Tam 13 yıldır Suriyelilere, Afganlara v.s. ev sahipliği yapıyoruz. Ekonomimiz tepetaklak oldu. İşsizlik zirve yaptı. Topraklarımız hiçbir iktidar devrinde olmadığı çok satıldı yabancılara… 19 adamız Yunanistan’a açıkça terk edildi. Maden aramak bahanesiyle ormanlarımızda binlerce ağaç katledildi.
Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen firmalara verilen arazilerimizde altın v.s. aramak nedeniyle verildi. Cumhuriyetin kuruluşunda yapılan fabrikalarımız özelleştirme adı altında çoğu yabancılara satıldı. Ekonomimiz düzeldi mi? Battıkça battı.
Bir zamanların dizisi olan “alttakiler, üsttekiler”i oynuyoruz adeta. Üsttekiler alabildiğince zenginleşerek müreffeh bir hayat yaşarken, alttakiler fakirleştikçe fakirleşti.
Erdoğan, Atatürk’ün yaşadığı Çankaya’daki köşkü beğenmeyerek kendisine neredeyse 500 odalı külliye yaptı. Külliyenin 35 aşçısı, 110 garsonu her gün milletin kesesinden envai türlü yemeği, tatlıyı yapıyor C.başkanı ve ailesine. Emekli 12.500 lira maaşla adeta ölüme mahkûm edilirken… Külliyenin günlük harcamasının 35 milyon lira olduğu söyleniyor.
İnsanlarımız hastanelerden randevu alamazken; sığınmacı adı altındaki yabancılara hastaneler öncelikli, ilaç bedava. Bizim çocuklarımız üniversiteye girebilmek için yıllarca emek harcarken, aileler madden dökülürken, sığınmacılar üniversitelere sınavsız giriyor.
Aralık ayındayız. Asgari ücret komisyonu ilk toplantısını yaptı. Gelsin kahveler, çaylar, hiçbir rakam görüşülmeden toplantı bitti. İkinci, üçüncü toplantıda açlık sınırının üçte biri kadar bir rakam verilir. Anlaşma olmaz ve konu hakem heyetine sevk edilir. Hakem heyeti de iktidarın vermiş olduğu rakamı onaylar. Konu kapanır.
Madem öyle yapacaksınız, asgari ücret tespit komisyonuna ne gerek var. Topu direk hakem heyetine atın. Olsun bitsin.
Diğer yandan TÜİK denilen bir kurum var. Dağdaki çoban bile bu kurumdan çok iyi bilir enflasyon hesabını. TÜİK’in alışveriş yaptığı yerler açıklanmıyor. Herhalde bir takım görevli Çarşı-Pazar gezip fiyat tespiti yapıyor. Sonra da bu tespit edilen fiyatların yarısını alıp enflasyon rakamlarını buluyorlar. Zira ENAG’ın enflasyon rakamları TÜİK’in iki katı.
Zaten TÜİK rakamlarına kimse inanmıyor. Vatandaş cebindeki parayı bilir. Asgari ücretlinin, emeklinin aldığı ücretle kendileri üç gün geçinemez. Gecekondu semtlerine bile artık en düşük ev kirası 10 bin liradan başlıyor. İskenderun Düğünyurdu TOKİ evlerinde kiralar 14-15 bin lira. Çarşı merkezinde 20- 30 binden aşağı ev bulunmuyor. Vatandaşın çilesi iktidar ve ortaklarının kesinlikle umurunda değil.
Yazılı KPSS sınavında 90 puan alan öğretmen, mülakatta elendiği için intihar etti. Daha önceki yıllarda okula giden çocuğuna pantolon alamayan baba, kendi canına kıymıştı. Ne zirvedekinin, ne de diğerlerinin umurunda.
Bu iktidar halkın iktidarı değil, olamaz. Daha birkaç gün önce DİSK’e bağlı Metal-İş Sendikasının grevi C.Başkanı kararnamesiyle ertelendi. Grev, işçinin işverene karşı tek silahıdır. İktidar olarak işçinin grev hakkını elinden almakla, askerin silahını elinden almak aynı şeydir. Bir komutan olarak silahsız askeri cepheye sürebilir misiniz?
AKP bu tutumuyla kendi geleceğini yok etmektedir. Umarız kendisine bu güne kadar oy veren halk artık uyanır.
