Günaydın sevgili okuyucularım nasılsınız bu sabah? Gün değişti, devran da değişmek üzere. Bu seçim sonuçlarına göre. Öncelikle sonuçların ülkeye hayırlı ve uğurlu olmasını dileyelim. Ön görülenden başka bir şey olmadı aslında. CHP belki 5, belki 6 milletvekili çıkarabilirdi en azından Hatay’da sol partiler birleşebilseydi ve bağımsız aday faktörü olmasaydı. Ama artık söylenecek bir şey yok. Ancak alınacak çokkk dersler var. Selahattin Demirtaş’ın üslubundan, gençliğinden sakinliği ve güler yüzünden, olaylar karşısındaki sağduyulu davranışından, bendeniz lider olsam ders alırdım. Ve seçim öncesi demiştim birçok kişi HDP’ye verecek oyunu diye.
İlk düşünce, HDP barajı aşsın, ikinci ve temel düşüncede Selahattin Demirtaş’ın mitinglerdeki etkili söylemleri. Şimdi beklentimiz sözlerin arkasında durması. Zaman bunu gösterecek kuşkusuz. Bu secim sonuçlarındaki matematiğe göre partiler koalisyona gider, ya da azınlık hükümetli kurulur. Ancak az önce AKP parti genel başkan yardımcısı Numan Kurtulmuş, seçim sonuçlarına göre “Koalisyonu deneyeceklerini, erken seçimin uzak ihtimal olduğunu” söylemiş netten aldığım habere göre. Kimle nasıl göreceğiz?
Diğer partiler hemen hepsi seçim öncesinde AKP ile herhangi bir koalisyona girmek söz konusu olamaz demişlerdi? Ama birbirleri ile de olamaz diye bir şey söylemediler. Belki onlar birleşip bir koalisyon hükümeti kurabilir, karşılıklı anlayış hoş görü ve vatanın çıkarları göz önüne alınarak? Ve gerçekten böylece yeni bir dönem başlar! Tabi şimdi biz konuşuyoruz ama önümüzdeki günler gösterecek bizleri neyin beklediğini kuşkusuz.
Şimdi Sayın Bülent Arınç’ın açıklayacağı belgelerde kulaklar. Ancak Sayın Arınç bugün yaptığı açıklamalarda “Evet bugün 8 Haziran itibarı ile şunları, bunları açıklayacağım diye bir sözüm olmadı. Bugün 8 Haziran sonrası değil” ve flaş bir açıklamayla “CHP, MHP ve HDP koalisyon yapsınlar onlar birbirleri ile koalisyon yapmayız demediler diyerek. Bizimle aynı öneriyi dile getirmiş oldu.
Ve sevgili okuyucularım Diyarbakır’daki korkunç patlamada yaşamını yitiren, yaralanan vatandaşları seçim telaşına girerek unutmayalım. Failler muhakkak bulunmalı. Hayatını yitirenlere rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Ve şimdilik sağlık ve sevgiyle kalalım diyoruz sevgili okuyucularım. Her zamankinden daha yakın ve ayrımsız gayrımsız. Yase
& & & & &
Mermer Yontucusu
Bir zamanlar dağda kızgın güneşin altında mermer taşlarını yontmaktan bezmiş bir mermer yontucusu varmış. “bu hayattan bıktım artık devamlı mermer yontmaktan öldüm artık, üstelik bu yakıcı güneş; onun yerinde olmayı ne kadar isterdim orada yükseklerde her şeye hakim olacaktım ışınlarımla etrafı aydınlatacaktım” diye söylenir dururmuş yontucu. Bir mucize eseri olarak dileği kabul olmuş ve yontucu o an güneş olmuş. Dileği kabul olduğu için çok mutluymuş, fakat tam ışınlarını etrafa yaymaya hazırlandığı sırada, ışınlarının bulutlar tarafından engellendiğini fark etmiş. Basit bulutlar benim ışınlarımı kesecek kadar kuvvetli olduklarına göre benim güneş olmam neye yarar, diye isyan etmiş. “mademki bulutlar güneşten daha kudretli bulut olmayı tercih ederim” demiş.
Şikayet bu ya, hemen bulut oluvermiş. Dünyanın üzerinde uçmaya başlamış, oradan oraya koşuşurken, yağmur yağdırırken birden bire rüzgar çıkmış ve bulutları dağıtıvermiş. “Aa rüzgar geldi ve beni dağıttı. Demek ki en kuvvetlisi o öyleyse ben rüzgar olmak istiyorum” diye karar vermiş. Böylece dünyanın üzerinde esip duran, fırtınalar ve tayfunlar meydan getiren rüzgar olmuş, ama birden bire önünde kocaman bir duvarın kendisine mani olduğunu görmüş. Çok yüksek ve çok sağlam bir duvar olduğunu zannetmiş önce ama sonra bir dağ olduğunu anlamış. “basit bir dağ beni durdurmaya yettiğine göre benim rüzgar olmam neye yarar derken, bir anda dağ oluvermiş. O zaman bir şeyin ona durmadan vurduğunu hissetmiş, kendinden daha güçlü olan şeyin ve onu içinden oyan şeyin ne olabileceğini düşünürken bir mermer yontucusu görmüş.
Günün Şiiri
Açılır Kapılar
Alır seni korum damla, damla
suyuma, ekmeğime, aşıma,
kaygıma, sevincime, acıma,
umuduma, sabrıma, gücüme
Alır seni bölerim parça, parça,
dağıtırım topraklara, denizlere, geceye,
Açılır her sabah kapılar gözlerinde,
girerim ışıltılı, yemyeşil bir bahçeye
A. KADİR
Acıların Rengi
ey acılara tat veren güzellik
Yüreğimize hoş geldin
Geldin de
Çiçekli dallara döndürdün öfkemizi
Artık ister dolu yağsın ömrümüze
İsterse kar
Biz ki bildikten sonra sevmeyi
Bütün sabahlar
Acı renginde olsa ne çıkar.
Adnan YÜCEL
Erimek
ERİMEK BELİRSİZCE HERŞEYDE
KARIŞMAK SULARA YILDIZLARA
SİNMEK KOKUSUNA MOR MENEVŞENİN
YANMAK DAMAR, DAMAR NEFES, NEFES
YAŞAMAK TÜKENE, TÜKENE.
Bedri Rahmi EYÜBOĞLU
Müjde
PORTAKAL KABUĞUNDAN
KAVUN DİLİMİNDEN
HAVALANDI NAKIŞLAR
AVŞAR KİLİMİNDEN.
ÇILGIN TOPUKLARI ÜSTÜNDE
SEBEPSİZ SEVİNCİN
ADAMIN CANI DOSTLARA
GÜZEL HABERLER GÖTÜRMEK İSTER
AKSİ GİBİ NE DOST VAR MEYDANDA
NE DE GÜZEL HABER
Bedri Rahmi EYUBOĞLU
Günün Fıkrası
Deniz aşırı bir ülkede askerliğini yapmakta olan John bir gün sevgilisinden bir mektup alır. Sevgilisi artık ondan ayrılmak istediğini bildirmekte ve fotoğrafını geri göndermesini istemektedir. John çok kızar. Arkadaşlarından eski kız arkadaşlarının fotoğraflarını toplar hepsini bir araya koyup paket yapar ve sevgilisine gönderir. Pakete bir de not iliştirir; “kusura bakma, hangisi olduğunu çıkaramadım lütfen kendi fotoğrafını al ve diğerlerini geri gönder!!!”
Günün Sözü
Şanssızlığa katlanabiliriz, çünkü dışarıdan gelir ve tümüyle rastlantısaldır. Oysa yaşamda bizi asıl yaralayan, yaptığımız hatalara hayıflanmaktır.
Oscar Wilde