TÜED Başkanı Hüseyin Göde; “Emeklisini Koruyamayan Hiçbir Sistem Başarılı Olamaz”
Türkiye İşçi Emeklileri Derneği İskenderun Şube Başkanı Hüseyin Göde, 2020 göstergeleri ve emeklilerin durumu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
2020 bütçesinin büyüklüğüne göre emeklilere yapılması gereken transferlerin yetersiz kaldığının dikkat çektiğini kaydeden Göde; “2020 yılında bütçe giderleri 1 trilyon 95,5 milyar lira, faiz hariç giderler 956,5 milyar lira, bütçe gelirleri 956,6 milyar lira, vergi gelirleri 784,6 milyar lira, bütçe açığı 138,9 milyar lira olarak öngörülmüştür. 2020 bütçesinin yüzde 12’si faiz ödemelerine ayrılmıştır. Bütçeden yapılan transferlerin dağılımı içinde emekli aylıklarının ödenmesi için hazine yardımları çok düşük bir orandadır. Yıllardır çalışan ve ülkesinin kalkınması için yıpranarak emekli olanların, bütçeler ile aylıklarının iyileştirilmesi için bütçelerden daha fazla kaynak ayrılması hedeflenmelidir. Emeklisini koruyamayan hiçbir sistem başarılı olamaz” dedi.
2000 sonrasında emekli olanların intibak haklarının teslim edilmesi için bütçe kaynaklarına ihtiyaç olduğunu ifade eden Göde; “Emekli aylıklarının giderek düşmesi, sosyal güvenlikte normal karşılanacak bir süreç olamaz. Bu durum Sosyal Güvenlik sistemimizin korumasız kaldığının da bir göstergesi olarak görülmelidir.
1000 liranın altında emekli aylığı hesaplanması aylık hesaplama sisteminin sağlıklı olmadığının ve değiştirilmesi gerektiğinin de bir sonucu olarak değerlendirilmelidir. SGK’nın bütçe gelirleri primlerden oluşmaktadır. İstihdamın %34’ünün kayıt dışı çalışması en sorunlu alanımızdır. 10 milyon çalışanın kayıt dışı istihdam edilmesi vergi ve prim gelirleri kaybı ile birlikte çalışanların sosyal güvenlik hakları çalınmaktadır.
Önceliğimiz her bir çalışanın Sosyal Güvenlik kapsamına alınması ve korunmasıdır. Devletimiz ve işverenlerimiz bu yükümlülükten kaçınamaz. Türkiye Emekliler Derneğimizin gündeme getirdiği ve geçmişte de bir uygulaması olan emeklilerimize sosyal yardım adı altında yakacak yardımı yapılması talebimize sosyal devlet yaklaşımı ile bakılmalıdır. Emeklilerimiz kömür ve doğalgaz giderlerinin büyümesi karşısında zorluk yaşamaktadır. Bu nedenle yakacak yardımı talebimizin değerlendirilmesini bekliyoruz.
Bütçelerin gelir kaynağı vergilerdir. Vergi gelirlerinin yüzde yetmişini dolaylı vergilerin oluşturması verginin topluma acil yansımadığını göstermektedir. KDV ve ÖTV ile zengin ile yoksul ayrımı yapılmadan harcamalardan yüksek oranda vergi kesintileri yapılmaktadır. Emeklilerimize vergi iadesinin karşılığı olarak yapılan ek ödeme yüzde dört beş oranları yetersiz kaldığından bu oranlar %8-9’a yükseltilmelidir. Asgari ücretli çalışanın ödediği gelir vergisi mükellefi olarak gelir vergisi ödeyenlere göre daha yüksektir.
Bu örnek bile ‘az kazanandan az, çok kazanandan çok’ vergi alınmaması vergi adaletsizliğini de arttırmaktadır. Bu çarpık durum, bugünün sorunu değil geçmişten gelen adil olmayan vergi politikalarının sonucudur. Vergi artışları ile ve yüksek oranlı zamlarla gelir elde etme politikaları, toplumu yoksullaştırdığından adil bir vergi politikasına geçilmelidir” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: Helga TERBİYELİ)
