Orman yangınlarıyla mücadelede etkin olan geçici orman işçilerinin 9 ay 29 güne kadar uzatılabilen çalışma süreleri, bu yıl 5 ay 29 günle sınırlı kaldı.
Öz Orman İş Sendikası Başkanı Settar Aslan; “2019 yılında da bütün işçilerin aynı sürede çalışması için Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan vizeleri bekliyoruz” dedi.
Öz Orman İş Sendikası Başkanı Settar Aslan, 2018 yılında 9 ay 29 gün çalışan 9 bin geçici orman işçisinin bu yıl çalışma sürelerinin 5 ay 29 gün ile sınırlı kaldığını söyledi. Aslan, Orman Genel Müdürlüğü’nün, çalışma süreleri yangın riskinin arttığı bu aylarda dolan işçilerin 4 ay daha çalıştırılması için Hazine ve Maliye Bakanlığı’na başvuruda bulunduğunu ancak onay çıkmadığını belirtti.
‘Orman Yangınlarıyla Mücadele Ediyorlar’
Başkan Aslan, Türkiye yüz ölçümünün yüzde 27’sinin ormanlarla kaplı olduğunu söyleyerek, 9 bin işçinin 22 milyon hektar alanda çıkabilecek yangınlarda görev alacağına dikkat çekti. Aslan, yangınla mücadele eden işçilerin çoğunluğunun ‘geçici işçi’ statüsünde olduğunu ve zorlu şartlar altında emek verdiklerini vurgulayarak; “Orman yangınlarıyla layıkıyla mücadele ve ormanları yaşatmak için en az bu kadar daha kişiye ihtiyaç var. Türkiye’nin istihdam zorluğu çektiği bir zamanda, bu alanda istihdam fırsatı var. Kısa dönem askerlik gibi araziye çıkan işçi 6 ay boyunca orada yatar, kalkar, yer, içer süresi doluncaya kadar sadece haftada bir gün evine gelir” diye konuştu.
‘Kaybedilecek Ormanın Vebalini Kimse Taşıyamaz’
Öz Orman İş Sendikası Başkanı Settar Aslan, 2018 yılında, işçilerin tamamının 9 ay 29 gün çalıştıklarını belirterek; “2019 yılında da bütün işçilerin aynı sürede çalışması için Hazine ve Maliye Bakanlığından vizeleri bekliyoruz. Yangın mücadelesinde hizmetine acil ihtiyaç duyulan bu işçiler hizmet dışı bırakılırsa, kaybedilecek binlerce hektar ormanın vebalini kimse taşıyamaz” dedi.
Yurdumuzun dörtte birini aşkın yüzölçümünün Ormanla kaplı alanı yangın riski altında iken, böylesine bir tehlike göz ardı edilmemeli. Ayrıca fedakârca, canları pahasına ormanlarımızı koruyan yaklaşık 9 bin işçinin evlerine, ailelerine ekmek götürme zorunluluğu da unutulmamalıdır. Ülkenin akciğerlerini korumak ve istihdama katkı sunmak, yetkililerin doğal sorumluluğu gereğidir. Bu yöndeki olası zararlarla karşı karşıya kalınmadan Vatandaşların bu yöndeki beklentisi bir an önce karşılanmalıdır.
