Ülkemizin yerli ürünlerini teşvik etmek amacıyla 1946’da başlatılan “Yerli Malı Haftası” etkinliği, 1983’te “Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası” olarak değiştirildi. “Yerli Malı Haftası” her yıl 12-18 Aralık’ta etkinlikler düzenlenerek kutlanıyor.
Bir zamanlar gıda ürünlerinde dünyada kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydik. Türkiye, elverişli toprağı, suyu ve güneşiyle 4 mevsim her çeşit tarım ürünü üreten bir ülkeydi. Ancak, serbest piyasa ekonomisine dayalı Liberalizm (bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler) denen ekonomik sistemin ülkemize yerleşmesiyle birlikte, “Liberalizm icat edildi, tarımda mertlik bozuldu…”
Türkiye’nin o bereketli topraklarında ekilip üretilen ürünlerin aynısı, dış ülkelerden ithal edilmeye başlandı. Kuru fasulye, ayçiçeği, mısır, nohut, buğday, arpa, nohut, bezelye, yulaf, ceviz, kuru soğan, sarımsak, susam, salatalık, nar, elma, havuç, kavun, karpuz, biber, kabak, patates, kereviz, nar, domates, büyük baş hayvan ve et! En ilginci de saman ithalatı…
Onlarca tarım ürünü, elini kolunu sallaya-sallaya, aynen “Tarım Ürünleri Sergisi” gibi 780 bin kilometre karelik her karış vatan toprağına yayılmış, vatandaşın beğenisine sunulmaya devam edilmektedir. Tarımda ne hallere düşmüşüz…
Bir ülkede üretilemeyen veya zorunlu ihtiyaçlardan kaynaklanan mallar ithal edilir. Örneğin, enerjide dışa bağımlıyız. Petrol ve doğalgaz ithal etmek zorundayız ama tarım ürünlerini ithal ederek “hazıra konmak” eşyanın tabiatına aykırıdır.
Suudi Arabistan, Katar, İran ve Rusya gibi Petrol ve Doğalgaz zengini ülkelere bakın, hiç “Petrol veya Doğalgaz” ithal ediyorlar mı? Hayır.
Tarım ürünlerini ithal etmekle hem döviz kaybına uğruyor, hem de o ülkelerin işsizlerine iş imkânı sağlıyor, işsizliği önlemede onlara katkıda bulunmuş oluyoruz.
Dört mevsim ürün veren bereketli topraklarımıza sırtımızı çevirmişiz. Tarımda ve hayvancılıkta kaderiyle baş başa bırakılmış bir ülke konumundayız. “Tarım ve Hayvancılık” politikamıza çeki düzen vermezsek, bu gidişle “Yerli Malı, Yurdun Malı” yerine, her yıl “Yabancı Malı, Yurdun Malı” haftası olarak kutlamak zorunda kalacağız.
