Av.Yusuf Uyar’dan “Cinsel İstismar” Sanığının Göreve Geri Verilmesine Tepki
Reyhanlı’da bir ortaokulda 2018 yılında yaşanan ‘Cinsel İstismar’ suçunun sanığı bir öğretmenin aynı okulda yine göreve başlamış olması büyük tepki gördü. Konuyla ilgili açıklama yapan Avukat Yusuf Uyar, Milli Eğitim Bakanlığının soruşturmanın başında sanığı açığa almış olmasına rağmen, şu an sanığın yeniden göreve başlamasının, hatta sanığın göreve başlaması yetmezmiş gibi birde aynı okulda göreve başlatıldığının vahim bir durum olduğunu kaydetti. Avukat Uyar, konuyla ilgili açıklamasında şunları ifade etti;
“Sanık A.Ö. Reyhanlı ilçesinde bir ortaokulda müdür yardımcılığı ve aynı zamanda beden eğitimi öğretmenliği yapmaktadır. Mağdur A.A yine aynı okulda 8. sınıfta okumaktadır. Olay 2018 yılında ve müvekkilimiz henüz 13 yaşındayken meydana gelmiştir. Eylemin gerçekleştiği tarihte sanık 29 yaşındadır.
Sanık mağduru öncelikle duygusal yönden istismar etmiştir. Mağdura yönelik olarak; ‘çok güzel gülüyorsun, çok tatlısın’ gibi sözler söylemiştir. Daha sonra sanık bu eylemini fiziksel istismara dönüştürmüştür. Sanık, mağdurun okulda olduğu bir vakitte, mağdura okulun soyunma odasını temizlemesini söylemiştir. Mağdur soyunma odasını temizlerken sanıkta soyunma odasına inmiş ve mağduru dudağından öpmüştür. Farklı bir zamanda müdür yardımcısı olan sanık kendisine ait odanın kapısını kilitlemiş ve mağduru öpmek ve farklı yerlerine dokunmak suretiyle istismar etmiştir. Yine farklı bir zamanda sanık mağduru okulun karşısında bulunan amcasına ait eve götürmüş ve aynı eylemleri daha ileriye taşımaya çalışmıştır. Ancak kız öğrencimizin kendisine direnmesi üzerine bu eylemini sonlandırmıştır.
Ayrıca sanık, mağduru defalarca başka öğretmenlerin dersinden alıp dışarı çıkarmıştır. Bu husus diğer öğretmenlerde de rahatsızlık yaratmıştır. Soruşturmaya başlanması ile birlikte öğretmenler tanıklık yapmış ve kendilerinin de bu durumdan rahatsız olduklarını dile getirmişlerdir. Sanık her ne kadar mahkeme huzurunda atılı suçlamayı kabul etmese de soruşturma aşamasından önce mağdurun annesi, yengesi ve kuzeni ile yaptığı görüşmede mağduru amcasına ait eve götürdüğünü itiraf etmiştir. Bu husus ceza dosyasındaki tanık beyanlarında da mevcuttur.
Bu eylemlerden sonra mağdurun psikolojisi bozulmuştur. Mağdurun tedavisi Antakya İlçesinde bir özel hastanede devam etmektedir. Devlet memuru olan anne ve baba derin üzüntü içindedirler. Kendileri de psikolojik destek almaktadırlar.
Milli Eğitim Bakanlığı müfettişleri, yapmış oldukları soruşturmada sanığın ‘Devlet Memurluğundan Çıkarma Cezası’ ile cezalandırılmasını uygun bulmuştur. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı Devlet Memurluğundan Çıkarama Cezası yerine ‘Bir Yıl Kademe İlerlemesinin Durdurulmasına’ karar vermiştir. Özetle sanığın cezalandırılması gereken bir eylemde bulunduğu kabul edilmiş ancak verilebilecek en hafif ceza verilmiştir.
İşin vahim tarafı Milli Eğitim Bakanlığı soruşturmanın başında sanığı açığa almış olmasına rağmen şu an sanık yeniden göreve başlamıştır. Hatta sanığın göreve başlaması yetmezmiş gibi birde aynı okulda göreve başlatılmıştır.
Olay 2018 yılında gerçekleşmiş olmasına rağmen iddianame ancak 1 yılı aşkın bir sürede hazırlanabilmiştir. Reyhanlı’da Ağır Ceza Mahkemesi olmadığı için yargılama, yetkili olan Kırıkhan Ağır Ceza Mahkemesinde devam etmektedir. Ancak geçen onca süreye rağmen ancak 1 duruşma yapılabilmiştir.
Yine Ceza Muhakemesi Kanunda, Cinsel İstismar eyleminin açıkça tutuklama nedenleri arasında sayılmış olmasına rağmen, sanık tutuksuz olarak yargılanmaktadır. Ayrıca mahkemece ‘Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine’ dair 6284 sayılı yasa da uygulanmamıştır.
Talebimiz 6284 sayılı yasanında uygulanması yönündedir. Sanığın, aynı eylemi başka öğrencilerine karşı gerçekleştirme ihtimaline karşın biran önce açığa alınmasını ve tutuklanmasını talep ediyoruz.” (Haber Merkezi)