Futbol Oynamış Devrimciler (1)

0
69

Değerli okurlarım, spor denildiğinde dinlendirici bir temaşa, stres atma ve sevdiğiniz kişiler de başarılı olunca azda olsa mutlu olmak vardır. Amatörce düşünenler için bundan daha fazlası düşünülemez. Ancak, müşterek bahis oynayanlar hangi ortamda olursa olsunlar hemen kendilerini ifşa ederler. Onların yapacakları fazla bir şey de yoktur. Kumar bile olsa, para kazanmak tek seçenekleridir o insanların.

Zaten, bu makalemizde onlara daha fazla yer vermeyeceğim. O tür insanlar para uğruna çok şeylerini kaybederek yaşarlarken, öyle insanları toprağa veriyoruz ki, üzülmemek, kahrolmamam mümkün değil. Bizler 20’lik delikanlı olmadığımızdan, uzun yıllar öncesini tekrar yaşıyor ve anılarımızı da her an canlı tutuyoruz. Böyle bir yaklaşım içinde olmaya mecburuz demeye çalışmıyorum. Bir devlet memuru mesaisi bittikten sonra yarınki işini düşünmez genel olarak. Fakat bizler öyle değiliz. Monotonluktan çıkmak, okurlarımıza ilginç yazılar yazabilmek için yıllar önce neler olduğunu, o günlerde neler yazdığımızı hafızamızı zorlayarak düşünmek isteriz.

Çok iyi hatırlayacağınızdan eminim. Lefter Küçükandonyadis’i gündeminize getirmiştim. Dolmabahçe Stadında merhumu 4-5 kez izlemiştim. Rakibine ve yaptığı spora saygıyla birlikte, ne denli çalımşör olduğunu da anlatmaya çalışmıştım. Aradan birkaç ay geçmişti ki, ünlü futbolcunun vefat ettiğini duyduk. Nereden bilebilirdim ki, yayımlan makalemizden birkaç ay sonra vefat edeceğini. Böylesine, ölümü hissetme yeteneğimiz olabilir mi?

Hatta şaka yollu da takıldılar… “-Öcal Hocam, Lefter’in öleceğini hissetiniz mi?” Aynen böyle söylediler dostlarım ve de okurlarım. Yukarıda da söylediğim gibi, Öyle bir yeteneğimiz ya da lüksümüz olabilir mi? Efendim, futbolu bırakmış ve anılarıyla yaşayan, çocukluğumuzun unutulmaz sporcularını sıraya koyup sizlere sunmak istiyorum. İlk aşamada Turgay Şeren’i, genç kuşağa, bizden sonrakilere tanıtmak istiyordum.

“Berlin Panteri” ve “Uçan Kaleci” lakaplı (asıl ismi Türkay) Turgay Şeren’i ve onunla ilgili anılarımı ve bildiklerimi bir türlü yazmak içimden gelmedi. Merhum Lefter gibi dünyasını değiştirir korkusuyla vazgeçtim. Ancak, sırası geleni kimse durduramaz. Kulüpler şike yapar ama Azrail katiyen şike yapmaz, aldığı emri layıkıyla yerine getirir ve sırası gelenden emaneti zorlanmadan alır ve gider.

Böyle düşünürken, TV’de bir son dakika haberiyle irkildim ve derin üzüntüye kapıldım. Sağ çizginin fırtına futbolcusu Metin Kurt yaşama veda etmişti. Galatasaray ve Milli Takımın futbolculuğu ve de siyasi tavrıyla efsaneleşmiş yıldızıydı Merhum Metin Kurt… Merhum Metin Kurt’u, futbolculuğuyla, sporda yaptığı devrimleriyle yarın ki sayımızda ayrıntılı olarak anlatmaya çalışacağım.

Mutlu oldun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here