerde, şuna inanın ki, hiçbir güzellikten söz edilemez. Yani, Cumhuriyet, Demokrasi, Hürriyet, yazma konuşma hakkı falan! Önüne yatmalar, arkaya uzanmalar! Koruyorum, kolluyorum, gözetiyorum, buna benzer riyakârlıklar. Sonuçta onların yerine Türk halkı cezalandırılıyor.
Ülkemiz; Suskun Zavallılarla Dolu. Onlar 68 kuşağı nerden bilsinler ki? Onlar 68 kuşağın neden katledildiklerini nerden bilsinler ki? Ülkemiz, suskun ve yağdanlık zavallılarla dolu, Yazıklar Olsun!
Şu anda faşistin biri öbür tarafta! Aynen şunları söylemişti o faşist: “Bana Sağcılar Suç İşledi Dedirtemezsiniz…” O koca göbekli faşist orada da, Na’pcen diyecektir eminim!
“Suskunluğumuz Çok Şeylere Gebedir” vecizesini yaratan yoldaşlarımı hiç anımsayan var mı? Onlar dini istismar eden biri gittiği zaman, hemen tabutuna omuz verirler, ailesine başsağlığı dilerler. Damat Ferit (Tarık Akan) için bile bir başsağlığı dilemediler. Ülke ikiye bölündü ya. Rahmetli de iyi bir solcuydu. Hiç ona yaklaşabilirler mi? Kâfir olurlar.
Bu ülkede çocukları taciz etmek (fazla ileri gitmiyorum) suç değil ama efkar dağıtmak için bir yudum bir şey içmek en büyük günah. Nereden nereye geldik ve hangi ülkede yaşıyoruz değil mi?
Bu dünyada paspas olmaya gerek var mı? 15 Temmuz kalkışmasının Türk halkı direndi ve başarılı oldu. Buna kimse sahiplenemez, hiç kimse kendine mal edemez. Bunun siyasi ayağı nerede? Amerika’daki o kişinin; elini öpüp yerlere kapananlar, mesaj getirip götürenler.
Onunla resim çektirme şerefine nail olanlar ve de Meclistekiler… Hiç birisi yok ortada. Aldatıldık diyenler mi, ne istediler de vermedik mi diyenler mi? Yani ülkenin içine ettiler, o tür konulara girmiyorlar ama şuna inanın ki, rahat uyku da uyuyamıyorlardır.
Koşullar ne olursa olsun, onlarla beraber, o suskun zavallıların cezaları yakın bir tarihte ibretiâlem için kesilecektir. Buna yürekten inanıyorum. Tam bağımsız demokratik bir Türkiye özlemiyle ve sadece zeytin ekmek yiyerek yola çıkan ve bu uğurda da canlarını severek veren üç fidanla birlikte tüm devrimcileri, yoldaşlarımı sevgi ve özlemle anıyorum. Makberinizi Cenab’ı Allah güllerle donatsın. Rahat uyuyun yoldaşlarım!
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
Gönül Köşemden
YOLDAŞLARIMI ÖZLEDİM
Aşk bahçesine
Yolum düştü geçenlerde,
Göremedim o güzellikleri
Yeller esiyordu yerinde
O doğayı yok etmişler, öldürürcesine
Göz gezdirdim
Beraber eskittiğimiz yerlere
Kimseler yoktu,
Ne seninkilerden, ne de bizimkilerden…
Havası da değişmiş oraların
Çankaya’nın, Kavaklı’nın
Nal izlerim silinmiş, yok olmuş
Caddelerin sokakların, anlayacağın
Güzelliği kalmamış oraların…
Kurtardığımız yerler,
Kurtarılmış bölgeler,
Kan döktüğümüz semtler
Acaba neredeler?
Biliyorum,
Hepsi de fasitleşmişler
Nohuda, kömüre, yalan vaitlere
Kanmışlar,
Turbana da bürünmüşler
Jipler de binmişler
Yarım metre bez parçasıyla
Sözde,
Allah’ı kandırmışlar…
Ankara’yı özlüyorum,
Nereleri mi diyorsunuz?
Çankırı caddesini
Dışkapı Semti’ni
Ulustaki Atatürk Heykelini
Tasvir-i Efkâr Gazetesi’nin bulunduğu yeri
Rüzgârlı Sokak’ı
Özlemim buraya kadar,
Yetmez mi? YETMEZ…
İstedim çok istedim görmeyi,
Deniz’i, Hüseyin’i, Mahir’i
O fidanları, yoldaşlarımı
Biliyorsunuz,
Yıllar önce katletmişlerdi…
Namussuzluk zirvede,
Büyük bir boşluk var ülkede,
68 Kuşak
Var mı, yok mu?
Bilemezsiniz nerede
Ortaya çıkmam nafile,
Teknoloji onların ellerinde…
Siz rahat uyuyun,
Buraları hiç düşünmeyin
Hepinizi doyasıya öpüyorum,
Görüşmek Üzere!
Ağabeyiniz Öcal
Günün Nabzı
Sizler Gittikten Sonra
Sizler katledildikten sonra
Aramda bir boşluk oluştu
İnsanlarla…
Suçlu aradım
Cezalandırma adına
Saldırdım bazı yobazlara
Suskun zavallıları…
Dünyalar başıma yıkıldığında,
Gözyaşlarıma
Hürriyetlerini bağışlasam da,
Bir yerde,
Dik durmam gerektiği geldi aklıma,
Sizler gittikten sonra…
Bir süre
Fazla yaklaşmadım insanlara
Herkes,
Suçlu gibi geldi bana
Farklılaştı yaşamım da…
Daha sonra
Haklı ya da haksız,
Riyakârlığa,
İtibar etmeden
Razı oldum yazgıma
Sizler gittikten sonra
Öcal
Günün Sözü
Türkiye Sizleri Unutmayacaktır.
Öcal’dan İnciler
Sizler, Aynı Zamanda Ata’nın Askerleriydiniz.
Çok güzel anlatmışsınız yaşadıklarınızı Öcal bey ne yazık ki iyi insanlara düşman bu millet, elbet bir gün herkes yaptığının hesabını Allah’a verecek, saygı ve selamlarımı iletiyorum