Değerli okurlarım, sporun içimizde yaşamasına rağmen, her konudaki potansiyelin tavana vurduğunu da nazara alacak olursak, gençlerimizin de spora âşık olduğunu şöyle bir düşündüğümüzde; o zaman kendimize şöyle bir soru soralım. Neden yerel sporumuzda gözle görülecek bir gelişme yok? Neden bizlere rahat bir soluk aldıracak, gururlandıracak bir başarı saçlarından yakalanamıyor?
Dün bir nebze olsun sözünü etmiştim. Şehrimizde spor tesisleri, spor kompleksleri yok değil, var. Var olmasına var da o tesislerde spor yapanlar, velisi zengin olan gençler… Peki, parası olmayanlar, bir simide muhtaç olanlar ne yapacak? Onlar spor yapmayacaklar mı? Yapamayacaklar mı? Parasız olmak onların kaderi mi olmalı?
Dünkü sayımızda, Batı bölgemizde, 22.999 nüfuslu bir ilçe kasaba karışımı bir yerleşim bölgemizden söz etmiştim hatırlayacaksınız. O Bölgenin sözünü ettiğim ilçesinin iş adamları öylesine vakar, öylesine hatırşinas, kadirşinas ki… Ne dediler biliyor musunuz?
“-Birçok konularda olduğu gibi, özellikle spor konularında devletten, bir beklenti içinde olamayız. Böyle bir beklenti bizim yüzümüzü kızartır…”
Diyorlar ve devam ediyorlar:
“-Bizler, iş adamları, İhracatçılar, İthalatçılar olarak, bu şehirde itibar kazandık, bu ilçede zengin olduk ve dolayısıyla kentimize borçluyuz. Fabrikalarımızda çalışanlarımızı konu edemeyiz. Herkes emeğinin hakkını alıyor. İstikbalimiz dediğimiz çocuklarımıza karşı da borçluyuz ve bu borcumuzu onlar için yaptırdığımız spor kompleksleriyle ödemeye çalışıyoruz.”
Gelelim şehrimizin iş adamlarına, fabrikatörlerine. Onlara deseler ki; “Çocuklar sizler için ne ifade ediyor?” Bu şekilde çok kolay bir soru sorsalar, alacağımız cevap daha kolay olacaktır, onlar için. “Çocuklarımız Bizim Geleceğimiz, İstikbalimiz” diyeceklerdir.
Yemezler! Yoksul çocuklar, okuma çağındaki evlatlarımızın, spor yapmak isteyen gençler için parmağınızı bile oynatmıyorsunuz. Üstelik birçoğunuzun kırk yıl önceki durumunuzu çok iyi biliyorum. Buna yaşam müsait. Başarılı iş adamı olduğunuz için de, sizler plaketlerle taltif edildiniz. Beyler, Gençlere Eğilin; Unutmayın ki‘Kefenim Cebi Yoktur…’
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
