Tarihe not düşecek çok önemli günler yaşadığımız bir süreçten geçiyoruz. Rabbim sonunu hayreylesin ve art niyetlileri ıslah etsin. Islah olmazsa da aradığı belasını versin. Ülkemizin geleceği tartışılıyor ve ağzı olan herkes bilse de bilmese de bir şeyler söylüyor. Tabir caizse ortalık elli altıya gidiyor.
Biraz tarih okuyanlar, İngilizlerin Payitaht İstanbul’u işgal ettiğindeki Damat Ferit Hükümetinin Heyet-i Nasiha’sına benzetiyor. İktidar ise Anaların ağlamama, akan kanın durması süreci, “Teröre çare buluyoruz” diyor.
Gerçek olan bir şey var ki, bu akil denilen şahıslar hiçbir şey bilmiyor. Sadece söyledikleri ‘Akan kanın durmasını istemiyor musun?’ ‘Anaların ağlamasını mı istiyorsun?’ gibi, olanlar karşısında inandırıcı olmayan, sanki aksini iddia eden ve istemeyen varmış gibi tepki alan sözler. Kocaman profesör kılıklı adam, eğer sürece destek vermez iseniz, başımıza havadan insan parçaları yağacak. AVM’lerde patlamalar, toplu katliamlar olacak diyor.
Kimisi kem küm ederek, demokrasi, özgürleşme diyor. Kimisi anayasa değişsin diyerek, azınlık haklarından bahsediyor. Kimisi ‘biz bir şey bilmiyoruz sizin görüşlerinizi almaya geldik’ diyor. Belli ki, bunların hiçbirine bir şey söylenmemiş ve şunları anlatın denmemiş.
Sayın Başbakanımızın, ”Siz bana güvenin” deyip süreçle ilgili ne millete ne de muhalefet partilerine tatmin edici bilgi verilmediği gibi, bilgi, sadece görüşmelere taraf olan devlet yetkilileri, İmralı’daki cani, Kandil’deki Efendi ve Avrupa kanadı arasında.
Millet bir şey bilmiyor, hükümet süreci açıklamıyor ama BDP, Kandil efendisi, insanlarımızı hayret içerisinde bırakan ve galeyana getiren ağır sözler sarf ediyorlar. Kendilerinin yaptıkları bölücülüğe son günlerde diğer azınlık Ermeni ve Rumları da seslendirmeğe başladılar. Milletin tepkisi ve protestoları bundandır. Yoksa bu necip vatan evlatlarının %100’ü kan akmasını istemiyor, anaların ağlamasına yürekleri dağlanıyor. Aksini hiç iddia eden yok!
Bu önemli konuda Şehit Ailelerinden, Gazilerden, milletin arasından seçilmiş kimseler yok. Büyük bölümü, bölücü Kürtçülük yapan ya da yandaş olanlar, bir kısmı ‘Hepimiz Ermeni’yiz!’ Jurnalcileri, bir kısmı bu işin hiçbir yerinde olmayan sanatçı, bir kısmı da belli ki, korkudan birlikte olan, temsil ettiği kurumların onayını dahi almamış, menfaat ve yerini kaybetmekten korkan kişiler. Bunların çoğu, şehit ve gazi aileleri ile görüşmeleri olmayan kişilerdir.
Konu çok önemli ve geleceğimizle ilgili olduğundan, her şeyin açıkça herkese ve millete net olarak anlatılması lazım. Milletin anladığı, bir tarafta bölücü eşkıya başı ve Terör Örgütü ile iç ve dış uzantıları diğer tarafta ülkeye sahiplenenler, bölücülüğe ve teröre karşı olanlar olarak görülmektedir.
Tüm Protestoların ve başkaldırının sebebi, bilgisi olmayan Akillerin ortalıkta olmaları, işin kötüye gittiğine inanmalarıdır diyerek, hoşça kalın, Allah (cc)’a emanet olun ve ay-yıldızlı bayrak asın.
e-mail: nurettincan1453@hotmail.com
