Yaşar İnal; “Bu Fabrikayı Sendikasız Bırakmaya Gönlüm Razı Olmadı”
Çelik-İş Sendikası’nın İsdemir’deki Baş Temsilciliği coşkulu bir katılım toplantısına sahne oldu. Türk Metal Sendikası’ndan yeniden çelik-İş Sendikası’na dönüş yapan Yaşar İnal ve arkadaşlarının yuvaya dönüş toplantısı coşku içinde geçti. Düzenlenen toplantıya Çelik-İş Sendikası İskenderun Şube Başkanı Mehmet Demir, Şube Sekreteri Mehmet Güngör, Şube Mali Sekteri Murat Kayış, Şube Teşkilatlandırma Sekreteri Ender Keser, Şube Eğitim Sekteri Rifat Alpboğan ve bazı işçiler katıldılar.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Şube Sekreteri Mehmet Güngör sözü hemen Yaşar İnal’a verdi. Yaşar İnal alkışlar arasında yaptığı konuşmada; “Bugün bazı arkadaşlarımızla geldik ama yarın ve sonraki günlerde yığınsal kitlelerle diğer arkadaşlarımızın da geleceğini göreceksiniz. 14-15 ay süren bir ayrılığımız oldu. Bizler bazı nedenlerle buradan ayrıldık. Hareketimize Gönül Kervanı adını verdik. Bu kervan son aylarda tökezlemeye başladı. Ben İskenderun Ak Parti ilçe teşkilat kurucusuyum. Tüm Ak partililerden özür diliyorum. Bunların arasında iyi insanların ve Ak Parti camiasının kesinlikle yeri yok” diye konuştu.
1 Ocak 2015’ten Önce Çelik-İş’te Birleşin
Geldiği sendikanın uygulamalarını eleştiren Yaşar İnal; “Türk Metal’in 1500 üyesi vardı. Bu sayı düştü. Şu an da 1.500 kişiye daha ihtiyaçları var. Bu fabrikayı sendikasız bırakmaya ne gönlüm ne de vicdanım razı gelmez. Vebal borçluyum. Yarın hesap veremeyecek hale gelirim. Uykularımı kaybettim. Uyuyamaz oldum. Günlerce düşündüm taşındım ve sonunda bu kararı verdim. Bu yüzden aranızdayım. Bugün 40 yaşındaki arkadaşlarımız emekli olmak durumundalar. Şeref İnce emekli oluyor, Mehmet Oğuz emekli oluyor ve Mehmet Oğuz’un 3 çocuğu üniversitede okuyor alacağı para ise 1.600 TL olacak. Arıyorum adamları bu işe müdahale edin diyorum onlar bana ‘Biz yetkili değiliz’ diyorlar. Eskiden öyle demiyorlardı. Kimse Türk Metallinin kılına dokunamaz diyorlardı. Arkadaşlara Türk Metal’a geçsinler diye yığınla güvence veriyorlardı. Söylemleriyle, eylemleri bir birini tutmadı. Güvence verdiklerini kaderleriyle baş başa bıraktılar.
Değerli arkadaşlarım burada güç olduğunuz sürece hiç kimsenin gücü size yetmez. Hepinize iş düşüyor. Uyumadan kapı kapı dolaşacaksınız. İçinde bulunduğunuz büyük tehlikeyi anlatacaksınız. 1 Ocak 2015’ten önce bu işi bitirmek zorundasınız. Yarından itibaren geçişler hızlı bir biçimde devam edecek. Bizler artık gidiyoruz ama bir abi olarak gidene kadar yanınızdayım. Birliğinize sahip çıkın. Orada bulunan arkadaşlarımızın çoğu rahatsız. Bir kısmı Aralık sonuna kadar gidiyor. Tekrar ediyorum. Bir birinize sıkı sıkı sarılın. Ne zaman derseniz sizlerle hareket ederim. Hepinize teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
