Günaydın sevgili okuyucularım nasılsınız bu sabah? Bizi sorarsanız biz hafta sonu 3. Orhan Kemal Edebiyat Festivali’nde yer almak için Adana’ya gittik, Çukurova Belediyesi ve Aratos yayınevi sahibi aynı zamanda festival düzenleme komitesinde yer alan sevgili Uğur Pişmanlık arkadaşın davetti üzerine…
Doğrusu önceleri yoğunluğum, geride durmaktan hoşlandığım ve mıy mıy olduğum için festivale katılma isteğim ve enerjim yoktu. Ancak arkadaşlarımın ve Uğur arkadaşın yapıcı, onarıcı ısrarları enerjimi yerine getirdi. Ve onlara bu yüzden dolu dolu teşekkür ediyorum.
CHP’li Çukurova Belediyesi’nin düzenlediği 3. Orhan Kemal Edebiyat Festivali Çukurova Belediyesi Orhan Kemal Kültür Merkezi’nde coşkulu bir açılışla gerçekleşti. Tabi bendeniz bu açılışa yetişemedim. Oysa belediye taşıt ve konaklama hizmeti veriyordu bütün katılımcılara bendenizi de aradılar ancak bendeniz kendi olanaklarımla gitmek istediğimden bu olanağı kullanmadım. Ve tabi açılışta belediye başkanı ile tanışma fırsatını kaçırdık.
Çukurova Belediyesi’nin geleneksel hale getirdiği Orhan Kemal Edebiyat Festivali’nin, Soner Çetin, CHP Adana Milletvekili Zülfikar İnönü Tümer, Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, Çukurova İlçe Başkanı Zihneti Emre, partililerin katılımı ile gerçekleşen açılışına Adanalılar yoğun ilgi gösterdi. İstanbul, Ankara ve İzmir’in yanı sıra Adana, Mersin, Tarsus, Silifke, İskenderun ve Antakya’dan değerli şair ve yazarların katıldığı festivalde, Mektebim Bilfen Okulları Çocuk Korosu mini konser verdi.
Daha sonra CHP Adana Milletvekilleri stantları dolaşarak teker teker el sıktı başarılar diledi. Doğrusu kültür merkezi adına uygundu. Her taraftan kültür fışkırıyordu ve sevgili okuyucularım Başrolünü Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin’in oğlu Deniz Çetin ve kızı Devrim Çetin’le oynadığı, Ayça Öztorun’un senaryosunu yazdığı, Fatih Koca’nın yönettiği ‘Görüş Günü’ adlı 26 dakikalık kısa film galasını festivalde yaptı. Adana’da çekilen ve oldukça iddialı olarak hazırlanan kısa film, bendenizce çok etkileyici idi. Yoğun bir katılım vardı birçok kişi filmi ayakta izlemek zorunda kaldı. Ve bu kısa ve etkileyici film Uluslararası film festivallerinde yarışmaya katılacak ülkemizi ve Adana’yı temsil edecek filmin ardından bir konuşma gerçekleştiren Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, “Filmi izlerken inanılmaz duygulandım. Oğlum ve kızım da dahil, tüm oyuncular çok güzel bir performans sergilemişler. Ceyhan’da ve Kozan’da çekilen filme yoğun emek sarf edildi. Ben sadece bir gün katılabildim ve oyunculuğun ne kadar zor olduğunu gördüm. Ünlü Yönetmen Fatih Koca hocama, yapımcılara, senaristimiz Ayça Öztorun’a ve kamera arkasında emeği olan tüm teknik ekibe teşekkür ediyorum” dedi.
‘Görüş Günü’ filminin festivale katılacağını Berlin ve Viyana’dan güzel başarılarla döneceğine inandığını kaydeden Başkan Çetin, “Sanata ve sanatçıya sahip çıkıyoruz. Adana’nın tüm değerlerine sahip çıkıyoruz. Orhan Kemal’lerin Yaşar Kemal’lerin, Yılmaz Güney’lerin değerini biliyoruz. Bu bereketli topraklar çok değerli isimler yetiştirdi.
Biz hepsine sahip çıkıyoruz. ‘Çukurova’yı kültür sanat ve festivaller kenti yapacağız’ diyerek çıktığımız bu yolda kültür sanat alanında ilklere imza atmaya devam edeceğiz. Bu yıl 3’üncüsünü gerçekleştirdiğimiz Orhan Kemal Edebiyat Festivali’nde emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Sanata ve sanatçıya sahip çıkmaya devam edecek ve sizlere söz verdiğimiz gibi kültür sanat ve festivaller alanında çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu. Başkan Çetin kendine takdim edilen plaketi alırken, oğlu Deniz’e ve yapımda emeği geçenlere plaket ve çiçeklerini verdi.
Ve sevgili okuyucularım kültür fışkırdı iki gün boyunca kültür merkezinde. Fuara katılım yoğundu, söyleşiler, şiir, sergiler, kısa film gösterimi ve müzik iki günümüzü dolu dolu yaşattı ancak doyduk dersek yalan olur çünkü doymak olanaksız, gördükçe, görmediklerinizi yazdıkça, yazmadıklarınızı izledikçe, izleyemediklerinizi düşünüyorsunuz kendinizi hep aç, hep eksik algılıyorsunuz. Daha çok daha çok istiyorsunuz.
Ve sevgili okuyucularım 3. Orhan Kemal Edebiyat Festivali’nin onur konuğu olan şair Ataol Behramoğlu’nun şiirli sohbeti ile devam eden etkinlikte Behramoğlu, “Orhan Kemal’in adına yapılan böylesine güzel ve duygulu bir festivalde sizlerle olmak benim için bir onur. Başkan Soner Çetin’e ve Çukurova Belediyesi’ne davetleri ve organizasyonları için teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Behramoğlu, çok sevilen ‘Hapishanede Bir Sabah Türküsü’, ‘Yunus Gibi’ şiirlerini okudu. Hem stadımızda kitap imzaladık hem de bütün etkinliklere katılmak için yoğun çaba harcadık. Doğrusu böyle bir festivale katılmış olmaktan çok büyük bir onur ve sevinç duyuyorum bunu bana sağlayan arkadaşlarıma ve sevgili Uğur’a çok çok teşekkür ediyorum.
Ve sevgili okuyucularım Çukurova Belediye Başkanı Sayın Soner Çetin bütün belediye başkanlarına örnek olur dilerim. Yakında gerçekleşsek Hatay kitap fuarında bizim başkan ve festivalde görevli arkadaşlar ona göre hazırlıklar yaparlar, yerel sanatçılarına sahip çıkarlar, taşıt ve konaklama hizmetleri aksamaz her yer sanatla kültürle donanır. Ve sağlıkla, sevgiyle, sanatla ayrımsız gayrımsız kalalım sevgili okuyucularım her zaman. Yase
Not: Sevgili okuyucularım Çukurova belediye başkanı Orhan Kemal’in “Kanlı Topraklar” adlı kitabını festival sonunda halka bedava dağıttı kitapları ünlü yazarın oğlu imzaladı.
Günün Şiiri
O Belde
Denizlerden
Esen bu ince havâ saçlarınla eğlensin.
Bilsen
Melâl-i hasret ü gurbetle ufk-i şâma bakan
Bu gözlerinle, bu hüznünle sen ne dilbersin!
Ne sen,
Ne ben,
Ne de hüsnünde toplanan bu mesâ,
Ne de âlâm-i fikre bir mersâ
Olan bu mâi deniz,
Melâli anlamayan nesle âşinâ değiliz.
Sana yalnız bir ince tâze kadın
Bana yalnızca eski bir budala
Diyen bugünkü beşer,
Bu sefîl iştihâ, bu kirli nazar,
Bulamaz sende, bende bir ma’nâ,
Ne bu akşamda bir gam-i nermîn
Ne de durgun denizde bir muğber
Lerze-î istitâr ü istiğnâ.
Sen ve ben
Ve deniz
Ve bu akşamki lerzesiz, sessiz
Topluyor bû-yi rûhunu gûyâ,
Uzak
Ve mâi gölgeli bir beldeden cüdâ kalarak
Bu nefy ü hicre müebbed bu yerde mahkûmuz…
O belde?
Durur menâtık-ı dûşîze-yi tahayyülde;
Mâi bir akşam
Eder üstünde dâimâ ârâm;
Eteklerinde deniz
Döker ervâha bir sükûn-ı menâm.
Kadınlar orda güzel, ince, sâf, leylîdir,
Hepsinin gözlerinde hüznün var
Hepsi hemşiredir veyâhud yâr;
Dilde tenvîm-i ıstırâbı bilir
Dudaklarındaki giryende bûseler, yâhud,
O gözlerindeki nîlî sükût-ı istifhâm
Onların ruhu, şâm-ı muğberden
Mütekâsif menekşelerdir ki
Mütemâdî sükûn u samtı arar;
Şu’le-î bî-ziyâ-yı hüzn-i kamer
Mültecî sanki sâde ellerine
O kadar nâ-tüvân ki, âh, onlar,
Onların hüzn-i lâl ü müştereki,
Sonra dalgın mesâ, o hasta deniz
Hepsi benzer o yerde birbirine…
O belde
Hangi bir kıt’a-yı muhayyelde?
Hangi bir nehr-i dûr ile mahdûd?
Bir yalan yer midir veya mevcûd
Fakat bulunmayacak bir melâz-i hulyâ mı?
Bilmem… Yalnız
Bildiğim, sen ve ben ve mâi deniz
Ve bu akşam ki eyliyor tehzîz
Bende evtâr-ı hüzn ü ilhâmı.
Uzak
Ve mâi gölgeli bir beldeden cüdâ kalarak
Bu nefy ü hicre, müebbed bu yerde mahkûmuz…
Ahmet HAŞİM
Günün Sözü
Dünyayı, akıllılar yaşasın diye budalalar kurmuştur.
Oscar Wilde
Kulak yüreğe giden bir caddedir.
Voltaire