Lobi faaliyetlerinin sayısı her geçen gün biraz daha artıyor. “Lobi” mucitleri boş durmuyor. Bugünlerde, gıcır-gıcır yepyeni el değmemiş “sıfır kilometre”lik yeni marka lobiler ortaya çıkıveriyor.
Faiz lobisi, vaiz lobisi, uluslar arası lobiler, paralel yapı lobisi, kaset lobisi, tele kulak lobisi… Şimdi de montaj lobisi diye yeni bir ürün daha piyasaya sürüldü. Yerel seçimlerin tarihi yaklaştıkça siyasetteki lobi faaliyetleri, gündemdeki diğer lobi faaliyetlerinden geri kalmıyor.
Mantar gibi hızla çoğalan “lobi”ler, gizlendikleri kapkaranlık inlerinden bir-bir ortaya çıkıp serbestçe dolaşmaya başladılar. Şu lobi denen illet (!) çok haşarı ve yaramaz. Söz dinlemiyor, sınır ve engel tanımıyor, freni bozuk araç gibi son süratle almış başını gidiyor.
Günün koşullarına uygun, siyasette öne çıkan ve “lobi üretme çiftliklerinde” seri üretime geçilerek son dönemlerin modası haline gelen bazı “lobi” faaliyetlerine bir göz atalım…
*Mensup oldukları partiden istifa edip başıboş kalan sığınmacı siyasetçilere “çadır ya da barınak” temin eden “siyasi göçmen” lobisi…
*Partilerinden kopan ve küsenleri, kendi partilerine katılmalarını sağlayan “transfer” lobisi…
*Partiler arası mekik dokuyarak, rakip partilerin gizlice sırlarını öğrenen “köstebek” lobisi.
*Çalışmadan, yorulup emek sarf etmeden makam, şan ve şöhret peşinde dörtnala koşan gösteriş budalalarının “hazıra konma” lobisi.
*Laf olsun diye siyasete atılıp “ya çıkarsa veya ya tutarsa” mantığıyla deneme amaçlı kurulan “şans” lobisi.
*Uzun yıllar gönül verip hizmet ettikleri partilerini yüz üstü bırakarak sırtından hançerleyen “Sen de mi Brütüs!” lobisi.
*Siyasi düşkünlüklerinden yararlanarak gözü devamlı dışarıda olanları, rakip partilerle ilişki kurmaya aracılık eden simsarların “siyasi zina” lobisi.
*Siyaset dünyasında, “göründükleri gibi olmayan, oldukları gibi görünmeyenlerin” “ikiyüzlüler” lobisi.
*Siyasette güçlü olduklarına dair mesaj vermek isteyen gösteriş meraklısı içi kof kuru kalabalıkları, kendi partilerine katılımlarını sağlayan “toplu transfer” lobisi.
*Siyasette ortalığı birbirine katarak iç çekişmelere zemin hazırlayan “böl parçala” lobisi.
*Oy peydahlama hesaplarıyla, cicili bicili sözlerle seçmenlerin gönlünü fethetmeye çaba gösteren “pohpohlama” lobisi.
*Seçim propagandaları boyunca toplumu yanıltmaya yönelik yalan, yanlış yayınlar yapan “kiralık ve satılık kalemler” lobisi.
Siyasette “provokasyon, dedikodu, yalan, iftira, çekememezlik, kıskançlık, döneklik ve yalakalık” gibi daha ne lobiler vardır. Ama bunları sayfalara sığdıramayız. Lobi düğmesine basıldı. Anlaşılan o ki, “30 Mart”a kadar “lobi üretme” faaliyetleriyle sık-sık karşılaşabileceğimiz kesindir.