İskenderun Kadın Platformu, ‘Çocuk İstismarına Hayır’ sloganıyla imza kampanyası başlattı. Dün, eski bit pazarı önünde stant açan Kadın Platformu, kampanyaya destek için imza topladı ve basın açıklaması yaptı.
Platform adına açıklamayı yapan Makbule Kılınç, son dönemde büyük artış gösteren çocuk istismarı olaylarına karşı acil eylem planı hazırladıklarını ve imza toplayarak halkın desteğinin de almak istediklerini ifade etti.
Çocuklara yönelik cinsel istismarın; siyasi, ideolojik, dini ve etnik kimliklere bakmaksızın toplumun her kesimini etkilediğine vurgu yapan Kılınç; “Bir toplumun geleceği olan çocukların böyle bir şiddete maruz kalmamaları için toplumdaki tüm paydaşların kimliklerini ve dünya görüşlerini bir kenara bırakıp seferber olmaları ve ortak bir eylem planı etrafında harekete geçmeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.
TBMM’de konuyla ilgili kurulacak araştırma komisyonunun yanı sıra bu konuda güçlü bir sivil inisiyatifin de gerekliliğinden söz eden Kılınç; “Kampanyamızdaki imzaları Milli Eğitim, Adalet, İçişleri ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlarına (detaylarını aşağıda belirttiğimiz) 9 maddelik acil eylem planımız ile birlikte sunacağız:
Tahminlere göre sayısı 10.000’i aşan, çoğu kaçak yurtlar ve çeşitli konularda eğitim verdiğini iddia eden kurumların saptanması ve denetim altına alınması. Bu bağlamda, 6284 sayılı şiddet kanunu ile denetleme ve koordinasyon görevlerinden sorumlu olan; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yasanın kendisine verdiği yetkiyi kullanması.
Acilen, Aile ve Sosyal Politikalar, Milli Eğitim, Adalet ve İçişleri Bakanlıkları arasında hazırlanacak bir protokol çerçevesinde İl, İlçe, Valilik, Milli Eğitim Müdürlükleri ve İl, İlçe Emniyet müdürlüklerine il ve ilçelerindeki bu tip yurt ve binaların saptanması talimatlarının verilmesi.
Ülkemizde yürürlükte olan “Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi” çerçevesinde, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesinde, kadınlara ve çocuklara karşı her türlü şiddet, ve cinsel şiddetle mücadele için, ülke çapında ALO ŞİDDET hattı, danışma merkezleri ve sığınaklar ve cinsel şiddet kriz merkezlerinden oluşan, üçlü ve yaygın bir mekanizmanın derhal oluşturulması, bu çalışmaların izlenmesi sürecine, bu konuda çalışan Kadın STK’larının dahil edilmesi.
Sözü geçen bakanlıkların çocuk tacizlerini önlemek amacıyla ortak bir fon oluşturarak bütçelerinden yeterli miktarın sorunu çözmek için tahsis edilmesi.
Vakıflar Genel Müdürlüğünün ilgili bakanlıklar tarafından göreve çağrılması ve oluşturulacak koordinasyon kuruluna davet edilmesi.
Son on yılda basına yansıyan taciz haberlerindeki; Karaman’daki son olaylar, Urla çocuk hapishanesi, Bingöl’deki 7 esnafın 13 yaş erkek çocuğa 3 yıldır süregelen tecavüzleri, Mardin’deki devlet görevlilerinin de dahil olduğu kız çocuğuna tecavüz, yetiştirme yurtları ve milli eğitimin YİBO pansiyonlarında intiharla sonuçlanan tecavüzlerde, kişisel ve tüzel kişilik taşıyan kurum ve vakıflardaki suçluların saptanması ve acilen adalet önüne çıkarılması
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının; başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere Adalet ve İçişleri bakanlıklarındaki aksaklıkları platformumuzun da görüşlerini alarak saptaması ve kararlı bir duruşla değişmesi gerekenleri Bakanlar Kurulu’nda dile getirmesi
8 maddelik acil eylem planında yapılan önerilerden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı başta olmak üzere ilgili bakanlıklar tarafından Çocuklara Cinsel istismarı önlemek için gerçekleştirdikleri eylemlerin, şeffaflık sağlamak adına resmi web sitelerinde haftalık olarak kamuoyu ile paylaşılması
Son dönemlerde açığa çıkan çocuk gebeliklerin tüm il genelinde bakanlık tarafından tesbit edilmesi ve gereken önlemlerin alınması.” (Haber: Helga TERBİYELİ)