Değerli okurlarım, futbolun saygınlığını koruması, insanların da futbola olan saygısının azalmaması için, buna paralel olarak daha birçok konularda geriye düşmemek, başarılı olabilmek için eğitim şarttır. Yani, “Eğitim Şart” kavramını dilimize doladık, yapıştırdık ama bir hayata geçiremedik, başka bir ifade ile hayatımıza giremedi.
Bir an için insanların eğitimin gerekliliğine inandıklarına varsayalım. Sayalım da, onu sağlayan koşullar olmadıktan, oluşmadıktan sonra nasıl hayatımıza girecek? Sahibi tarafından eğitim verilmeyen, eğitilmeyen bir papağan, öncelikle yoldan geçen arabaların korna seslerini, egzoz gürültüsünü ve de sokak çocuklarının küfürlerini öğreniyor. Hem de hiç zorlanmadan…
SPOR ÖNEMLİ BİR EĞİTİMDİR… Eğitim sadece Matematik, Fizik değildir. Gençler sporda yapmalı, Sanatla, Müzikle de ilgilenmeli. Bazı Okullarda sınıfların camları kırılacak diye, öğrencilere futbol oynatmıyorlar. Öncelikle, bu söylediğim, camların kırılmasından öte, küflenmiş, örümcek bağlamış, tutucu bir zihniyettir. Bu zihniyetin hakim olduğu eğitim kurumlarında, futbol sahası bulamazsınız ama mescitlerin sayısı belli değil. Şimdi pisuarlar da aşağı çekiliyor, çömelerek işesinler diye…
Engelliler için böyle bir şey düşünmüyoruz ama engelsizler için ne rahatlıklar uyguluyoruz. Onlar rahat etsinler, mutlu bir yaşam sürsünler diye, Güney ve Batı kıyılarımız öyle ya da böyle betonarme olmadı mı? Meydana getirilen eserlere de saygılı olmalıyız.
Buna, dünlerden bir örnek vermek istiyorum. Birkaç yıl öncesine kadar 5 Temmuz Stadı’nın hali ve ne durumda olduğunu bilmeyen yoktur sanırım. Futbol oynanan zeminin ve onu çevreleyen uzun çizgilerinin herhangi bir yerinden karşıya eğilip bakıldığında, oradaki yan hakemin göbeğinden aşağısını göremediniz. Tribünler derseniz, var olmaya var da öksüz yetim çocuklar gibi, üstte yok, başta yok. Zamanın İDÇspor yönetimi özveride bulundu, paradan kaçmadı, 5 Temmuz yeniden stat haline geldi, getirildi. Buraya kadar güzel de, bundan sonra ne oldu?
Bundan sonra, üç beş vatansever (!) yenilenmiş bu stadı tahrip etmeye kalktı. Camlar kırıldı, tribünler ve çevre duvarlar tahrip edildi. Bu çirkin gelişmeleri günlerce gündemde tutuğum için beni tehdit etmişlerdi. Bunu ilk kez söylüyorum. Konuklarımızı nasıl ki, evimizin salonlarında ağırlıyorsak, futbolda sporun yüz akıdır. Onun da icra edildiği mekânlar güzel olmalı, göz kamaştırmalı.
Futbola saygı en azından böyle olmalı. Ancak bizim kendimize saygımız yok ki, futbola saygımız olsun. Stat tahribi deve de kulak. Futbolu çirkinleştirmek öyle rezillikler yapılıyor ki, anlatmakla bitmez. Onları da başka makalelerimde sizlere sunacağım.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
