Sömürüye İtirazım Var!

0
414

Öğretmen arkadaşım Kerim Bey’e, iktisadi eksende “Emek ve Ekmek!” sembolleri üzerinden “sömürüyü eleştiren” bir yazı düşündüğümü söylediğimde şu eleştiriyi aldım: “Ele aldığın olayları sembol kavramlar üzerinden yazmana itirazım yok! Fakat uzun kavram açıklamaları nedeniyle dile getirmek istediğin konunun kapalı kalmasına itirazım var!”

Kerim Bey, devamında: “Mesela aynı konuyu ben yazsam, “Sömürüye İtirazım Var!” cümlesini başlık olarak düşünürdüm.. Yazının içeriğini başlığı kavramsallaştırarak sembolleştirirdim!” Ben de, başlığı öyle yazacağımı söyledim.. Devamında, “Ve fakat” dedim ve ekledim: “Kavramların sembolleşmesinin arka alanında tarihselliğin olduğunu biliyorsun.. Dolayısıyla çok uzun olmasa da açıklamaların, “mantıksal bir yöntemin” zorunlu sonucu olduğunu da bilmiyor değilsin..”  Kerim Bey, yüzünde muzip bir gülümseyişle konuyu özetledi:  “Tüketim toplumunda uzun açıklamalara değil, iktisaden ucuz sloganlara rağbet var!”

İktisat, Arapça, “niyet, kurma, bile bile yapma” anlamlı KSD kökündendi.. Maksadı (ki aynı köktendi) sömürü olan iktisadi sistemlerin ilk kastları mesaideki emekçilerin ekmeğineydi.. Çünkü ekmek, emeğin somutlaşmış haliydi..

Mesai de, Arapça emek anlamına gelen “say” kökündendi.. Ve emeğin ortak emelini içermekteydi.. Bu bağlamda “veyl” denmeden hatırlayabiliriz diye düşünüyorum temel insani yasamızı: “Ve en leyse lil insani illa ma say.” (Doğrusu insanın sa’yinden (emeğinden) başkası kendinin değil. Necm suresi, 39.ayet)

Mesaideki emel, çalışırken “helalinden” kazanmaktı ekmeği.. Bu emelin gereğiydi barışa yönelik amel.. “Ameli Salih” denilmekteydi barışa, huzura, birliğe, beraberliğe, dostluğa, kardeşliğe yönelik kafa veya kol emeğiyle çalışma tümlüğünün tanımlanmış adına.. Bu anlamla ameleydik hepimiz.. Bu bağlamda; helalinden üretilen ve kazanılan ekmekteydi hak, hukuk, adalet.. Tam da bu nedenle, yani “insanın emeğinden başkası kendisinin değil” yasasından hareketle “haksız bir ekmekle dünyayı terk etmemek için” istenmekteydi zaten helallik! Özetle, kafa veya kol emeğinin kanıtı ve Salih amelin anıtıydı “helal ekmek!”

Ve fakat, tarihsel süreçte emeği “darp eden”  haramiler tarafından  “kafa kola” alındığı da bir gerçekti ekmeğimizin.. İktisaden özetlemek gerekirse ekmek de dahil her türden değeri yaratan emekti. Liberal iktisatçılardan, D. Ricardo, “Sermaye de değer yaratır ama sermaye, birikmiş emekten başka bir şey değildir” diyordu..

  1. Haynes, “Kapitalizmin Yüzyılı” adlı makalesinde “Sermaye birikimini besleyen iki tür zenginlik var. Biri, dünyanın talan edilmesiyle sağlanan ‘ilkel’ sermaye birikimi; diğeri, işçilerin sömürülmesinden elde edilen ‘modern’ zenginlik!” diyordu. (Yeni İşçi Demokrasisi; Sayı 12; Ocak 2000)

Globalleşmenin karşılığı olarak kullanılan “küreselleşme” kavramının çıkış kaynağı da liberal piyasa iktisadıydı.. İktisadın anlamı her ne kadar kasıtta (niyette, bilerek isteyerek yapmada)  aşırı gitmemek, tutumlu olmak kastedilse de; serbest piyasa iktisadının kastı başkaydı.. ‘Bırakınız sömürsünler’ bağlamında sınır tanımayan modern haramilikti..

Haramilik sistemi kapitalizmin; “ekonomisindeki krizli dönemlerini” ‘ilkel’ sermaye birikimi tarihselliğinden miras kalan talancı, yağmacı savaş iktisadıyla aştığı iktisatçıların malumuydu.. Maksadı ihtiyaç karşılamak değil yalnızca daha fazla “kâr” olan; “küresel tüketim toplumu” kültürlü sistemin kastının, “kriz içinde acılar” üretmek olduğunu bilmek için, akademik düzeyde bir iktisatçı olmak gerekmiyordu! “Ekmeği bol, acıyı bal, sıratı yol eylemek” için Hasan Hüseyin duyarlığında toplumcu bir insan olmak yeterdi! Hor baktık mı karıncaya, / kırdık mı kanadını serçenin, / vurduk mu karacanın yavrulusunu, / ya nasıl kıyarız insana?” İnsanlık niçin yoksullukla savaşmaz da savaşarak yoksullaşır? Yoksa yoksulluğun nedeni savaş, savaşın nedeni de yoksulluk mu? “Yokluk ne yoksulluk ne? / Gün gün ile barışmalı, / kardeş kardeş duruşmalı, / koklaşmalı söyleşmeli, / korka korka yaşamak ne?”

Helal ekmeğimize göz diken “haramilerden” korunmak ve savunmak amaçlı toplumsal emekle ürettiğimiz değerlerimizin doğasında yer almaktaydı mücadele ve dayanışma..

Küresel haramiliğin adı olan emperyalizme karşı duruşun sembol isimlerinden Mustafa Kemal ve milli mücadele arkadaşlarının emeğini saygıyla selamlayarak kutluyorum sömürüye karşı emeğin dayanışma gününü..

Selam ve saygılar… ozdemirgurcan23@gmail.com

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here