Değerli okurlarım, ‘Hiç ölmeyecekmiş gibi çalış ve yarın ölecekmiş gibi ibadet et’ ifadeleri bir hadistir. Bu nedenle çalışmayı daima ön koşul olarak gören insanlar, salih amelde olmayı, Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak için topluma yararlı işler yapmayı şiar edinmişlerdir.
Şu mübarek günlerde altını çizerek bazı şeyler söylemek istiyorum. Hepimizin yanlışı da, günahı da çoktur. Yaşadığımız sürece bunlar daha da artacaktır. Allah hepimizin, tüm âlemlerin günahlarını affetsin.
Şunu aklımızdan çıkarmayalım ki, Cenab-ı Allah cennetini sadece Müslümanlar için yaratmamıştır. Halis amelde olup, hak yemeyen, Allah’ın birliğine, tüm peygamberlere inanan Müslüman, Hıristiyan ya da başka dinlerden, kim olursa, güzel insansa, adam gibi adamsa eğer, temelli kalacağı yer orasıdır yani cennettir.
Bu ifadelerin aksini söyleyen sarıklı hocaları çok tenkit etmişliğim vardır. Bundan da hiçbir zaman pişmanlık duymadım.
Yaptığımız işleri önce kendimiz beğenmeliyiz. Yani bu beğeni yaptığımız işin hakkını verdiğimizi gösterir. Hak dinlerinde insanların dünya ve ahiret mutluluğunu hedefleyen gayretlerin gerçekleşmesi için çalışmayı temel kural olarak görmüştür. Gayret göstermeden başarı elde etmenin mümkün olmadığını dini kitaplar, temel ibadetlerin yanında çalışmayı da ibadet kapsamında ele alarak yararlı işler yapmanın önemini vurgulamıştır.
Çocukluğumuzda bile nerdeeee o Ramazanlar ya da bayramlar diye duyardık ya… Bizim açımızdan bayramların parasal yönden anlamı çok büyüktü. Hani şu el öpmeler falan var ya. O zamanlar kâğıt paralar herkeste bulunmazdı. Delikli, tırtıllı paralar piyasada dolaşırdı. El öperek topladığımız paraları bir köşede sayar ve derecesiz mutlu olurduk.
İşte, o zamanın büyükleri de bizleri sevindirdikleri için, bütün kalbimle inanıyorum ki,Allah katında makbul kullardır. Bizler baba olduktan sonra ‘’O EL ÖPMELER’’ daha bir anlam kazanıyor, Allah’a hamd’u senalar ediyoruz.
Bayram bütün âlemlere kutlu olsun. Yüce Yaradan hiç kimseye ve hatta düşmanıma bile evlat acısı göstermesin. Bu vesile ile yıllardan beri her mübarek Ramazan’da, sanat ve kültür sayfama özel ilgi gösteren Yazı İşleri Müdürümüz Sayın İlyas Terbiyeli’ye şükranlarımı sunarım. Tüm çalışma arkadaşlarımın, köşe yazarlarımızın bayramını en iyi dileklerimle kutlar, günlerinin bayram gibi olmasını Yüce Allah’tan dilerim.
Senin de Bayramını Bütün Kalbime Kutlarım Muhterem…
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
Gönül Köşemden
Dini Kitaplar Kılavuzdur
Değerli okurlarım, yerleşmiş bazı örf ve adetler ve evrensel konularda olduğu gibi, din konusunda da söz söylemeye özellikle ileri geri konuşmaya hakkı, hukuku yoktur.
Her dinin kendine özgü kuralları vardı ve bu kurallar peygamberlere vahiy yoluyla inen dini kitaplarda açıkça belirtilmiştir. Bunları bazıları sünnet olarak kabul edilse bile, büyük bölümü farzdır yani, bizleri, kâinatı yaratan Yüce Allah’ın buyruğudur.
Bunların en önemlisi nedir biliyor musunuz? Vicdanlı olmak ve vicdanın sesine kulak vermektir. Çünkü kötü bir işin en gizli şahidi vicdandır. Aslan bile yeni doğmuş bir manda yavrusunu yemediği gibi, yanındaki annesini de bağışlıyor. Aslan sonuçta hayvan ama vicdanlı oluşu muhtemelen kral oluşundan kaynaklanıyor.
Vicdanlı olabilmek çok önemli bir konudur… Vicdanlı olmak, vicdanın sesine kulak vermektir… Akıl ile vicdan örtüşmeden yola çıkamayız… Vicdanı olmayan aklı, aklı olmayanın da vicdanı olmaz… Vicdanın yumuşadığı yerlerde, akıl ona yardımcı olur… Hukuk bile vicdanın rahminde, akıl tarafından döllenir… Vicdan ve akıl, insana ait fıtratlardır… Aklını olumsuz yönde kullananların imanı da olmaz…
Akıl ve vicdan bir arada olsalar bile ne zaman susarlar? İnsanlarda ar damarı ne zaman çatlar?
Bir konudaki aşırı hırs ayyuka çıkınca, şahsiyet, kişilik makam, şan şöhret uğruna ayaklar altına alınınca, Otoriteye itaat tek yol, tek öğreti olunca… Sofradan doymadan kalkmak, zamanında öğretilmeyince, Bugünün yarına gün sonunda teslim olacağı unutulunca…
Şu mübarek günlerde haddimi aşarak bir öğütte bulunmak istiyorum. Akıl ve vicdanını yırtıp koparanlardan korkun diyorum. Ar damarı çatlamış birilerini gördüğünüzde derhal yolunuzu değiştirin. Özellikle, Allah’ı ve kitabı ağzından düşürmeyen, fakat onları korkusuzca istismar edenleri gördüğünüzde yolunuzu değiştirmeyin, sırtınızı dönün ve arkanıza bakmadan kaçın. Bu tür insanlar her tarafta zibil gibi.
Hz. İsa’nın bu konuyu içeren bir duasını sunmak istiyorum.
‘’Ey Allah’ım! Ben istemediği uzaklaştırmaya, umduğum faydayı elde etmeye muktedir olmadığım bir vaziyette sabahlamış bulunuyorum. Kuvvet ve kudret ise senin elindedir. Ben amelimin sorumlusu olarak sabahlamış bulunuyorum. Bu bakımdan benden daha fakir bir kimse yoktur.
Ey Allah’ım! Düşmanımı sevindirecek şekilde beni gülünç duruma düşürme. Dostumu benim felaketimle üzme. Musibetimi dinimde tahakkuk ettirme. Dünyayı bana en büyük hedef olarak kılma. Ey Hayy ve Kayyum olan Allah! Bana merhamet etmeyeni bana musallat kılma!’’
Allah’ın huzuruna dağarcığımızda bir şeyler alarak çıkalım. Dinler kutsaldır, saygındır. İstismara kalkmayalım. Dinler, kimsenin hegemonyasında değildir.
Bu mübarek günleri gösterdiği için, Allah’a hamd edelim. Tuttuğunuz oruçları Cenab-ı Allah kabul ve makbul etsin. Bugünleri görmeye ömrü vefa etmeyenlere gani-gani rahmet gönderiyorum. Tuttuğumuz oruçlardan onlarda sebeplensin. Allah beni duyuyor.
Yaşlı insanlara yakınlık göstermeyi, huzurevi adı altında oralarda ömür tüketenleri ziyareti Cenab-ı Allah nasip etsin. Amen. Allah’ın sabrı geniştir ama eylerse güzel eyler.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
Günün Nabzı
Abdest Dahi Alırız!
Bektaşi misafir oldu bir softaya, Namaz vakti gelince softa da: “-Kalk namaz kılalım!” Dedi. Bektaşi kalktı,abdestsiz namaza durdu. Softa hafifçe omzuna dokundu: “-Neden abdestsiz namaza durursun? Niçin abdest almazsın? Bektaşi yüzünü softaya çevirdi: “-İmanım, namaz kıl dedin kılarız. Buyurursan, abdest dahi alırız…”
Bir Ayet
Gecenin bir kısmında uyanarak sana mahsus bir nafile olmak üzere namaz kıl. (Böylece) Rabbinin, seni, övgüye değer bir makama göndereceğini umabilirsin.
Bir Hadis
Üç dua vardır ki, kabul olunmalarında şüphe yoktur.Bunlar mazlumun,misafirin duası ile,anne ve babanın evladına dualarıdır…
Günün Sözü
Gücün Yoksa Oruç Tutma!
Öcal’dan İnciler
Herkesi Kandırsan da, O’nu Asla!
