CHP’li Matkap, İskenderun İlçe Örgütü Ziyaretinde Gündemle İlgili Açıklamalarda Bulundu
İlçe ve il kongreleri ile kurultaylarının tamamlanmasının ardından ilimize gelerek ilçe örgütlerine hayırlı olsun ziyaretleri gerçekleştiren CHP’li Eski Bakan Nihat Matkap bu kapsamda CHP İskenderun İlçe Örgütünü ziyaret etti.
İlçe yönetimi, kadın ve gençlik kolları başkan ve yönetimleri ile kurultay delegelerinin de hazır bulunduğu toplantıya çok sayıda partili katıldı.
Toplantıda ilk olarak söz alan CHP İskenderun İlçe Başkanı Yusuf Mansuroğlu, bir yenilenme sürecinden geçtiklerini ve halkın iktidarına yürüyecek A takımını kurduklarını söyledi. Mansuroğlu; “Bundan sonra İlçe Örgütü olarak yatay ve dikey örgütlenme modelini geliştirerek, daha da geniş yerlere yayarak bir çalışma içerisine gireceğiz. Çünkü gerçekten çok tehlikeli ve sıcak bir bölgede yaşıyoruz. Olaylar günlük değişiyor. Öncelikle sınır güvenliğimiz için, bu ülkenin güvenliği için sınır dışında hayatını kaybeden değerli Mehmetçiklerimize, şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum, ailelerine ve Türk ulusuna başsağlığı diliyorum. Kirli bir savaşın içine girdik, çok üzülerek görüyoruz ki her gün şehit haberleri geliyor. Bunun artmasından şiddetle endişe duyuyoruz” dedi.
“2019’da Oradan İneceksiniz”
Geçtiğimiz günlerde, belediyeye ait 5,5 dönümlük bir yerin belediye meclisinde onaylanıp TURGEV’e devredilmesine meclis grupları tarafından itiraz edildiğini ve bu konuyla ilgili gerekirse mahkemeye başvuracaklarını ifade eden Mansuroğlu; “Yıllardır İskenderun’da sosyal Demokrat belediyelerin edindikleri mülkleri, gayrimenkulleri bir mirasyedi edasıyla satıp yiyen bir belediye anlayışı var. Bundan önce de birkaç yer birilerine devredilmişti ve son olarak da İskenderun’un kalbinde Sakarya Mahallesi’nde beş buçuk dönümlük bir yer bila-bedel Bilal oğlanın Vakfı’na devredildi, mecliste o karar alındı. Sanki babalarının malını satıyorlar, sanki miras malı satıyorlar. Bu satılanlar, bu devredilenler, bilabedel verilen yerler İskenderun halkının malı. 2019’da bu yeni seçilen devrimci ruh ve seçilen kadrolarla halkın iktidarını kuracağız. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın Biz örgüt olarak üstümüze düşeni yapacağız. 2019’da oradan ineceksiniz ve bunun hesabını sizden soracağız. Bu alınan karara Belediye Meclis grubumuz itiraz etmiştir, bir daha görüşülmesi gerekiyor. Eğer bu yolu da kapatırlarsa biz mahkemeye gideceğiz. 2019’da adalet ve demokrasiyi test edecek kadrolarımızla iktidara geleceğiz ve bu halkın iktidarı olacak” şeklinde açıklamalarda bulundu.
“Soluk Almadan Çalışmalıyız”
Daha sonra söz alan CHP’li Eski Bakan Nihat Matkap da, yeni seçilen ilçe, gençlik ve kadın kollarına hayırlı olsun temennilerini iletti. Bu hafta Hatay’da tüm ilçeleri gezerek ilçe yönetimleriyle bir araya geleceğini ifade eden Matkap, konuşmasında ilk olarak ülke gündemine değindi. Ülkenin iç karmaşaya sürüklendirildiğini öne süren Matkap; “Soluk almadan çalışma yapmamız gereken bir döneme girdik. Ben çok endişeliyim. Türkiye’nin başkanlık sistemine giderek sürüklenmesi endişelerimi kat-kat arttırıyor. Hala belki gündelik hayatımızda fark etmedik ama henüz başkanlık sistemi tamamen hukuksallaşmadan yaşadıklarımız geleceğe yönelik çok belirleyici işaretler veriyor. Türkiye’de ne yazık ki hukuk düzeni giderek yıkılıyor. Bununla birlikte siyasetin hukuku da giderek paramparça oluyor. En son 2 somut örnek vereyim, Enis Berberoğlu ilgili… Ağır Ceza Mahkemesinin kararı temyiz mahkemesine götürüldü. Temyiz Mahkemesi Enis Berberoğlu için hak ihlalinde bulunduğuna karar verdi ve salıverilmesine karar verdi ama Ağır Ceza Mahkemesi bunu reddetti. Bunun üzerine konu tekrar temyiz mahkemesinde gittiği zaman hükümet aynı kararı alacakları için hakim ve savcıyı tayin etti. Şimdi öyle bir Türkiye’de yaşıyoruz. Hakların hukukların ihlal edildiği bir dönemi yaşıyoruz.
Şimdi 2 önemli gazeteci Mehmet Altan ve Şahin Alpay ile ilgili Anayasa Mahkemesi yine hak ihlaline karar verdi onların salıverilmesi gerektiğine hükmetti. Ama siyasetten gelen emirle alttaki mahkeme bu karara uymadı. Bunlar çok vahim gelişmeler. Yarın aynen siyasi partiler bile kapanabilir. Siyaset hukuku da ciddi biçimde çürüdü. En son yaşanan olay, gece yarısı AKP’nin İstanbul il başkanına istifa et diye talimat gidiyor ve istifa ediyor. Bir talimat gidiyor, AKP’ye %49 oy kazandıran hareketin Genel Başkanı Davutoğlu istifa ediyor. Bunlar çok vahim gelişmelere götürüyor ülkeyi. Bunun sonu iç karmaşa, bunun sonu insanların birbirine girmesi. Onun için Türkiye’nin kaderine el atmamız gereken bir dönemden geçiyoruz. Bugüne kadar böyle sıkıntılarımız yoktu ama şimdi ne olacağını kestirmek giderek güçleşiyor. Felaket kapıda… Eğer Türkiye’ye demokrasi kaybolmasaydı belki de bugün Mehmetçiklerimizi de kaybetmeyecektik. Eğer siyaset kültüründe bu kadar aşırma olmasaydı bunlar da yaşamayacaktı” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Matkap partilerinin kurultay sürecine de değinerek; “Partimizde bir Kurultay yaşadık. İnsanlar, siyaset hayatında her gün bir şey öğrenir. Bu kurultayda bize çok şey öğretti. Bu kurultaydan çok önemli bilgilerle döndü herkes. Bu Kurultay sadece seçimlerle anılmamalı. Bu kurultayda önemli değerlendirmeler yapıldı, önemli konuşmalar yapıldı. Partimizin 2 yıllık faaliyetleri masaya yatırıldı. Bu açıdan bana göre kurultaya katılmış olmak çok önemli oldu. Kurultayda öne çıkan bir kaç konu vardı. Örneğin kurultayda Cumhurbaşkanı adayımızın takdim edilme modeli eleştirildi. Ekmelettin İhsanoğlu’nun kurullarda tartışılmadan önerilmiş olması ciddi bir eleştiri oldu. Bu tür eleştiriler önümüzdeki günlerde uygulayacağımız politikalar açısından hedeflerimizi saptama açısından bizim için çok yararlı olacak. Demek ki Ekmeleddin İhsanoğlu olayına Cumhuriyet Halk Partisi bütünsel yaklaşmalıydı.
Eleştiriler ciddi bir karşılık buldu. Eğer bir eleştiri veya övgü karşılık buluyorsa onu önemsemek gerekiyor. Örneğin adalet yürüyüşü de övgüyle karşılandı.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Adalet yürüyüşündeki toplumsal muhalefet ile bütünleşmesinin orada kalmaması önemsendi. Cumhuriyet Halk Partisi’nin toplumsal muhalefet ile sürekli bir bütün halinde kalma gereği ortaya çıktı. 60 yıldır iktidar değiliz ama Türkiye’nin en dinamik partisiyiz. Çünkü bu devleti kuran partiyiz. Hem toplumu düşünen hem Devleti düşünen bir partiyiz. Sürekli gelişen bir partiyiz. Bu nedenle Cumhuriyet Halk Partisi’nin yeri çok farklı. CHP’deki heyecan hiçbir yerde yok. Cumhuriyet Halk Partisi her zamankinden daha çok demokratik olmalı. Bu Kurultay diyor ki CHP’de alınacak her karar çoğulcu bir anlayışla alınmalı, demokratik bir anlayışla alınmalı. Bundan Hatay siyasetçileri de nasibini almalı, Türkiye’deki herkes de nasibini almalı.
Bundan sonra ilk hedefimiz Cumhurbaşkanlığı seçimindeki seçenek modelini ortaya koymak olmalı. Umarım bunu en iyi şekilde yapacaklardır. Çünkü CHP kadroları her zamankinden daha fazla dinamik. Ne yapıp edip Türkiye’nin önündeki bu faciayı engellemeniz gerekir diye düşünüyorum, biz bunu becerecek güçteyiz” şeklinde konuştu. (Haber: Helga TERBİYELİ)