Zencileri de Allah (c.c.) yaratmıştır, dini, mezhebi ne olursa olsun, onun kuludur ve insandır. Zenciler, ataları İngilizlerden başlamak üzere, ABD’liler tarafından ana yurtları Afrika’dan köle olarak bin bir eziyet ve işkence ile gemilerle taşınmışlar. Ülkelerinde aynı zamanda para birimi gibi alışveriş aracı, meta olarak 20’ci yüzyıla kadar kullanılmışlardır. Son asırda ise ikinci sınıf vatandaş, daha doğrusu ‘ikinci sınıf insan’ muamelesine tabi tutulmuşlar, halen de ağırlıklı olarak devam etmektedir.
Hâlbuki Yüce Peygamber, Ahir Zaman Nebisi 15 asır önce, “Eşitliği ve İnsanlığı” şöyle uyarmış ve irşad da bulunmuştur. ‘Ben Yaratan’ın elçisi olarak Arap’ım ama Arap benden değildir. İnsanlar eşittir, ne Arap’ın Acem’e, ne Acem’in Araba üstünlüğü yoktur. Üstünlük Takvadadır’ diyerek olması gerekeni ifade etmişlerdir.
İşte ölçü budur. Âdem’den çoğalan insanlar, devletler ve devlet içindeki kurumlar ve kurumları yöneten yöneticiler ve hizmet verenler için de mihenk taşı budur.
Aziz dostlar, değerli hemşerilerim, İskenderunlu güzel insanlar! Buda nedir diyebilirsiniz? 25 Şubat 2016 tarihli İskenderun Gazetesindeki köşemde yazmıştım. 6292 sayılı Ormanla ilgili Kanununun, Orman vasfını kaybetmiş Hazine Arazilerinin satışı konusu idi. Sayın Valimiz, Büyükşehir Belediye Başkanımız, İskenderun Kaymakamımız, İskenderun Belediye Başkanımız ve Hatay’ın tüm Milletvekillerine, özellikle de Sayın Orhan Karasayar’a iletilmiş ve arz edilmişti.
Konuyla; Valiliğimiz talimatları ile Sayın Defterdarımız ilgilenmiş ve bir dilekçe yazın demişlerdi. Hatay’ın her yerinde çalışma yapılmakta değer olarak da arazi ve talanın durumuna göre 4 TL’ye kadar Milli Emlak Müdürlüğümüz değerlendirmeler yapmaktalar demişlerdir. Çok güzel! Çünkü yasanın özü: ORMAN KÖYLÜLERİNİN KALKINMALARININ DESTEKLENMESİ VE HAZİNE ADINA ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN YERLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE HAZİNEYE AİT TARIM ARAZİLERİNİN SATIŞI KONUSUDUR.
Orman Köylüleri ve Hazine arazilerinin satışı ile ilgili 2B Yasası İskenderun’a ait Köylerin (Mahallelerin) tamamında amaca uygun olarak uygulama yapılmış, sadece ve sadece şehre ve ulaşıma en uzak 15-30 Km. mesafedeki ‘Akarca’ ve Yaylalarına, diğer yerlere göre 10-15 katı fiyat uygulanmıştır. Bu yerler de kurumdan kişilerle gidilerek, gezdirilmiştir. Buna rağmen tashih yoluna gidilmemiş aksine, belgelerle belirtilmesine karşın; ilgili görevlendirilen Uzman Hüseyin Yayla Bey tarafından, cebir kullanılarak ‘dilekçeyi çekin ya da hak sahipliği hakkınızı kaybedersiniz. İki seçeneğin birini tercih edin’ diyerek, yararımıza çıkartılan yasayı, yanımızda olması gerekirken, köyü mağdur eden İskenderun Milli Emlak Kurumu yöneticilerini koruma altına almıştır.
Bu konuyu on milletvekilinden sadece ikisi, Sayın Ahrazoğlu ile Sayın Mevlüt Dudu Bey mecliste gündeme taşımıştır. Sayın Karasayar Bey de ‘Sizin yerler deniz manzaralı’ demiştir. Oysa Amanoslar’ın deniz görmeyen yeri yoktur. Sanki bir ters çalışma var kanaati oluşturan yerlerin fiyatlarını bir kez daha döküyorum. Belgeler kuruma takdim edilmiştir. Buna rağmen Yüce makamda istediği halde bize bilgi verilmemiştir.
Karayılan 2, Azganlık 5, Bekbele 2 ila 4, Akçay, Güzelköy 5, Akarca Köy içi 15 ila 30, yaylaları ise 10 ila 15 TL. arasındadır. Çok bariz farklılık köyün açık ve belirgin bir önceliği midir? Turizm ya da kıymetli yeraltı zenginliği vs. gibi!
Amaç; milli bir kurumun hataya düşmemesi ve rantı yüksek olan emlak işinde hassas olması temennisidir. Bilgi verilirse burada aynı ölçü ve şartlarda doğru habercilik ilkesi ile kamuoyu bilgilendirilir. Ve birlik, beraberliğe en çok ihtiyaç duyulan dönemdeyiz diyerek hoşça kalın Allah (cc)’a emanet olun ve Ay-Yıldızlı Bayrak asın.
İletişim: nurettincan1071@hotmail.com
