‘Başka Canlar Yanmasın!’

0
64

Freni Patlamış Tır Terörünün Kayıp Yakınlarından Ortak Çağrı;
‘Başka Canlar Yanmasın!’

2020 Yılının 2 Nisan’ında Deniz Alayının karşısında Freni Patlamış Tır tarafından Trafik Terörüne kurban verilen canlar için, talihsiz olayın yıldönümünde, Kayıp Yakınları ortaklaşa basın açıklaması yaptı.

İskenderun’da Ölüm Yolu olarak bilinen ve Tır Felaketlerinin yaşandığı yerde gerçekleşen toplantıda, bugüne kadar yaşanan kazalarda ölen veya yaralananların yakınları bir araya gelerek, bu gibi felaketlerin bir daha yaşanmamamsı için taleplerini dile getirdiler.

Son olarak 2 Nisan 2020 tarihinde bir kazanın yaşandığı ölüm yolunda buluşan vatandaşlar, son kazanın üstünden bir yıl geçmesine rağmen kalıcı bir önlem alınamadığına vurgu yaptılar.

Söylenenler Çocuklara Masallar Kıvamında…

Kayıp yakınları adına konuşan Avukat Murat Düzen; “1994’ten bu yana İskenderun’da yaşanan birbirinin büyük ölçüde benzeri, 8 adet ihmal cinayetinin bilançosu şudur: Hayattan zamansız koparılmış 47 can, kimisi engelli yaşama mahkum 114 yaralı ve her birinin ardında yakınlarının ömür boyu taşıyacağı travmalar, sönen hayatlar.

Ama tüm yaşananlar, sorumluların rahatını bozmaya, varsa vicdaınını uyandırmaya yetmedi. Maalesef onlar, koltuklarını görev yeri olarak değil salla başı, al maaşı mekanı olarak görmeye devam ettiler, ediyorlar. Onlardan sorumluluk duygusu bekleyerek hayal kurmuşuz bugüne kadar.

Rehavet uykusundan uyanmak için daha fazla bedel bekliyorlar. Bu bedeli canı ile, kanı ile ödeme sırası yarın hangimize gelir, belli değil. Gerekli önlemler alınmadıkça İskenderun’da yaşayan veya yolgeçen hiç kimsenin hayatı güvence altında değil.

Bir sene, yani 365 günde yaptıkları tek şey; trafik yön tabelalarını daha görünür kılmak ve daha öncekileri unutturdukları gibi bu olayı da unutturmaya çalışmak.  Çıkarlarına hitap eden düzenlemeleri jet hızı ile çıkarıp yasalaştıranlar, can güvenliğimiz için önlemler konusunda sağırlar ve dilsizler.

Bazı ağır vasıtalar aynı güzergâhı ‘izinli (!) olarak’ hala kullanıyor.

Üzerinde ısrarla durduğumuz bir diğer konu ise, olmazsa olmaz önlemlerin başında gelen ve “projesi hazır, sadece imza bekliyor” “eli kulağında, aylar içinde yapılacak” denilen kaçış rampasının, hala eli kulağında, sanırım uzun hava söylüyor. Çünkü son aldığım bilgilere göre, henüz bir proje bile yok ortada. Maalesef, söylenen her şey çocuklara masallar kıvamında. Laf çok iş yok” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Yapılması Gerekenler Çok Net

Yapılması gerekenler hakkında da açıklamalarda bulunan Av. Düzen; “Yapılması gerekenler aslında çok net! 1) Başka bir çözüm oluşturuluncaya kadar, ağır vasıtaların tamamının, ama tamamının, şehre girişinin çevre yolunun liman çıkışından yapılmasının sağlanması,

2) Bazı şirketlere, belediyelere veya kamu kuruluşlarına ait “ağır vasıta” sınıfındaki tüm araçların muafiyetlerinin kaldırılması, verilmiş izinlerin iptali. Zira ağır tonajlı olması nedeniyle aynı riski taşıyan bu araçların bir kurum veya imtiyazlı şirketin aracı olması, onun, riskini ortadan kaldırmayacağı gibi alınan önlemi de anlamsızlaştıracak, itibarsızlaştıracaktır. Bu nedenle tanınan her muafiyet, verilen her izin, bir cinayet işleme ruhsatı olacaktır.

3)Giriş yasağını ihlal eden araçlara verilen para cezaları ise oldukça komik seviyelerde olup, caydırıcılığı yoktur. Maske takmamanın cezasının 930 TL olduğu bu memlekette, bu kadar insanın hayatına kasteden trafik yasağı ihlalinin cezası,  yalnız 132 TL’dir. Bu komediye acilen son verilmeli ve cezaların caydırıcı seviyelerde olması sağlanmalıdır.

4)Kaçış rampaları, en acil şekilde hayata geçirilmeli, proje masalları ile insanları uyutmak yerine, hizmete gireceği tarihin sözü verilmelidir.

Allah aşkına, bunların hangisinin maliyeti, zahmeti, bir insanın ölmesi veya sakatlanmasından daha önemli olabilir? Yukarıda sıraladığımız önlemler alınıncaya kadar konunun takipçisi olacağız, unutturulmasına müsaade etmeyeceğiz” diye konuştu.

Milletvekillerine Açık Davet

Çabalarının tüm İskenderun sakinlerinin bu travmayı bir daha yaşamaması için olduğuna da vurgu yapan Düzen, bölge milletvekillerini de göreve çağırarak; “Oylarımızla bizi temsil yetkisi verdiğimiz sayın vekillerimiz, bizi böyle mi temsil edeceksiniz? Bu kadar kolay ama hayati bir problemin çözümünde bile siyasi kısırlık yaşayacaksak, hangi problemimizin çözümünde üretken olabileceğiz?

O mevziyi, memleketin genel problemleri yanında, size vekâlet veren insanların sıkıntılarına çözüm üretmek, seslerinin Ankara’da yankı bulmasını sağlamak, problemlerinin çözümü için projeler üretmek ve bunların hayata geçirilmesini takip etmek için kullanamazsanız, son kullanma tarihiniz çabuk geçer. Özellikle iktidar partisi mensubu milletvekillerimiz! Çözümsüzlüğün ve olayın unutturulması çabalarının günahı daha çok sizin vebaliniz olacaktır.

Tüm vekillerimize sesleniyoruz. Lütfen, partiler üstü olan bu konuda tüm milletvekillerimiz yekvücut halinde davranıp önlemlerin acilen hayata geçirilmesi konusunda sorumluluk yüklensinler, yüklensinler ki 47 canın üzerine daha fazla can saymak zorunda kalmayalım.

Umarım, bu son serzenişimiz olur. Umarım, bir can daha gitmeden, bir beden daha sakat kalmadan, İskenderun bir travma daha yaşamadan, vekillerimizin gayretleri ile sorumluluk makamında olanlar, görev tanımlarının farkına varırlar.

Biz yakınlarımızı kaybettik, umarım benzer bedelleri ödeme sırası size, ya da yakınlarınıza gelmeden, uyuyanları uyandırabiliriz. Her zaman görev başında olacağız. Unutmayacağız, unutturmayacağız” şeklinde konuştu.

Konuşma esnasında, ağır vasıta araçların şehre girmemesi şeklinde alınan kurallara rağmen, Tır ve Kamyon benzeri araçların geçmeye devam ettiği de görüldü. (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here