Başından beri ya da son iki yıldır tedbir alınmıyor dersek haksızlık etmiş oluruz. İlk günden beri bazı tedbirler alındı ve uygulanmaya çalışıldı ama sanırım yıllardır olduğu gibi yine yetersiz kaldı. Güzel ilçelerimiz Belen ve İskenderun inişlerinde, freni boşalan araç kazaları, tam 26 yıldır devam ediyor.
1994 yılında başlayan bu feci zincirleme kazalarda bugüne dek 46 yurttaşımız yaşamını yitirdi. 126 vatandaşımız yaralandı, bazıları engelli kaldı. Toplamda 86 araçta maddi hasar oluştu ki bunların bir bölümü ağır hasar olarak kayıtlara geçti. Mutlaka verdiğim rakamlarda ufak tefek sapmalar olabilir. Ancak 26 yıldır devam eden aynı tip kazalar, bizlere, her defasında can kayıpları, uzuv kayıpları ve maddi hasarlar ve tarifsiz acılar yaşatıyor.
*Konu, Ulaştırma Bakanına detaylarıyla anlatılacak
6 kişinin yaşamını yitirdiği, 23 kişinin yaralandığı ve 24 aracın hasara uğradığı son 2 Nisan 2020 İskenderun freni boşalan TIR kazası sonrası, kendimce bazı ilgililere yeniden hatırlatmalarda bulundum ve onları bir nevi arşiv oluşturan kazaları anlatan altı köşe yazımın linklerini aktardım. Sonrasında önce meslektaşım Yılmaz Akpınar’dan sonra da Ak Parti Milletvekili Abdulkadir Özel’den bu hafta, Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu’nu, bölge milletvekilleri ile birlikte ziyaret edeceklerini ve İskenderun deniz alayı inişine ilişkin detayların görüşüleceğini memnuniyetle öğrendim.
*Milletvekili Abdulkadir Özel ile Milletvekili Suzan Şahin
Milletvekili Özel ile telefonda konuyla ilgili olarak yazıştık. Ak Parti Hatay Milletvekili Abdulkadir Özel, kurumların koordinasyonu sağlayarak bu işi çözme gayretinde olacaklarını ve başka çarelerinin olmadığını ifade etti. Bölge milletvekillerinden CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin’de kendisini kaza sonrası bilgilendirmemden hemen sonra beni telefonla aradı. Suzan vekil konuya vakıftı. Karayolları ile çeşitli yazışmalar yaptığını, İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı’nın ne gerekirse hepsine hazır olduğunu ancak karayollarını ikna edemediklerini özetledi. Buna rağmen konunun takipçisi olacağını belirtti.
*Başkan Lütfü Savaş’ı HRT Akdeniz’de izledim
Hatay Büyük Şehir belediye Başkanını Lütfü Savaş’ı, HRT Akdeniz TV canlı yayınında izledim. Başkan Savaş, kazaların sıklıkla olduğu güzergâhın, karayolları mıntıkası olduğunu, karayolları izin vermediği sürece oraya bir çivi bile çakamayacaklarını anlattı. Ana fikri şuydu. Karayolları görevini ya kaçış rampası ve diğer düzenlemeler manasında yapsın ya da bıraksınlar biz büyükşehir olarak gereken tüm düzenlemeleri yapalım anlayışındaydı.
*İskenderun Kaymakamı İskender Yönden ve Belediye Başkanı Fatih Tosyalı
İskenderun Kaymakamı İskender Yönden, geçen yılki ve bu yılki kazalara tanıklık etti. Büyük tehlikenin farkında. İskenderun’un mülki amiri olarak üzücü korkunç kazaları önlemek adına gayret içinde. Sorumlu ve duyarlı. Konuyla ilgili tüm bilgileri değerlendirmeye ve ilgili makamlara iletmeye hazır bir anlayışı var. Halen bir dizi tedbirin alınması için gayret içinde.
İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı, önce yıllardır bir İskenderun yaşayanı olarak, sonra da son bir yıldır İskenderun Belediye Başkanı olarak vahameti bire bir yaşıyor. Hiçbir vatandaşın kılına zarar gelmesin diye yapılması gereken her düzenlemenin acilen yaşama geçirilmesi taraftarı. Kendilerine bu çerçevede İskenderun Belediyesi olarak bir görev düşerse bu göreve de hazır ve nazır. Başkan Fatih Tosyalı, İskenderun’un bu kanayan yarasının çözülmesi adına tüm kurum ve kuruluşlarla uyum içinde çalışmayı, kurumlar arası koordinasyonu en başından beri benimsemiş durumda…
*Hatay Valisi Rahmi Doğan, Başkan İbrahim Gül
Hatay Valisi Rahmi Doğan, sınır ili Hatay’ın, çok yoğun problem trafiği içinde büyük mücadele veriyor. Suriyeli sığınmacılar, askerimizin Suriye sınırı içinde güvenli alan oluşturma çabaları ve Korona virüs illetiyle mücadele çabası sürüyor. Vali Doğan’da, Belen ve İskenderun iniş ve girişlerindeki büyük riskin farkında. Hatay’ın mülki amiri olarak onun da konuyla ilgili mutlaka bazı çalışmaları vardır diye düşünüyorum…
Belen Belediye Başkanı İbrahim Gül’le de son kaza sonrası telefonda kısa bir değerlendirme yaptık. İbrahim başkan da 26 yıllık feci kazaların tanığı. Belen ve İskenderun’u bu riskten korumak adına Belen Kaymakamlığı’nı gerektikçe bilgilendireceğini ve gerekli önlem ve olası kazaları önlemek adına yapılacak tüm çalışmalara katkı sunmak, fikir vermek eğiliminde olacağını özetledi.
*Vatandaş siyasi çekişme ve inatlaşma yerine çözüm istiyor
Antakya, Belen, İskenderun, Mersin (Karayolları 5. Bölge Müdürlüğü) ve Ankara beşgeninde, konun tüm paydaşlarının son 2 Nisan 2020 kazasıyla birlikte bundan böyle tam bir koordinasyon, tam bir anlayış ve uyum içinde çalışmak isteyeceklerini tahmin ediyorum. Masum vatandaşlarımızın can ve mal kayıplarını önlemek adına buna bence tüm paydaşlar koordinasyona, iş bitirmeye ve ortak bir trafik düzenlemesine mecburlar diye düşünüyorum. Esasen sade vatandaşlarımız kısır çekişmeler, sen ben ve parti kavgası, siyasi çekişme ve inatlaşma istemiyor. En seri hizmeti istiyor, trafikte de can ve mal emniyeti istiyor. Vatandaş “Kardeşim bana hizmet gerek. Bana sorun çözümü gerek. Bunu her kim yaparsa minnettar olurum. Kavga, çekişme, siyasi gerilim istemiyorum. Ben yaşamımı yitirirken, ben yaşam boyu engelli kalırken, otomobilim kullanılmaz hale gelirken, siyasi didişmeleriniz beni daha da umutsuzluğa sevk ediyor” anlayışında.
*İskenderun Emniyet Müdürü Nevzat Güneş
İskenderun Emniyet Müdürü Nevzat Güneş’ e bir parantez açmadan yazımı bitirmek istemiyorum.Nevzat müdürün çalışmalarını yaklaşık yedi aydır uzaktan takip ediyorum. Bazı meslektaşlarım onu ziyaret etti. Sonrasında onunla kimi diyalogları oldu. Ben kendisini henüz ziyaret edemedim. Arkadaşlarım ve toplumun değişik kesim temsilcileri hemen hepsi Güneş için olumlu ifadeler kullandılar. Müdür Güneş, göreve hızlı başladı. Güneş’in çalışmaları geneli memnun ederken kimi çevreleri de rahatsız etti. Sonrasında müdür Güneş için yıpratma kampanyası girimleri oldu. Son 2 Nisan 2020 freni boşalan İskenderun TIR kazasında bazı çevrelerce suçlu ilan edilmek istendi. Emniyetin mensuplarının ateş ölçmesinin kazaya sebep verdiği ya da facianın büyümesine neden olduğu iddia edildi. Polislerimiz o noktada İçişleri ve Sağlık Bakanlığı’nın emriyle ateş ölçümü yapıyorlardı. ‘Emir, demiri keser’ derler. Polislerimizin kafalarına göre takılma durumları yoktu. Kaza Ford servisi önünde olmazsa bile muhtemelen az ilerdeki Doğan Petrol kavşağındaki trafik lambalarında olacak belki de kazanın boyutu kırmızı ışıkta beklemek zorunda olan araçlar yüzünden daha da büyük olacaktı. Daha önceki yıllarda birkaç kez olduğu gibi! Görevde daha birinci yılını doldurmayan Emniyet Müdürü Güneş’i bu kazanın sorumlusuymuş gibi gösterme gayreti açık bir haksızlık ve bazı gerçekleri saptırma girişimi olmuş ancak pompalanmak istedikleri iddiaları havada kalmıştır.
*Yel, kayadan ancak toz alır…
Emniyet Müdürlüğü gibi önem verilen makam koltuklarının taliplisi çok olur. Güneş müdür, yüzüne her gülenin kendisinin başarısını istemediğinin farkında. İskenderun’un çok kaygan bir zemin olduğunu, çok sayıda çelme cinin fırsat kolladığını, taşeron bozguncuların öne sürülüp, kullanıldığını biliyor. O işini, bu olumsuz girişimlere rağmen çalışma arkadaşlarıyla birlikte en güzel şekilde yapmaya çalışıyor. Mevcut tecrübesine, İskenderun gibi kozmopolittik bir şehrin güvenlik mesaisi de çok şey katacak. Son yaşanan yıpratma girişimi sonrası, Nevzat müdür, medyada çok sık yer almanın yani medyatik olmanın kimi sakıncalarını sanırım daha iyi anlamıştır. Ben Nevzat müdürden umutluyum. Giderek başarı çıtasını daha da yükseğe taşıyacaktır. Elbette mesleki hata yapmamak şartı ve polis halk ilişkilerini daha da geliştirmek kaydıyla…
Zaten Güneş müdür, halk ilişkilerine önem veren bir yapıya sahip. İade-i ziyaretleri olabildiğince yaptı. Hemen herkesi makamında ağırladı. Zaman içinde İskenderun yaşayanlarını daha iyi tanıyacak. Kime ne derece değer verileceğini, bugün bildiği gibi yarın daha da ayrıntılı bilecek ve yoluna devam edecek. Nevzat müdürüm. Şu Korona virüs günleri ve sosyal mesafe kuralı bitsin, bende sizden randevu talep edeceğim. Başarılar Nevzat Güneş müdürüm. Yel, kayadan ancak toz alır. Kimi hin ve cin fikirliler, sizin ancak tozunuzu alabildiler. Yıpratma kampanyasında, bir kez daha hüsrana uğradılar…
*Üzerinde kafa yorulacak bir öneri geldi
2013 yılı Aralık ayında İskenderun’da yaşanan benzer kazadan yaralı kurtulan, yanı başındaki arkadaşını kazada kaybeden Celal Dönmez, 5 Nisan 2020 tarihli sosyal medya paylaşımıma aşağıdaki yorumu yaptı. “Doğan Süslü Bey, bu tip kazalar, kaza olarak değerlendirildiği müddetçe hiç sonuç çıkmaz. Olan ölene ve uzuv kaybına uğrayana olur. İskenderun da yaşayan diğer hemşerilerimiz 3 gün sonra unutur. Bu tip kazalar terör kapsamına alınmalı araç sahibi ve kullanmakta olan kişi birlikte yargılanmalı ve en ağır ceza verilmeli, sürücüsü bir kapıdan girip, diğer kapıdan çıkmamalıdır. Diğer düşüncelerimi daha sonra yine aktaracağım.” Sayın Dönmez’in bu önerisi de bence dikkate alınmalı ve caydırıcı unsur olması adına üzerinde kafa yorulmalıdır.
*Kalan dokuz Hatay bölge milletvekilimiz ve çoklu takip
Hatay Milletvekilleri Özel ve Şahin haricindeki, kalan dokuz bölge milletvekilinin de bu önemli sorunla ilgili olduklarını sanıyorum. Siyaset üstü bir anlayışla Hatay, Belen, İskenderun ve tüm bölge insanının can, uzuv ve mal kaybı mağduriyetleri sonlandırılmalıdır. Bunun için gerekli olan kurumlar arası koordinasyon, karşılıklı saygı ve anlayış, ortak akıl, çoklu takip, ortak uygulama, müşterek projeler 26 yılın sonunda bu kez mutlaka sağlanmalı, toplumun, milletin ve devletin ortak yararı özenle korunmalıdır…