“-Vay hocam! Hayırlı bayramlar.. İlk günün akşamı bir yere kaçmadan yakaladık sizi.. Hoş bulduk, hoş bulduk.. Nereye geçiyoruz? Salona mı? Maç var biliyorsun..
Çocuklar mı? Ders çalışıyorlar evde.. Bayramın bizatihi kendisi bir derstir elbette.. Fakat.. Bir ay sonra merkezi sınavlar.. Her gün onlarca yaprak test.. Yoksa sınavlarda yapraklar gibi.. Bilgi eksikleri.. Asıl bilgi eksikliği çocukların bayramdan bihaber olmaları tabi ki.. Dershaneye mi? Gitmez olurlar mı? Sınıflar kalabalık.. Sistemin gereği.. Planı projesi olacak çocukların.. Tekniği, taktiği.. Dershaneler okulların eksiğini tamamlıyor.. Taşra okullar ile merkezde özel dersli özel okullar bir mi? Bu anlamda fırsatta kısmen eşitlik sağladığı bile söylenebilir.. Bence kapatılması yanlış.. Hem merkezi sınavların sayısını artıracaksın hem de.. Mevzuattan anlamam.. Mevzu derin! Muvazaa mı? Ne muvazaası?
Televizyonu açalım mı? Hem sohbet, hem maç? Olur, olur.. Geç şu Hacivat tartışmalı haber kanallarını.. Medrese diliyle konuşup nabza göre şerbet veriyor hepsi.. Ah, olacak ki içlerinde ipliklerini pazara çıkartacak şöyle Karagözlü bir halk adamı.. Doğru söylüyorsun, aslında tümü Kavuklu Pişekar türü Orta Oyuncusu.. Tek amaçları reyting..
Tribünlerdeki şu coşkuya bak.. Helal olsun Fatih hocaya.. Reytingi yüksek.. Kaçan fırsatı nasıl yakaladı.. İşi ehline vereceksin.. Fatih bu.. Mucizelerin adamı.. Sistemini bir yerleştirdi mi tamam.. Proje mi? Ne projesi?
Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi mi? Fatih’in ilk harfleri yani.. Okullarda internet üzerinden aktif eğitime mi geçilecek? Geç hocam, geç.. Bilgisayar kurdu olmuş her çocuk.. Feisbok, tivit mivıt.. Her sınıfın akıllı tahtası mı olacak? Tahtanın akıllısı değil aklın tahtası önemli.. Elli, altmış öğrencili çivisi çıkmış sınıflara tahtanın akıllısını çivilesen ne olacak? Tüm öğrenciler bilişim teknolojisi olanaklarından mı yararlanacak? Eğitimde fırsat eşitliği mi sağlanacak? Boş iş.. Dershanesiz okul kazanan mı var? Su başlarını tutmuş devler.. Gözde mesleklerin tümü, gözde okulları kazanan öğrenciler tarafından daha baştan paylaşılmış.. Okul kazanmak için teknolojiye değil sınavlarda test tekniğine ihtiyaç duyuyor çocuklar.. Kendimizi kandırmanın, anlamı yok! Mucize bekleme, adı üzerinde proje yani.. Sistem yerleşene kadar.. Bunların hepsi şov! Zarfa değil mazrufa bakarım ben.. Tablet mi? Ne tableti.. Aspirin: Ağrı kesici, ateş düşürücü.. Akut ve kronik romatizmal hastalıklarda.. Soğuk algınlığı, grip ve hafif enfeksiyonlarda görülen ağrı ve ateş durumlarında.. Baş, diş ağrısı, bel ağrısı, nevralji, siyatik, migren.. Mübarek tablet, sanki her sancının “mucizevi” ilacı.. Peki, projedeki tablet eğitimin akut ve kronik sınav kazanma sancısına ilaç olacak mı? Fatih Hoca mı? Kazanmasını biliyor.. Takım oyunu, ortaklaşa çaba tamam da, ya teknik, taktik? Ne savunması? Her maçı bir final.. Günü kurtarmak değil, geleceği oluşturmak.. Projesiz mi? Doğru, aslında daha ilk maçtan geçecekti takımın başına.. Fakat Fatih bu.. Bizatihi kendisi bir proje..
Son maça kalmayacaktı bu iş.. Eyvah, eyvah! Teknik oynuyor adamlar.. Saha avantajı bizde.. Şu seyirciye bak.. Tut yahu adamı.. Markaj diye bir şey var yani.. Böyle giderse.. Finaller hayal.. İşte bak! İkinci gol de geldi.. Sahada verilen görevi yapmıyor ki öğrencileri.. Mucize mi? Mucizeyi kenardan beklemeyeceksin.. Takım oyunu bu.. Fatih ne yapsın? Kenarda hasta oldu adam..
Okuyorum tabi.. Yaz hocam, yaz.. Yok onu okumadım.. Mevzu neydi? Sınavlı sistemin psikopatolojisi mi? Medrese diliyle yani.. Estağfurullah hocam, Hacivat demedim.. Kelimelerin ta köküne inmeye gerek yok ki.. Okulların, çocukların durum vaziyetleri ortada.. Vaziyetle muvazaanın ilgisi? Vaziyetin “vaz” kökünden geldiğini vazediyorsun.. Muvazaa da aynı kökten öyle mi? “Muvazaa”da, bahse girişme anlamı mı var? Çocuklar bir yarışın içinde hocam.. Kazanan şampiyon! Bahse girişmeye gerek yok.. Dershaneye gidenler birkaç adım önde.. İyi de Fatih Hoca ile ilgisi? Ha, sen anlaşması gizlenen mevzuu bahislerin tümünün muvazaalı olduğunu anlatmak istiyorsun..
Bırakmadın ki ağız tadıyla bir maç izleyelim! Dünya şampiyonasına katılabilme fırsatımız da kaçtı bak! Tek maçlık bir yenilgiyle Fatih’i değerlendirmek adil olmaz! İkincilik için diğer takımlarla fırsatta eşitliği yakalayan da Hoca değil miydi zaten.. Maç başarısı ya da başarısızlığı fırsat eşitliğinin nedeni değil sonucudur aslında.. Fırsat eşitsizliğini yaratan nedenler maçtan önce oluşan ve süregelen etkenlerdir elbette.. Fatih Hoca’ya “projelerini gerçekleştirebilmesi için” fırsat tanınmalı bence.. Öğrencilerine de elbette.. “Fatih” projesine mi? Hocam, çocuklar evde.. Merkezi sınavlar için test çözüyor dedik ya!. Bize müsaade..”
Selam ve saygılar…