Şehitlerimiz, Başkanlık Sistemi ve Terörle Mücadele

0
65
Terör örgütünün şehir merkezlerine kazdığı hendekleri kapatmak için operasyon düzenleyen güvenlik güçleri, teröristlerle çatışmaya devam ediyor. 1 Kasım 2015-18 Şubat 2016 tarihleri arasında toplam 159 güvenlik görevlisi şehit oldu. Böylece, 7 Haziran 2015’ten sonra ülkede bugüne kadar toplam 326 şehit verilmiş oldu. Terör olaylarından dolayı şehit olanların ya da vefat edenlerle yaralı olarak tedaviye alınanların sayısı maalesef her geçen saat ve gün artıyor…
*Diplomasi Savaş Olmasın Diye Yapılır
Bölücü terör örgütüyle başımız ciddi anlamda dertteyken, bir de Suriye savaşı ve bataklığına girmek yeni cephelerde savaşmak ve başımıza yeni işler açmak demektir. Diplomasi, savaşın, savaşların olmaması için yapılır. Diplomasiyi başarıyla yaparsanız, önce komşu ülkelerle sonrada diğer ülkelerle barış içinde olur ve gerek ticari gerekse turizm anlaşmalarıyla ülkenizi kalkındırır, dünya barışı ile dünya ticaretine katkı sunmuş olursunuz.
*Bitmek Tükenmek Bilmeyen Başkanlık Sevdası
Maalesef Ak Parti hükümeti diplomasi de sınıfta kalmış ve komşu ülkeler yanında süper güçlerden biri olan Rusya ile de barışı bozmuştur. Türkiye kan gölü ve kargaşa içinde bocalarken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bitmek tükenmek bilmeyen Başkanlık hevesi ile genel gündemi meşgul etmesi bıkkınlık yaratır olmuştur.
93 yıllık Türkiye Cumhuriyetinde önemli bir rol üstelenen ve yasama göreviyle geçmişten bugüne biz millete hizmet veren Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin sembolik bir hale getirilmesi ve tüm yetkilerin Başkan Erdoğan’da toplanması düşünülemez. Türkiye Cumhuriyeti’nin bugünkü önceliği terör belasından kurtulmak önce komşu ülkelerle daha sonra ise diğer ülkelerle dünya barışını sürdürmek olmalıdır…
*Bir Günde 36 Şehit Veriyorsak…
Başkanlık ya da yarı başkanlık sisteminde ısrar etmek ülkemizi daha vahim noktalara taşır. Bir günde 36 şehit veriyorsak, ağır yaralı olanların da Allah göstermesin ama vefatları halinde bir günde 40 can veriyorsak, ülkeyi yönetenlerin artık Başkanlık Sitemini rafa kaldırmaları gerekir. Başkent Ankara gibi bir yerde terör örgütleri ellerini kollarını sallaya sallaya terör eylemi yapabiliyorsa, terörle mücadelede izlenen yol ve yöntem, beraberinde ise bu görevi üstlenen İçişleri Bakanı dâhil tüm kadrolar gözden geçirilmelidir…
*İktidarın Başkanlık Sistemi İçin Eforu
İktidar bir an önce Başkanlık Sistemi için harcadığı eforu, terörle mücadeleye ve dünya barışına ayırmalıdır. Ana muhalefet ve muhalefet ise basiretsiz muhalefet gömleğini çıkartıp, daha çok alternatif ve çare üreten bir yapıya bürünmeli, kadrolarını Zübüklerden ve Sülüklerden arındırmalıdır.  Hiçbir iktidar günde 36 ya da 40 şehidin verildiği bir ülkede iktidarını sürdüremez, ülkede güven, huzur ve istikrar ortamını tesis edemez…
*Analar Yeniden Ağlar Oldu
Herkes şapkasını önüne alıp, çok iyi düşünmelidir. Gün Suriye ile savaşa girme, Türkiye’de Başkanlık Sistemi’ni oylama ve Başkanlık Sistemi’ne geçme günü değildir. “Analar ağlamayacak” diye yola çıkanlar bugün hemen her gün anaların ağlamasına sebep olmaktadır. Şehit düşen kınalı kuzuların, acısı ülkeyi ve ana yüreklerini yakar olmuştur. Millet kahrolurken, “Başkanlık Sistemi de Başkanlık Sistemi” diye tutturanlar, 78 milyona karşı çok daha sorumlu olmalıdırlar. Her şeyin bir zamanı ve sırası vardır…
*Türkiye’de Parlamenter Sistem Şarttır
93 yıllık Cumhuriyet için parlamenter sistem şarttır ve bu sistemden vazgeçmek felakettir.“Ben yaparım olur” zihniyeti sadece ülkedeki kanı ve kaosu arttırır. Birlik ve beraberliğin bir yolu da ülkenin öncelikli gündemine kafa yormaktır. Kişisel gündemi, ülke gündeminin ön sıralarına almaya çalışmak, terör örgütlerinin ekmeğine yağ sürer. İstikrar, huzur, beraberlik, komşu ülkelerle barış ve dünya barışının yolu Türkiye’nin gerçek ihtiyaçları ve önceliklerini masaya yatırmaktan geçer…

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here