Değerli okurlarım, “insan oldum” diyebilmek kolay değil elbette. Bu ifade her kesim ve her branştaki insanlar için geçerlidir. Katı kurallı değiliz v belli bir hedefi zıpkınlamaya çalışıyoruz. Bütün samimiyetimle belirtmeyi görev sayıyorum. Şimdi belli bir makamda oturan Necip Tayfur Erdoğan adında bir arkadaşım var. Bu arkadaşımızla bir sohbetinde aynen şunları söylemişti;
“…Yıllar önce ‘Değiştim’ diyerek onların şeyini şey etmiştim. Kandırdım onları, yuttu enayiler. Fakat görüyorum ki her geçen gün başkaldırılar oluyor. Parklarda geziniyorlar. Aklıma gelmiyor değil, kısa süre sonra onlarda benim şeyimi şey edecekler…”
Şimdi, başımızı kaldırıp bakalım. Sporumuzun son dönemde ki çapsızlığını hemen göreceksiniz. İnanıyorum ki üzüleceksiniz de! Sporumuzun her dalında yaşanan başarısızlık yetmiyormuş gibi, şike, doping, teşvik primi skandalları kuyruğa girmiş durumda. Bu başarısızlıkların arkasında yatan gerçek nedenleri masaya yatırdığımızda karşımıza çıkacak manzara sizce de belli değil mi?
Öncelikle, sistemsizliğin ve çapsız yöneticilerin yanı sıra, hiçbir ekipte takım ruhu yaratılmaması, birbirine düşen bireylerin, kendi bireysel çıkarlarını ait oldukları camianın çıkarlarının üstünde görmesi, ilişkilerin yalan, riya üzerine kurulması asıl neden değil midir?
Gerçek ortada değil mi? Birbirimizi neden kandırıyoruz? Gerçekler itiraf etmekten neden korkuyoruz? İşte, bunu anlamak mümkün değil. Ürkütücü olan şunlardır; İnsan kalitesinin, muhtemelen tarihimiz boyunca hiç olmadığı kadar düşmüş olmasıdır. İnsan oldum diyebilmekte, hiç zorlanmadığımız kadar zorlanmamızdır. Günlük yaşamımızda maskelerle dolaşarak, iyi huylu, temiz insanı oynarken, aynanın karşısına geçtiğimizde, başımızı kaldırıp bakmaktan korkacak kadar başka bir yaratığa dönüşmemizdir.
Asırlardır bizi ayakta tutan değerlerimizden hızla uzaklaşmamız, her geçen gün biraz daha bencil, biraz daha hasis, kibirli, acımasız, çoğunlukla da sevgisiz ve saygısız olmamızdır. Bütün insanlar, suçluluğu sabit oluncaya kadar suçsuzdur. Önce bunu içimize sindirmemiz gerekmektedir. Örneğin, bir sporcunun idrar numunesi pozitif çıkıyor. Yani ortada bilerek ya da bilmeyerek yapılmış bir “Doping” vakası var. Burada yapılacak tek şey şayet itiraz edilmişse “B” numunesinin de açılmasını beklemek. Daha sonra sporcu ceza kuruluna sevk edilecek.
Bu aşamada, belli yerleri suçlamanın, basına “Yargısız İnfaz Yapıyorsunuz” demenin, bir esbabı harbiyyesi olamaz. Yanlışlardan sadece birisi bu! Yarın devam.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
