Değerli okurlarım, uzun zamandan beri Basketbolla ilgili bir söyleşimiz olmamıştı. Gördüğünüz gibi “Futbolun Karizması” Basketbolu da gündeme getirdi. Küçücük bir paragrafla Basketbolu noktalamak istiyorum. Beyaz Gölge dizisiyle, ülkemizde çıkışa geçmişti basketbol! Büyük takımların “güçlü kadro” kuramamaları ve biraz da konuya “gereken ilgiyi” göstermemeleri, basketbol sevgisini aşağılara çekmiştir.
Dünya Basketbolu da, futbolun gölgesine girmiş ve bir çıkış yakalayamamıştır ama NBA gibi süper Basketbol Takımlarının bulunduğunu da unutmamak gerekiyor. Ve de sabaha karşı naklen verilen Basketbol maçlarında bu büyük takımların ve Basketbol cambazlarını seyircisi olduğunu da unutmamamız gerekiyor.
Bu önemli konuya, başka bir makalemde ayrıntılı gireceğimi ve sizlere daha ayrıntılı bilgiler sunacağımı belirtmek isterim. Ülkemizde, dünyaya gelen çocukların hemen hepsi, bir süre sonra büyük takımların fanatik taraftarı olurlar. Nedense bu fanatiklik Futbol için geçerlidir.
Burada “Fanatiklerin Gönlünde Renk Aşkı” yatmaktadır. Herkesin duygu ve düşünceleri ayrı olsa bile, herkesin istikbale ait hayalleri bir noktada kesişmese bile öyle an gelir ki bu apayrı duyguların insanları, bir gün aynı formalarla, aynı sloganlarla ve aynı stadın önünde toplanmaya başlarlar. Ellerinde bayraklar, flamalar ve kaşkollerle.
Kısa süre öncesine kadar birbirinden habersiz olan binlerce kişi iki parçalı forma uğruna, omuz omuza bağırarak deprem yaratırlar. Burada, Hısımlık, Akrabalık, Kardeşlik, Yoldaşlık söz konusu değildir. Oraya flamalarındaki renkleri uğruna gelmişlerdir. İşte buna “RENK AŞKI” diyoruz… Renk aşkını içine sindirenler için,“Statlarda binlerce destek olanlar var, neden formaya, flamaya para vereyim, neden orada bağırıp çağırayım?” demek çok ayıptır, abestir.
Bitmedi… Rengini belli etmeyen kişilere iyi gözle bakılmaz. Bu işin raconu budur. Renk aşkı uğruna, su bile içmeden bile sarhoş olan çok taraftar bilirim. Daha doğrusu bizim kuşak bunu çok iyi bilir.
SİZCE RENK AŞKI NEDİR? Renk aşkı kişiliğini ortaya koymaktır. Ben bu takımın taraftarıyım demektir. Belli saatlerde, stadın yolunu tutmak demektir. Stat kapılarında kuyruğa girmek demektir. Değişik fikirlere de sahip olunsa, aynı duygu etrafında toplanmak demektir. Herkes iyi taraftarlar gibi düşünmeyebilir ama olumlu yaklaşımlarla düşünceler değişebilir ve bu hal sağlanabilir.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
