Bu Sabah Cumhuriyet Bayramı…

0
46

Bu Sabah Gururluyuz, Güçlüyüz, Sevinçliyiz, Düşünceliyiz…

Günaydın sevgili okuyucularım nasılsınız bu sabah? Hep birlikte heyecanlı, gururlu, sevinçli ve duygu yüklüyüz bu güzel bayram sabahında. Korona hanıma ve içinde bulunduğumuz acayip durumlara inat sahip olduğumuz değerlerin her an çok daha ayrımında olarak.

98 yıl önce bugün, Atatürk; düşmanın ülkeden atılıp sınırlarımızın belirlenmesinden sonra, çoktan beri tasarladığı Cumhuriyetin ilanı üzerinde hazırlıklar yapmaya başladı. 28 Ekim 1923 akşamı yakın arkadaşlarını Çankaya’da yemeğe çağırdı. Onlara, “Yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz” dedi.

Ve 29 Ekim 1923 günü Atatürk, milletvekilleri ile görüştükten sonra taslağı hazırlanan Cumhuriyet önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne verildi. Meclis önergeyi kabul etti.

Böylece ülkemizde cumhuriyet yönetimi kuruldu. Atatürk kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı oldu. Cumhuriyet’in ilanı yurtta sevinç ve coşku ile karşılandı.

Cumhuriyet; yurttaşların seçme ve seçilme hakkının olduğu bir yönetimdir. Ulus temsilcilerinin kabul ettiği yasalarla ülkenin yönetilmesidir. Cumhuriyet yönetiminde söz ulusundur. Cumhuriyet’i korumak, kollamak, yaşatmak her yurttaşın ödevidir.

Cumhuriyet Yönetiminden önce devletimizin adı Osmanlı İmparatorluğu idi. Osmanlı Devleti, Osman Bey tarafından 1299’da Söğüt ‘de kuruldu. Osmanlı devlet yöneticisine padişah denirdi. Osmanlı Devletini altı yüz yirmi dört yılda, otuz altı padişah yönetti. Son padişah Sultan Vahdettin’dir.

Eskiden ülkelerde tek kişi egemendi. Ülkelerini diledikleri gibi yöneten bu kişilere padişah, şah, kral, hakan, sultan denirdi. Yönetim çoğu zaman babadan oğulla geçerdi. Bu  yönetime mutlakıyet denir. Mutlakıyet yönetiminde egemenlik kayıtsız şartsız tek bir kişidedir.

Mutlakıyetle yönetilen ülkelerde zamanla, hakana, padişaha, şaha, krala yardımcı olsun diye meclis kuruldu. Meclis üyeleri halkın dileklerini yöneticiye duyurur, yasa tasarısını hazırlardı. Bu yasa taslakları hakan, padişah, şah, kral tarafından benimsendiğinde yasalaşırdı. Bu yönetim biçimine Meşrutiyet denir. Ancak meclisin yetkileri genel olarak çok sınırlıdır. Osmanlı Devletinde 1876 ve 1908 yıllarında iki kez meşrutiyet ilan edildi.

Üçüncü yönetim biçimi cumhuriyettir. Cumhuriyet’te egemenlik kayıtsız şartsız ulusundur. Ulus kendini yönetme yetkisini temsilcileri – milletvekilleri- aracılığı ile kullanır. Cumhuriyet yönetiminde yurttaşın seçme ve seçilme hakkı vardır. Seçilen temsilciler yasalar yapar, yöneticileri ulusu adına denetler. Yönetilenler dilerlerse seçimlerde yöneticilerini değiştirirler.

& & & & &

Ülkemizde Cumhuriyetin Kuruluşu

Osmanlı İmparatorluğu’nda, ikinci Meşrutiyetin ilanından altı yıl sonra Birinci Dünya Savaşı başladı. 1914’te başlayan Birinci Dünya Savaşı’na dünyanın belli başlı devletleri katıldı. Dört yıl süren savaş sonunda bizimle birlikte olan devletler yenildi. Savaş kurallarına göre biz de yenilmiş sayıldık. Ülkemiz İngilizler, Yunanlılar, Fransızlar, İtalyanlar tarafından paylaşıldı.

Ulusuna inanan, güvenen Mustafa Kemal Paşa, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a geldi. Erzurum’da, Sivas’ta kongreler düzenledi. Mustafa Kemal Paşa “Tek bir egemenlik var, o da Milli egemenliktir. Ülkeyi yine ulusun kendi gücü kurtaracaktır.” diyordu. Yurdun dört bir tarafından gelen ulus temsilcileri -milletvekilleri- 23 Nisan 1920 günü Ankara’da Büyük Millet Meclisi’nde toplandı. Meclis, Mustafa Kemal Paşa’yı başkan seçti. Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde Büyük Millet Meclisi Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı başlattı. Bir yandan efeler, dadaşlar, Seymenler bulundukları yörede düşmana karşı koydular. Öte yandan düzenli ordular İnönü’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da savaştılar. Yurdumuz düşmanlardan kurtarıldı.

Tahtını, rahatını düşünen padişah, yenilen düşmanla birlikte yurdumuzdan kaçtı. İmzalanan Lozan Barış Antlaşması ile yeni bir devlet doğdu. Bu doğan devletin yönetim biçimi henüz belirlenmemişti.

İkinci dönem Büyük Millet Meclisi 11 Ağustos 1923’te ilk toplantısını yaptı. 13 Ekim 1923’te Ankara Başkent oldu. Atatürk; düşmanın ülkeden atılıp sınırlarımızın belirlenmesinden sonra, çoktan beri tasarladığı cumhuriyetin ilanı üzerinde hazırlıklar yapmaya başladı. 28 Ekim 1923 akşamı yakın arkadaşlarını Çankaya’da yemeğe çağırdı. Onlara , “Yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz” dedi.

29 Ekim 1923 günü Atatürk, milletvekilleri ile görüştükten sonra taslağı hazırlanan cumhuriyet önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne verildi. Meclis önergeyi kabul etti.

Böylece ülkemizde cumhuriyet yönetimi kuruldu. Atatürk kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı oldu. Cumhuriyet’in ilanı yurtta sevinç ve coşku ile karşılandı. ve o günden beride   Türkiye cumhuriyeti daha büyüyerek, şan ve şerefe bu günlere geldi. Gururluyuz, heyecanlıyız ve  son nefesimize dek onun koruyucularız. Ve sevgili okuyucularım şimdilik sağlık ve sevgiyle hep birlikte cumhuriyet   yönetimi hür irade ve rahat bir vicdanla  el ele  kalım her türlü  ayrım ve gayrıma inat. Bize bu güzel yönetimi armağan eden başta Atatürk olmak üzere bütün emeği geçenlere sonsuz teşekkürler nur içinde yatsınlar. Ve Atatürk’ün son günlerde en çok ihtiyaç duyduğumuz  “Yurtta sulh cihanda sulh” dileği ile yazımı noktalıyorum. Yase

Günün Şiiri

Kahraman Atatürk’ten

Armağansın sen bize.

Yıldönümün çoğalsın

Katılsın sevgimize.

Bir çelenk ol da seni

Başımızda göreyim.

Yaşasın cumhuriyet

Diye çarpsın yüreğim.

Korumaya ant içtim

Seni, nabzım vurdukça.

Başımızın tacısın,

Var ol, dünya durdukça.

İsmail Hakkı SUNAT

On Beş Yılı Karşılarken

Kim derdi yarılsın da nihayet yerin altı,

Bir anda dirilsin de şu milyonla karaltı.

Topraklaşan ellerde birer meşale yansın.

Kim der ki şu milyonla adam birden uyansın.

 

Kim derdi seher yıldızı doğsun da bir evden,

Kaçsın da cehennemler o bir dalma alevden,

Canlansın ışık selleri olsun da o damla

Beş devletin öldürdüğü devlet bir adamla.

 

Kim der ki en son rakamlar da delirsin.

On beş asır on beş yılın eb’adına girsin.

Dünyaları bir fert evet oynattı yerinden,

Sarsıldı demirler evet azmin demirinden.

 

Mazi yıkılıp gitti evet fesli, kafesli:

Lâkin bugünün ey granit bünyeli nesli,

Bir şey ele geçmez şerefin sade adından.

Sen arşı bırak, varsa haber ver kanadından.

 

Gökten ne çıkar? Gök ha büyükmüş ha değilmiş,

Sen alnını göster ne kadar yükselebilmiş.

Gökler çıkabildin, uçabildinse derindir,

Tarihi kendin yazıyorsan,tarih senin eserindir.

 

Bahsetme bugün sade dünün mucizesinden,

İnsan utanır sonra yarın kendi sesinden.

Asrın yaşamak hakkını vermez sana kimse;

Sen asrını üstünde izin varsa benimse;

Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır

Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.

Mithat Cemal KUNTAY

Cumhuriyet

Biziz bu memleketin,

Kanı, kemiği, eti.

29 Ekim’de

Kurduk CUMHURİYETİ.

29 Ekim’de,

Yine bir ay parladı,

İşte bu parlak ayın,

CUMHURİYET’tir adı.

Cumhuriyet yolların,

En iyisi, en düzü,

Atatürk’ün zekâsı,

Ak etti yüzümüzü.

29 Ekim’de,.

Bütün ışıklar yansın,

Caddeler baştan başa,

Bayraklarla donansın.

Şerefimiz var, yurdun,

Toprağında, taşında.

Dinç CUMHURİYET’imiz,

Bir sonsuzluk yaşında.

Elele tutuşalım,

Hiç değişmez bu niyet.

Yaşasın Türk Milleti,

Yaşasın CUMHURİYET!

CUMHURİYET

Ay yıldızlı al bayraklar,

Her yanda dalgalanıyor.

Süslendi evler, sokaklar.

Renk renk ışıklar yanıyor.

Yıllardan önce bugün,

Cumhuriyet kurdu millet,

Bize büyük Atatürk’ün,

Armağanı CUMHURİYET.

En birinci vazifemiz,

Onun yolunda yürümek.

Canımız gibi koruruz,

CUMHURİYET Türklük demek.

Sevinçle, sağlıkla geçsin,

Sabahımız, akşamımız,

Kutlu olsun hepimize,

CUMHURİYET bayramımız.

Günün Sözü

Cumhuriyet Düşünce, Beden Ve Bilim Bakımından Güçlü Koruyucular İster.
Tek bir egemenlik var, o da Milli egemenliktir. Ülkeyi yine ulusun kendi gücü kurtaracaktır.
Mustafa Kemal ATATÜRK

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here