“Yıkılmış Bir Şehirde Beyan da Olmaz, Vergi de Alınamaz”

0
14

Hataylı STK’lar ‘Hatay’ın Mücbir Bir Yük Altında’ Olduğunu Savunarak Hatay Halkının Umudunu Büyütecek Müjdelere İhtiyacı Olduğunu Vurguladı…
“Yıkılmış Bir Şehirde Beyan da Olmaz, Vergi de Alınamaz”

Hatay Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf ve Sanatkâr Odaları ve Hatay Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası, Antakya’da ortak basın toplantısı gerçekleştirerek, Hatay’ın mücbir sebep yükü altında olduğunu  belirtiler.

İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sanem Akpınar’ın katılım sağladığı toplantıda; mücbir sebep halinin 30 Kasım’da sona ermesiyle bölge esnaflarına ve dolayısıyla ekonomiye vereceği zararlar vurgulanarak, Hatay’ın “Kalkınmada öncelikli İl” statüsüne alınması, Depremden ağır yara alan il ve ilçeler için özel teşvik programları, hibe/fon temin edilmesi ve tüm bunlar için özel bütçe ayrılmasının yollarının bulunması gerekliliği belirtildi.

Basın toplantısında konuşan ATSO Başkanı Hikmet Çinçin; “3 ay uzatılan “Mücbir Sebep” uygulaması 30 Kasım’da sona erdiriliyor! 6 Şubat depremlerinden ağır yara almış bir şehir olarak; Hatay bu tutumu haketmiyor!” dedi.

Hatay’da hayat normalleşinceye kadar mücbir sebep halinin devam etmesi gerektiğini belirten Çinçin; “İlimizin Ticaret ve Sanayi Odaları, Hatay Esnaf ve Sanatkar Odaları ve Hatay Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası olarak öncelikle belirtmemiz gereken şey, bu uzatılan sürenin Hatay için yeterli olmadığı ve hayat her boyutu ile normalleşinceye kadar bu konunun yeniden gündeme getirilmemesi gerektiğidir. Hatay halkının, tüccarının, esnafının, muhasebeci ve mali müşavirlerinin her üç ayda bir süre uzatma telaşına girmesi ve bu gündemle boğuşması son bulmak zorundadır. Hatay için “mücbir sebep” uygulamasının gerekçelerini oluşturan hiçbir sorunun 30 Kasım’da normale dönmemiş olacağını bu günden öngörmek hiç de zor değil” diye konuştu.

“Sesimizi Duyurmak İçin Mücadele Ediyoruz”

Başta Hatay olmak üzere depremde ağır yara alan il ya da ilçelerin bunun çok ötesinde desteklere ihtiyacı olduğunun çok açık olduğunu vurgulayan Çinçin; “Hatay’da yıkım, toz, inşaat ve korku iklimi sonlanana kadar; yatırım ve girişim ortamı oluşana kadar, işyerleri kendi yerinde açılıp, ticaret ve alışveriş olağanlaşıncaya kadar, barınma sorunu çözülüp, sağlık ve eğitim prefabrik olmaktan çıkıncaya, tarım ve hayvancılık verimli hale gelinceye kadar,  insanlarımızın psikolojisi ile beraber ekonomisi de düzelinceye kadar deprem yaşamayan diğer şehirlerden ayrı tutulması gerektiğini aylardır ifade ediyoruz. Bizler “mücbir sebep” uygulamasının uzatılmasını sağlamak için değil, ilimiz Hatay’ı ayağa kaldıracak, özel teşvik programları, hibe ve fon temin edilmesi ve tüm bunlar için özel bütçe ayrılması talebini dillendirmek ve bunlar için sesimizi duyurmak için mücadele etmek istiyoruz” dedi.

“Hatay Halkının Umudunu Büyütecek Müjdelere İhtiyacı Vardır”

“Mücbir sebep” uygulamasının Hatay’da hayat gerçek anlamda normale dönünceye kadar ertelenmesinin sağlanması gerektiğinin altını önemle çizen Çinçin; “Mücbir Sebep uygulamasının devam ettirilmesi bugün için tartışılabilir bir konu olmaktan çıkmıştır. Bizim için Hatay halkı için asıl gündem, asıl konuşulması gereken,  ilimizin “Kalkınmada öncelikli İl” statüsüne alınması, Depremden ağır yara alan il ve ilçeler için özel teşvik programları, hibe ve fon temin edilmesi ve tüm bunlar için özel bütçe ayrılmasının yollarının bulunmasıdır.

Aylardır sürdürdüğümüz kampanyada söylediğimiz gibi: “Yıkılmış bir şehirde beyan da olmaz, vergi de alınamaz” ana talebini yineliyor ve bir kez daha yetkilileri uyarmak istiyoruz.

Yani söylenecek her şey söylenmiş, ulaşılması gereken ilgili olan herkese ulaşılmış, gerek diplomatik ilişkiler, gerekse demokratik tepkiler uygun araçlar ve uygun söylemlerle hayata geçirilmiştir. Bizler uğradığımız tüm bu maddi ve manevi yıkıma rağmen üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalıştığımız gibi, bu süreçte ihtiyaç duyulacak her konuda fedakarlık yapmaya da hazırız. Ancak, bilinmesini isteriz ki, hakkımız olanı istemekten de, mağduriyetimizin giderilmesi için kamuya düşen sorumlulukları ve gerekli desteği talep etmekten de bir adım geri durmayacağız! Her şeyini kaybetmiş Hatay halkının umudunu büyütecek müjdelere ihtiyacı vardır” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber Merkezi)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here