Değerli okurlarım, hatırlayacağınız gibi, futbolun labirentlerinde gezinirken çok şeylere tanık olduğumuzu ve birçok duyumlarımız olduğunu sizlere sunarken, önemli bir konuyu layık-ı veçhiyle gündemime alamadım nedense. Hani herkes hakemlerden şikâyetçiydi ya orada kalmıştık…
Bizim futbol oynadığımız yıllarda, yağışlı havalarda meşin, yuvarlak zeminle ilişkisini keser ve suda yüzerdi. Bu istem dışı harekete de hiç kimse engel olmazdı. Öylesine olumsuz hava koşullarında “Taraftarlar, sporseverler ne yaparlardı? Maça gelmezler miydi, tribünler boş mu kalırdı?” şeklinde bir soru da doğal olarak aklınıza gelecektir.
Efendim, soğuk havanın şiddetinden bazı kelimelerin telaffuzu bile zordu, hatta mümkün değildi. Hakemlere yapılan iltifatlar da askıda kalırdı. Zaten, olumsuz hava koşullarında (topun yağmur suyunda yüzdüğü zeminde) hakem kararlarını gündeme getirmek de doğru olmaz, esbabı harbiyesi de söz konusu edilemez.
Konumuz bu değil de, biraz önce telefon çaldı ve bir okurum mahmur bir ifadeyle (okurumun beni tanıdığını düşünüyorum ve muhtemelen kahvaltı ederken görüşme gereği duymuştur. Koşullar ne olursa olsun saygılıyız) şöyle dedi: “-Hocam, genel olarak hakemleri gündeme getirirken bilimsellikten öte, oldukça yumuşak sözler kullanıyorsunuz. İkincisi, bir müsabakanın kaderini değiştirecek boyutta yanlışlar yapan hakemlere ne ceza verilir?”
Efendim, öncelikle telefon eden muhtereme, okurum olduğu ve makalelerimi okuduğu için teşekkür etmek isterim. Hemen şunu hatırlatmak isterim ki, İskenderun Gazetesi, köşe yazarı en çok olan ve yerel basının en saygın yayın organlarından birisidir. Her yazarın bir konuşma dili ve de üslubu vardır. Bunun dışına kolay-kolay çıkmaz. Kaldı ki, benim üslubumda (okurlarım çok iyi bilir) saldırganlık, kırıcılık olmadığı gibi, nezaket ve zarafet hep ön plandadır. Bu vesile ile ilk kez kendimi bu şekilde anlatmış oldum.
İkinci soruya gelince; bilerek ve isteyerek yanlış yapıyorlar diyemiyorum. Hakemler adına bunu söylemek içimden gelmiyor. Fakat “Duygularına yenik düşüyorlar…” demenin de hiçbir sakıncası yoktur diyebilirim. 5 Temmuz Stadı’nda düdük çalan hakemler zaten burunlarından kıl aldırmıyorlar. Verdikleri yanlış kararlar, gösterdikleri adaletsiz kartlar hiçbir zaman gündeme gelmiyor, getirilmiyor. O hakemlerin bir ödüllendirilmediği kalıyor.
Kibar olmakta, nezaket göstermekte tabi ki faydalar vardır ama hakkını aramayanlara da aptal derler kanısındayım. Bir müsabaka skorunu etkileyecek biçimde yanlışlar yapan hakemlere nasıl bir ceza verileceğini de yarın ki sayımızda anlatacağım.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA