İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Levent Yılmaz Basın Mensuplarıyla Buluştu…
“Depremden Etkilenen Şehrimizin Bir An Önce Kalkınması İçin Gerekli Adımlar Atılmalı”
İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası (İTSO) Yönetimi, kentte görev yapan basın mensuplarıyla bir araya gelerek, son iki yıllık süreci değerlendirdi. Belediye Doğan Gazinosunda gerçekleşen basın toplantısında İTSO Yönetimi ilk olarak basın mensuplarıyla kahvaltı etti.
Daha sonra son iki yıllık süreci anlatmak üzere söz alan İTSO Başkanı Levent Hakkı Yılmaz, ilk olarak deprem sonrası yaşanan zorluklarla ilgili konuştu. Yılmaz; “Bilindiği üzere, 11 ilimizi etkileyen 6 şubat depremi sonrasında, İskenderun halkı pek çok zorlukla karşı karşıya kalmıştır. Kaybedilen hayatlar ve yıkılan binalar nedeniyle toplumsal travma oldukça derin hissedilmektedir. Bu travmanın yanı sıra, ekonomik faaliyetlerde de ciddi aksaklıklar yaşanmıştır. İstihdam azalmış, liman faaliyetleri sekteye uğramış ve/ KOBİ’lerde iş kayıpları meydana gelmiştir. Şehrin altyapısı büyük ölçüde zarar görmüş, işletmelerin birçoğu ticari faaliyetlerini durdurmak zorunda kalmıştır.
Biliyorsunuz, deprem felaketinin yaralarının sarılması ve bölgemizin yeniden toparlanması konusunda, ülke olarak genel bir mücadele başlatıldı. Bu süreçte İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası olarak bizler de, sıkıntı yaşayan üyelerimiz ve vatandaşlarımız için elimizden gelen katkıyı sağlamaya çalıştık” dedi.
“Bilgilendirme Seminerleri Düzenledik”
Depremin zorlu ilk günlerin atlatılmasının ardından oda hizmetlerimizi aksatmadan sürdürdüklerini kaydeden Yılmaz; “Depremde yaşam alanlarını kaybeden vatandaşlarımıza çadır ve konteyner temin edilmesi, temel ihtiyaç malzemelerinin ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması noktasında çalışmalarımız oldu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimiz ile diğer oda borsalarımızın, bölgemize sağladıkları yardımların ihtiyacı olanlara ulaştırılması konusunda, koordinasyonda ve dağıtımda, elimizden gelen desteği sağladık.
Deprem zamanı sıklıkla üyelerimizi ziyaret ederek; yaşanılan sorunları ve çözüm önerilerini, bakanlarımıza, milletvekillerimize, bürokratlarımıza ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne birçok kez raporlar halinde sunduk. Bölgemizdeki Sivil Toplum Örgütlerinin bir arada olduğu bir İskenderun’un Sesi Platformunu oluşturarak, paydaşlarımızla görüşmeler yapmak suretiyle, güncel sorunların çözümü ve bölgenin ihtiyaçları doğrultusunda basın açıklamalarında bulunduk. Ayrıca yaşadığımız yıkımı tüm dünyaya duyurabilmek maksadıyla, siz değerli basın mensubu arkadaşlarımız aracılığıyla, ulusal ve yerel basın kuruluşlarına röportajlar verdik.
Yaşanan felaket konusunda kamuoyunda farkındalık yaratmak ve şehrimizin bilimin ışığında ortak akılla deprem dirençli olarak yeniden inşa edilmesi noktasında, kamu kurum ve kuruluşlarımızla ve Sivil Toplum Kuruluşlarımızla birlikte bilgilendirme seminerleri organize ettik. Geçtiğimiz günlerde Prof. Dr. Naci Görür’ü şehrimize davet ederek ‘İskenderun’un depremselliği ve deprem dirençli İskenderun’ konulu bir konferans verdik. Ayrıca depreme ilişkin farklı birçok uzmanın katıldığı bilgilendirme seminerleri verildi” şeklinde konuştu.
“Şehrimizin Güncel Önemli Sorunlarını Gerekli Mercilere İlettik”
Depremden etkilenen KOBİ’lerin finansmana erişimleri noktasında girişimlerde bulunduklarını da ifade eden Yılmaz; “KOSGEB Hatay Müdürlüğü ile sürekli istişare halinde olarak, odamızda hizmet veren KOSGEB Temsilciliğimizin de özverili çalışmalarıyla, deprem kredisine hak kazanan tüm üyelerimizin kredi alabilmesi için önemli destekler sağladık. Kredinin duyurulması, başvuru süreci, evrak hazırlığı ve ödeme takibinde bulunarak, üyelerimizin deprem kredisinden faydalanmalarını sağladık.
KOSGEB Hatay Müdürlüğü’ne oda binamızda yer vererek, üyelerimizin KOSGEB Hibe ve Kredi desteklerine erişimlerini kolaylaştırdık. Bölgemizde faaliyet gösteren bankalarla toplantılar yaparak, üyelerimizin uygun kredi faiz oranlarına ulaşmaları için çalışmalar yaptık. Üyelerimizden gelen bilgiler sonucunda, mücbir sebep halinin devam etmesi konusundaki talebimizi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne ve Hazine ve Maliye Bakanına oda olarak ilettik.
Bu konuya destek vermeleri için depremden etkilenen çevre odalara yazı yazarak lobi çalışmasında bulunduk. Ayrıca Muhasebeciler Odası ile birlikte kapsamlı bir çalışma yaparak, 6 Şubat depremi sonrası bölgemizde yaşanan ekonomik ve sosyal konuları görüşüp, şehrimizin güncel önemli sorunlarını milletvekillerimize, Bakanlarımıza ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimize ilettik” diye konuştu.
“URGE Projesini Hayata Geçirme Konusunda Aksiyonlar Aldık”
Nardüzü’de bulunan ve üretim yapan fabrikaların bulunduğu alanın, organize sanayi bölgesine dönüştürülmesi çalışmaları kapsamında ATSİAD ile birlikte hareket ederek, Arsuz Kaymakamlığı’yla görüşme sağladıklarından da söz eden Yılmaz; “Bu süreçte bölgemizin önde gelen sektörleri arasında yer alan filtre sektörünü desteklemek ve gelişimine katkı sağlamak için URGE projesini hayata geçirme konusunda aksiyonlar aldık. Küçük Sanayi Sitesi’nin yer tahsisi konusunda, elimizden gelen desteği sağladık.
K türü yetki belgesiyle ilgili olarak odamızda mart ayından bu yana hizmet verilmekte olup ayrıca son dönemde sayısal takograf kart işlemleri, odamızdan yapılmaya başlanmıştır. Bu işlemlerin odamız tarafından yapılmasıyla, üyelerimiz bu işlemler için Antakya’ya gitme yükünden kurtulmuş oldu” dedi.
Depremden etkilenen şehrimizin bir an önce kalkınması için, adımların atılması gerektiğini söyleyen Yılmaz, konuşmasını şu şekilde tamamladı; “Yaşadığımız deprem felaketi sonrasında bundan sonra depreme dayanıklı ve modern bir şehirde yaşamak, hepimizin en önemli beklentisi ve önceliği olmaktadır. Şehrimizin yerel kalkınması için, hem merkezi yönetimden hem de yerel yöneticilerimizden, bürokratlarımızdan ve siyasilerimizden birtakım taleplerimiz olmaktadır. Deprem nedeniyle yok olan kalıcı konutların ve işyerlerinin acilen depreme dayanıklı bir şekilde yeniden yapılmasının ve şehirden göç edenlerin şehre geri dönmesini sağlamanın hem iş hacmini artırmak hem de kalifiye personel ihtiyacını sağlamak açısından önemli olduğunu düşünüyoruz.
İskenderun şehir merkezindeki Küçük Sanayi Sitesi’nin şehir içinden taşınmasını ve yer tahsisinin sağlanmasını diliyoruz. İskenderun’un altyapısının ilgili kurumların çalışmasıyla baştan aşağı yenilenmesi gerektiğini düşünüyoruz. İskenderun şehrine otoban girişinin modern ve şık bir şekilde yeniden dizayn edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Arsuz’a Tarım Organize Sanayi Bölgesi yapılmasının yararlı olacağını düşünüyoruz. Depremden etkilenen şehrimizin bir an önce kalkınması için, adımların atılması gerektiğini düşünüyoruz.” (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)