‘…Arkadaş alçakları yurduma uğratma sakın / Siper et göğsünü dursun bu hayâsızca akın!’ mısrasının muhatabı bu şehirdir. Antep Harbi dünya literatürüne geçmiş benzeri tarihte görülmemiş bir savunma ve vuruşma örneğidir. Şairin dediği gibi ırz, namus hayâ ve tüm ülkenin geleceği için göğsün siper edildiği bir muharebedir.
Dünyanın en güçlü donanması İngiliz muhriplerinin İskenderun Körfezine demir atıp, Amanos eteklerinde çete harbine yönelmiş, tüm köyleri günlerce dövmüş, verdikleri destekle, Fransızların Hatay’ı işgali ile Maraş ve Antep’e dayanmalarına neden olmuşlardır. Gözü payitahta olan İngiliz, bu bölgeyi Kapadokya, özellikle Kilikya’da yoğun olan Ermeni zalimleri ile yoğun işbirliği içinde olan Fransız’a bırakması, büyük oyunun bir parçası olarak, “Tehcir” dolayısıyla Halep eyaletindeki Ermenilerle birleşmeyi ve dayanışmayı sağlamaktır.
Maraş’ta yaşananları ve Antep’te olacakları düşünen Antepli “Vurun Türk uşağı, vurun Antepliler, namus günüdür demenin zamanıdır” demişler ve o geniş imkânlara sahip Fransızlara karşı aç susuz bir yıla yakın göğüs göğse çarpışmışlardır. O Yürekli Yiğitler, ya heder olmasın, daha sonra gerektiğinde kullanırız ya da az sayıda olduğu için “silah omzuma yük, ben zumzukla dövüşeceğim” demiştir.
Tüm binaları kurşun yaraları ile dolu olan Antepli hanımlar için, yaşanan olaylar, verilen şehitlerle, bir yıla yaklaşmış savaşta savunma devam etmektedir. Yaşanan vahşet ve katliamlar; “Antep’in harbine on bir ay oldu / Analar, bacılar saçını yoldu” dizeleri ile hala dillerdedir. Anam rahmetli ben küçük yaşta iken, nasıl içerlemiş ve anlamış ki, çalışırken, eli ile çamaşır yıkarken bu türküyü söyler ağlardı. Köyümüz tabiri ile acişirdi, yüreği yanardı.
Birinci Dünya Savaşında, Sevr’i imzalayan, Lozan’a karşı olan ve imza atmayan tek ülke stratejik ortağımız denilen ABD, o günkü sevdasını bugün hala sürdürmektedir. BOP adlı Projesi ile Hatay ve Gaziantep’in İskenderun Körfezi de dâhil bölünmüş Türkiye Haritası, NATO Karargâhı Brüksel’de ve tüm Ortadoğu’da dolaşmaktadır.
Antepli geçmişte verdiği savaşı, bugün de bilinçli olarak verme gücü ve azmine sahiptir. “Gazi” ilimizin bir milyona yakın nüfuslu Şehitkâmil ve Şahinbey ilçelerinin isminin ne demek olduğunu, nasıl Gazilik Unvanını aldığını, Atatürk’ün neden Antep nüfusuna kayıtlı olduğunu iyi bilir. Kurtuluşumuzun, yaşayanları tefekkür ve milli ruhun uyumamasına vesile olması, gazilerimize sağlık, esenlikle, şehitlerimize de rahmet dilek ve dualarımızla, hoşça kalın, Allah (cc)’a emanet olun ve ay-yıldızlı bayrak asın.
e-mail: nurettincan1453@hotmail.com
