Bölücülük Nedir Sizce?

0
134

Değerli okurlarım, insanların türlü konulardaki düşünceleri doğal olarak benzerlik arz etmeyebilir, teğet geçmesine de kimsenin sözü olmaz. Burada çoğulcu düşünmekten ve aynı zamanda da kısır konuşmalardan söz etmek istiyorum. Konuşmalar düşünceler ne olursa olsun, insanlar mantıklı ve önyargılı olmadığı sürece sonuç muhtemelen aynıdır. Bunun başka türlü izahı da olamaz.

Yaşımız, günümüze kadar yaşanan olumlu ya da olumsuz olayları hatırlayacak durumdadır hamdolsun. Bu nedenle kimselere bazı şeyleri sorma gereği de duymuyorum. Ve altını çizerek şunları söylemek istiyorum…

Ulus olarak Kurtuluş Savaşı yaptık ve de kazandık. Bu yetmemiş gibi karanlıkta göz kırpan teröristler arada bir kalkışma yapmış olsalar da, bu ülkeyi bölemediler. Defalarca aynı şeyi yapsalar yine bölemezler, bölemeyecekler de!

Bu ülke ne çektiyse yobazlardan çekti. Menemen’de asteğmen Kubilay’ı şehit edip aziz naşını tekmeleyerek başını bir mızrağa takıp teşhir eden yobazlar değil miydi? Bunlar da o yobazların torunlarıdır, Allah onları ıslah etsin.

Bölünme ya da bölücülük dediğimiz konu, bir toprak parçasının elden çıkmasıyla sabit değildir. Duygularımızın, dostça yaşama arzularımızın, aynı topluma ait ve saygılı olma hevesimizin ortadan kırılmasıyla, koparılıp alınmasıyla da gerçekleşebilir. En kötüsü de budur işte. O yobazların torunları bunu yapmaya çalışıyorlar. Artık kendimize gelelim, bir adım ilerimizi görelim lütfen.

Defalarca yazdım ve altını çizerek yine yazıyorum ki; Bu ülkenin faturası ödenmiştir. Yüz binlerce Türk genci ve devrimci yoldaşlarım toprağa düşüp şehit olmuşlardır.

Hak, hukuk ve adaletin olmadığı yerde hiçbir şeyden söz edilemez. Putlarla heykelleri karıştıranlar hala aramızda. Yani o yobazların torunları… Allah hepsini ıslah etsin.

Ölmüş bir insan, artık mevtadır. Ruh gitmiş sadece cesettir. Şeytan bile o kişiden elini çekmiştir. Kimselere de zarar veremez artık. Gelin görün ki, Türk’ün adabında, İslam’ın icaplarında ve hatta insanlığın asaletinde olmayan ve de duyulmayan bir ilke imza attı o yobazlar.

İnsanlıkla, vicdanla, dindarlıkla, milliyetçilikle bağdaşmayan korkunç bir olayı gerçekleştirdi o yobazlar. Bu insan müsveddeleri yüz karasıdır, utanılacak yaratıklardır.

Plajda bira içen bayanları apar topar sorguya çeken bir zihniyet ülkeyi yönetiyor. Haklılar, çünkü bira içen ahlaksız olur da ondan. Din, iman, Allah, kitap kişinin içindedir. Şunları söylemeye çalışıyorum, vicdanı olan herkes bir şeyler yapmayı düşünmeli, bunun idraki içinde olmalı. Ancak insanlarımız için, ülkem için endişeliyim.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

 Gönül Köşemden

Sen Kimsin Diyenler!

Değerli okurlarım “Sen Kimsin Ya” diyenler var ya, onlar günahkâr insanlardır, sonunun nasıl olacağını gören zavallılardır. Bu ifadelerle, sanki hakkı yenmiş de kendini malum kesime ibra ettirmeye çalışırlar.

İnsanlar, dünyaya geldiklerinde müdafaasızıdır, korunmaya muhtaçtır, acil ve de günahsızdır. Ta ki, iyiyle kötüyü ayırt edinceye kadar. Rüştünü ispatladıktan sonra işlediği suça karşılık ceza-i müeyyide uygulanır. Hak, hukuk ve adaletin olduğu yerde başka bir şey düşünülemez.

Birisi şöyle savunma yapıyor; ‘Beni kandırdılar Allah affetsin, milletinden özür dilerim.’ Ancak daha önceleri ne deniyordu: ‘ne istediler de vermedik?’ Suni barış rüzgarları ettirildiğinde ise; ‘PKK’ya operasyon yapmayın!..’ Herkesin çok iyi bildiği gibi bu ifadeler ne anlama geliyor? Şöyle bir harmanlayacak olursak; ülkemiz genelinde yüreğine ateş düşmeyen hiçbir aile kalmadı. Babasını tanımadan öksüz büyüyenler, genç yaşta dul kalan bacılarımız…

PKK’nın eylemleri karşısında “Operasyon düzenlemeyin” diyen kişi söyler misiniz ne demek istiyor? Ölenlere Rabbim rahmet etsin. Kader ilahi! Öyle mi? Binlerce günahsız kişi işinden oldu. Neden? Cemaatçi ya da Feto’cu diye… KHK ile işlerinden olanların çoğu suçlarını bilmedikleri gibi hak, hukuk, adaleti bekliyorlar. Suç belli değil, mahkeme duruşma hak getire. Ya onlarda, hepimiz aldatıldık Fetö bizi kandırdı derlerse ne olacak? “Ben onları zor durduruyorum” diyen kişi, günün birinde mahkemelerden adalet isterse, adil olmalarını talep ederse, oralarda karga da yok…

Bölücülük tam gaz giderken, kin ve nefret de Azrail gibi ortada dolaşıyor. Birine dikkatlice bak bakalım neler oluyor. Örgütlenmiş cehalet öylesine boyut kazanmış ki, mezarlıklara, cesetlere bile saldırıyor. Yazıklar olsun! İnsanların, inançlı mı inançsız mı ya da günahsız mı, günahkar mı olduğu alnında yazmıyor ki. Onu sadece ve sadece Cenab-ı Allah bilir. Bölücülük, nefret suçu, kin almış başını gidiyor. Bu iş nereye kadar devam eder, bilen olduğunu hiç sanmıyorum.

Cenab-ı Allah önce ıslah etsin ve daha sonra da akıl fikir ihsan etsin. İşimiz Allah’a kaldıysa her şey kolay olur ama Cenabı Allah’ın da sabrı çok geniştir. Kendisine hamd-ü senalar olsun. Doğru yoldan ayırmasın… Allah’ın selamı üzerinize olsun…

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

Günün Nabzı

Eğitimsizlik

“Bilgi, bilim Çin’de bile olsa oraya git.” “Bana bir harf öğretenin kölesi olurum.” Günümüze kadar gelen bu güzel sözleri söyleyenler, sıradan insanlar değillerdi. Neden söyledikleri gün gibi aşikar. Tahsili, kültürü, okuması yazması olanlar, yanlışa düşmesinler ve çevrelerini aydınlatsınlar diye! Üniversitelerimiz dünya sıralamasında kan kaybederken, fakülte mezunları boşta kalırken, kahveler onlarla dolup taşarken hangi eğitimden söz ediyoruz ki…

Cehalet tabii ki güzel bir şey değildir. Onlar zamanla çabalar, çok şeyleri halledebilirler. Bir de okumuş cahiller, yağdanlıklar vardır. Esas sıkıntı yaratan, tehlikeli olan onlardır. Onlar için çözüm yoktur. Bir insan korkuyla karışık yağdanlıksa, her şeyini yitirmiş demektir. Onlar zavallıdır. Acaba bizleri onlar mı yönetiyor?

Günün Sözü

Her Şeyden Önce Hak, Hukuk, Adalet

Öcal’dan İnciler

Dünyada Yapığın Yanına Kalmaz!

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here