Değerli okurlarım, insanlar çoğu zaman “asaletleriyle” övünür ama asil insanları bulmak da o kadar zordur ki… Kalıcı eser bırakanlar, toprakta bir tutam olarak kalsalar, hep iyi şekilde yâd edileceklerdir.
Futbol tam bizim yapımıza göre ama sadece futbolu sevmek, onunla yetinmek yetmez. Her şeyden önce, doğru dürüst bir spor kültürüne ihtiyacımız var.
Futbol tam size göre ama yetmez! Spor denilince eğitim, sağlık, sporda ekonomi, siyaset, tanıtım, iletişim, turizm ve rekabet de akıllara gelmelidir. Belli konularda spora yaklaşan uluslar başarılı olamazlar.
Spor yapan kişi, özellikle sağlıklı bir insandır. Spora eğilimli çocuklara ve gençlere, sporun insanlara kazandıracağı fizik ve moral gücünün önemi anlatılırken onları ikna etmek gerekmektedir.
Bütün toplumlarda spor sevgisi ve bilinci arzu edilen seviyeye gelmedikçe, sağlık standartlarında da bir yükselme eklenemez. Her eğitim kurumunun kendi çapında bir kültür haline gelmesi kaçınılmaz bir hadisedir. Spor akademisini bitirerek elindeki diplomayla boş gezen ve ne iş olursa yaparım diyen o kadar çok insanımız var ki!
Futbol tam bize diyorum ya futbolu seven gençlerimiz kahvehane köşelerinde değiller, içkili yerlere itibar etmiyorlar. Özellikle bu nedenlerle, makalemin başlığı hoşuma gitti. Hani halk arasında “tam sana göre, sana yakıştı” ifadeleri kullanılır ya futbol tam bize göre dediğinizde adeta laf gediğine girmiştir.
Futbolu bize miras olarak bırakanlar kim bilir ne eziyetler çekmiştir, bunu tahmin bile edemeyiz. Statlara maç izlemek için gelenlere “çekirdek çitleyip etrafı beraber etmeyin, küfür etmek kesinlikle yasak, yüksek sesle de konuşmayın, kola içebilirsiniz ama yemek getirmeyin, hakeme iltifat etmeyin, kolluk görevlilerine garip-garip bakmayın, takımınız gol attığında sevinme süresi 1 dakika ve merdivenlere sakın ola ki oturmayın” denir.
Futbol hem sert hem de tahrip gücü yüksek ve tribün olaylarına gebe bir spordur. Bir zamanlar futbol maçlarına deşarj olmak için gidilirdi.
Günümüzde Türk futbolunun korkak, aciz ve de atama ile gelmiş yağdanlık bir kadro yönetmektedir. Bunlar istiyor ki öğretmenin ve öğrencilerin olmadığı bir Maarif gibi taraftarların ve sporseverlerin olmadığı bir futbol olsun. Otururken, dinlenirken, yatarken, konuşurken, yemek yerken, uyurken bir bakıyorsunuz takımınız galip! Bundan daha güzel spor olur mu?
Bazen öylesine büyük yanlışlar yapıyoruz ki telafisi mümkün değil. Stada yabancı madde atılması ve sporseverleri rahatlatan küfür… Bunlar doğrudur demiyoruz ama üç beş kişi yüzünden binlerce kişinin cezalandırılması daha doğru değil.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
