“Politikacıya soru sorma ki, sana yalan söylemelisin’’ (Hammet-1953)
“Politikanın dünyanın ikinci en eski mesleği olduğu söylenir. Ben birinciyle birbirlerine oldukça benzediklerine inanıyorum…” (Ronald Reagen, ABD eski Başkanı-1977)
“Politikacı bir cambazdır… Dengesini söylediklerinin tersini yaparak bulur.” (Maurice Barres)
“Politika halkın kendi sorunlarıyla ilgilenmesini önleme sanatıdır.” (Paul Valery)
“Politikacılar ve kocalar yanıldıklarını hiçbir zaman kabul etmezler.” (Honore de Balzac)
“Politikacı tutarsız mahlûktur. Dün yaptığını yarın aynen tekrarlar.” (Patrick Henry-1775)
“Bir politikacının üç şapkası olmalı… Biri ringe atmak için… İkincisi altında konuşmak için… Üçüncüsü de seçildiği takdirde içinden tavşan çıkarmak için…” (Carl Sandberg)
“Demokrasiyi çok seviyorum, çünkü insanların içlerini dökmelerine, nefretlerini kusmalarına izin veriyor.” (C. Evans Hughes-1939)
“Sihirbaz becerilerini en iyi saklayandır. Ya politikacı? O da beceriksizliklerine en iyi kılıf uydurandır.”
“Bir politikacıya şehrin anahtarını emanet etmektense, kilidi değiştirmek daha iyidir.” (D.Larson)
“Gücüne güvenerek yönettiği zayıfları hor görenin, gücü başına bela olur” (Hint Atasözü)
“Çok şey vaat edenden, hiçbir şey beklemeyin” (İtalyan Atasözü)
Genellikle insanlar sohbetlerinde uğraş verdikleri mesleklerinden hep şikâyet ederler. Ama bazı politikacılar, ‘Ah şu politika pisliğinden kurtulsam’ şeklinde inandırıcılıktan yoksun açıklamalarıyla, sözde ‘temiz ve dürüst adam’ olmakla övünürler.
Devamlı olarak boş konuşan, atıp tutan, bir takım bahanelerin arkasına sığınarak hizmet edemeyen beceriksiz politikacılara verilecek yanıt: ‘Ya sükûttan daha güzel bir şeyler söyle, ya da sus!’
Politikacıysanız bol keseden vaat edin, değilseniz vaatlerinde yan çizen politikacılara kızanları yatıştırın, teselli edin.
Politikacı neden yalan ve bahanelerin arkasına sığınır? Açıklayalım. Çünkü ‘doğruları söyleyeni dokuz köyden kovarlar.’ Doğruları söylemesi halinde kovulma riskiyle karşı karşıya kalacağından tekrar seçilme şansını tehlikeye sokar.
Politikacının beslendiği tek şey OY’dur. Onun düşüncesine göre, bitkisel hayat ile OY’suz hayat arasında hiçbir fark yoktur.
Alkol, aşk, mutluluk ve zafer sarhoşluğu insanı kendinden geçirir. Politikacıya sorarsanız, onu ancak OY sarhoşluğu kendinden geçirir.
Politikacı için en değerli şey OY’dur. OY’lar ‘yangında ilk kurtarılacakların’ arasında önceliklidir, ilk sırada yerini alır.
