Değerli hemşerilerim, yüce Yaradan bir ayetle ‘Ben sizleri kavim-kavim yarattım, birbirinizi sevin ve tanıyın diye’ şeklinde seslenir. Bu ayet kapsamlı ve şümullü olarak kavim içinde ve kavimler arasındaki ilişkiye işaret etmektedir. Ferdi ve kavmi değerde ise Takva ile Yaratana bağlı olarak doğru, dürüst, adaletli olarak yaşamaya ilişkilidir.
Türk Milleti, Yüce Peygamber (s.a.v.) hayatta iken övgüsüne mazhar olmuştur. Bir Ayette de, mealen “Öyle bir kavim var ki, İslam’ın kılıçtarlığını yapacaktır” diyor. Yapılan ilmi ve tarihi araştırmalar gösteriyor ki TÜRK Kavmi, Paleolotik Çağdan bu yana mevcuttur, 12 bin yıllık geçmişe sahiptir. Bugüne kadar tarih sahnesinde, Ortadoğudan, Asya Kıtası Doğusundan Çin’e kadar Mete ile Asya kıtası batısından Atilla ile Finlandiya ve Baltık denizine kadar tüm Avrupa’ya yayılmıştır. Ergenekon öncesi ise Berring Boğazını geçerek Alaska üzerinden Amerika’nın tamamına yayılmıştır.
‘Türk diye bir kavim yoktur sonradan oluşmuştur. Biz olmasaydık hepimiz Türk yapılacaktı. Türkçülük, ırkçılıktır’ diye Türk düşmanlığı yapanlar şirk ve büyük günaha girmektedirler. Ülkeye ve Necip Türk Milletine ihanet edenleri Yaradana havale edelim.
Türk Milleti kendisini geçmişten bugüne kadar, Tek Tanrıya ve yüksek değerlere Aya, Güneşe, Yıldıza, Dağ ve Deniz gibi değerlere bağlı kalmış ve Tanrı’nın verdiği aklı iyi kullanmıştır. Çok şükür, hamdolsun, Akıl ve Nastan oluşan İslam’ı hemen kabullenerek, Yüce İslam’la müşerref olmuştur.
Atalarımızın, ecdadımızın gösterdiği yolda, samimi mümin Atatürk’ün “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” ilkesi ile sonsuza dek yaşayacaktır.
Bu çerçeve ve ilkeler ışığında, her Kavmin Birliği olduğu halde Türk Birliği kurulamamıştır. Bir Ekonomist, İlahiyatçı, Arkeoloji Kültür Mezunu ve Dil Tarih okumaya devam eden bir köşe yazarı olarak, bir an önce Kızılelma-Türk Turan Birliğinin kurulacağına inanıyorum ve çalışmalarıma devam edeceğim. “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE VE DE DİYEBİLENE!” Türkçüler günü kutlu olsun. Hoşça kalın Allah (cc)’a emanet olun ve Ay-Yıldızlı Bayrak asın.