Değerli okurlarım, konusunu ettiğim “saha kapatma cezaları” dün yarım kalmıştı, bugün bitirelim diyorum. Unutmadan şunları söylemek istiyorum. Ne kadar biçare olursa olsun, kişi bakan olduktan sonra öyle şeyler buluyorlar ki şaşırıp kalıyorsunuz, inanın. Şimdi bunları boş verelim, siyasete giriyor.
Çok kısa süre önce spor bakanının değişeceğini ve yeni spor bakanının Hakan Şükür olacağını duydunuz mu? Ben duymuştum Çok meşru bir nedeni de vardı. O kadar yağ çekmeye can dayanır mı? Kasımpaşalı da dayanamayacak ve meşhur golcüyü spor bakanı yapacaktı eminim! Ama olmadı.
Sahasında seyircisiz oynama cezası alan bir takımın müsabaka günü, sahasının ful çekmesi sizce ne anlama geliyor? Futbol Federasyonu o takıma ceza mı veriyor yoksa cezalı takımı taltif mi ediyor? Bana sorarsanız TFF’nin verdiği o cezanın hiçbir anlamı olamaz. Ceza verildiğine göre, tribünlerin boş olması gerekmez mi? İki takımın yedekleri, yöneticileri kolluk görevlileri doğal olarak statta olacaklar, buna kimsenin diyecek bir şeyi yok.
Tribünleri, sözde kadınlarla ve çocuklarla doldurmak, normal zamanda cezalı takıma yapılan tezahüratı iki misline çıkarmak sizce ceza mıdır? Aslında, “seyircisiz ceza” konusu söyle değerlendirilmelidir. Bir futbol takımı madem ki cezayı hak etmiş ve federasyon tarafından seyircisiz oynanacak denmiş, o zaman kadınlara delikanlılara neden gerek duyuluyor ki? O insanlar cezalı takımın taraftarı değil mi? TFF’nin futbol takımlarına verdiği cezanın, gerçekten ceza olması için iki önemli hususun uygulanması şarttır.
Birincisi; ya tamamen seyircisiz olacak (kadınlar, delikanlılar alınmayacak) İkincisi; seyircisiz oynama cezasına çarptırılan takımın, en yakın rakibin taraftarı alınacak. Sizce de doğrusu bu değil mi? Bu konu uygulandığında, hiçbir takımın taraftarı kendi takımının lehinde tezahürattan başka hiçbir fanatik harekette bulunamaz. Federasyon sunduğum bu öneriyi denesin bakalım neler oluyor.
Bir federasyonun özerk olmasının avantajı vardır ama dezavantajı da oldukça büyüktür. Yukarıdakilerin bunu kavramaları gerekiyor. Süper Ligin ilk dört takımı arasında deplasmanlı olmak şartıyla kendi aralarında ikişer maç daha yapılıyor?
Sezonun şampiyonunu belirlemek için, zaten en üstteki takım, kendisini takip eden takımlara yenilmemiş, başka bir ifade ile 4+4+4 puan almış. Uzak bir ihtimalle de olsa en üstteki takım açık ara puan farkına rağmen şampiyonluğu yitirirse, haksızlık olur mu olmaz mı? Karar spor sever okurlarıma aittir. Doğru düşüneceğinizden eminim.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
