Değerli okurlarım, bir önceki yılı birer-birer tüketip, Aralık 31 ve saat 24.00’ten sonraki yaşanacak yıla YENİ YIL deniliyor. Bunu iyice öğrendik. Bu yeni yılı nasıl yaşayacağız dersiniz? İyimser olmamız gerekecek ama bu mümkün olur mu acaba?
Ülkemin her ocağında feryat figan hâkim. Oğlu, kocası, babası toprağa düşmeyen aile neredeyse yok. Elem verici, acılar içinde günler geçiyor. Bu millet acılarla da, sevinçlerle de, yani bir ortak payda da birleşemiyorsa, yeni yıl ne getirecek ki.
Ülkemizde şehit haberleri almadığımız gün kalmadı gibi! Şehit olan evlatlarımız kendi vatanlarında dünyasını değiştiriyor. O vatan hainlerini kimler tüylendirdi? Değişim uğruna kimler dağdan inmelerini sağladı? Bilen yok.
Kadınlarımızın giysilerine ve belli mekânlarda spor yapmalarına yobazlar izin vermiyor. Neymiş, tahrik oluyorlarmış. Nedense bu yobazlar tahrik oluyor. Diğerlerine bir şey olmuyor.
Atatürk’e hakaret edip AYYAŞ diyenler, çok ilginçtir ki, şimdide politika uğruna O’na sahip çıkmaya çalışıyorlar… Yeni yılı kutlayamazsınız. Çünkü gâvur icadıdır. Alenen böyle söylüyorlar. Yeni yıla girerken biraz olsun eğlenmenin ne sakıncası olabilir ki? Onlara göre günah. Kaldı ki onlar dünyanın şeyini yiyorlar ama yinede çeneleri durmuyor.
Geçtiğimiz yıllar utanç yıllarıydı adeta. TBMM’de muhalefet kürsüde evraklar, tediye fişleri sallıyor. Bir adanın ismi de sık tekrarlanıyor. Nasıl bir adaymış merak etmeye başladım. Bir Bakan mikrofonu eline alır bir Parti Genel Başkanına, “Sen Bittin” derse, adalet, hukuk, demokrasi yok mu diye sormazlar mı adama. Bu ifadeyi kullanmak o kadar kolay mı? Bu zat, bir zamanlar en baştakine hakaretler yağdırıyordu. Belki telafi etmeye çalışıyordur diye düşünüyorum.
Bunları şimdilik bir tarafa bırakalım da, yeni yıldan neler bekliyoruz, yeni yıl nasıl olsun istiyoruz ona bakalım. Siyasi nezaketi unutmayalım, dil kondisyonunu aşağı çekelim, ormanlarımıza dokunmayalım, olduğu gibi kalsın. Çiftçilerimizi kalkındıralım, eksinler ve biçsinler. Mülki Amirler nohut, kömür dağıtımına nezaret etmesin. Maden ocakları çökmesin, çocuklar babasız kalmasın. Malzemeden çalınan binalar, siteler olmasın.
Bir zamanlar yeni yıl için çok şeyler yazıyordum. Şimdi bir şeyler aklıma gelmiyor. Ha şu anda aklıma bir şey geldi. Herkes az yesin ama haram yemesin!
Yüce Allah, “Bana yapacağınız ibadetlerde temiz kalp isterim” buyuruyor. Bir gecede değişen, abdestsiz namaz kılanlardan hayır gelir mi? Allah onları ıslah etsin. Allah’ın da sabrı çok geniş! Nasıl olur bilmiyorum.
Yeni yılda eğleneceğiz diye kendinizi dağıtmayın. Bu arada camilere ve kiliselere gitmenizde, yani şöyle bir uğramanızda bir sakınca yok. Çalışma arkadaşlarımın ve sizlerin yeni yılını en iyi dileklerimle kutlar, günlerinin eski yeni yıllar gibi olmasını dilerim.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
Gönül Köşemden
Noel Baba Çok Tontonsun
Değerli okurlarım, yandaki sanat yazımda çok şeylerden söz ettim ama Nole Baba’dan hiç söz etmedim. Bu tonton ihtiyardan bahsetmeyince NOEL’le ilgili hiçbir şey anlatmamış oluruz. Göbekli, çizmeli, mavi kukelatalı, pembe yanaklı ve sırtında torbasıyla Noel Baba’yı tasvir etmiş oluyoruz ama neden öyle? Neden öyle olmuş?
Efendim, burada bir özveri söz konusudur. Burada söylenen tatlı bir yalanın arkasında durmak vardır. Hem de asırlardan beri, usanmadan bıkmadan ve de gözünü kırpmadan. Adam gibi adam olmaya halel getirmeden! Burada öylesine bir özveri vardır ki, bir iki satırla anlatabilmek mümkün değildir ya, biz hoşgörünüze sığınarak anlatmaya özen gösteriyoruz.
Hristiyan Âlemi’nin dünya insanlarına hediye ettiği bu erdem dolu günleri bildiğim kadarıyla biraz daha açmak istiyorum. Belli günler, yeni yıl yaklaşırken çocuklar hediye istemeye başlarlar ve Noel Baba’da onların bir dediğini ikilememiştir. Ya kapıdan ya da bacadan onları hediyelerle mutlu etmiştir.
Çocukluğumda, merhum babamdan bir şeyler talep ettiğimde, aldığım yanıt çok ilginçti, hiç aklımdan çıkmıyor. “Bayramda Alacağım Oğlum…” Bayrama daha çok var ama bu ifadeyle hem bana umut veriyor, hem de kendisi düşüncede rahatlıyor. O nedenle de bayramlar çocuklar için çok özel günlerdir. Yeni giysiler alındığında sabaha kadar uyumaz ve onları koynumuza alırdık.
Bu anlattıklarım hem bir anı ve aynı zamanda kıssadan hisseydi. Bütün babalar aynı duyguları taşıyor demek ki…
“hediyenizi Noel Baba getirecek.” Bu ifade ile Noel Baba çocuğun kafasında büyüdükçe büyüyor. Babası da rahatlamış oluyor. Daha sonra kapıdan bacadan bırakılmış gibi gözüken hediyeler Noel Baba’ya aitmiş gibi oluyor. Ancak, söylenen bu tatlı yalan bir defaya has değil ki…
Asırlardan beri süregeliyor. Çocuklar büyüdüğünde o tatlı yalanın arkasında duruyorlar. Onlarda çocuklarına aynı numarayı çekiyorlar. Zararı olmamakla birlikte yararı anlatılamayacak fazla bu tatlı yalanın.
Şunlara dikkat ederseniz iyi olur. Çocuğunuz Noel Baba’ya inanmıyorsa üzülmeyin, çocuğunuz büyümüştür. Yeni yılı dışarıda geçirecekseniz bunu çocuğunuza söyleyin, sosyal bir ailesi olduğunu öğrensin. Çocuğunuz hediye istemiyorsa, dikkatli olun, ya acı çekiyordur ya da kendini cezalandırıyordur.
Bugün dilediğiniz kadar çocuğunuzun hayal dünyasını eşeleyin. Hediye siparişleri alın. Noel Baba’nın bacadan inişini, geyiklerini anlatın. İnanmıyorsa üzülmeyin. O artık yetişkinler sınıfına girmiştir.
Yeni yılın önemli bir yanı, tükettiğimizden bir yıldan alacağımız kalmadığından, yeni yılda alacaklarımızı öğrenmek sanırım hoşumuza gider. Havasını teneffüs etmeye hazırlandığımız 2018’de kendimize iyi bakalım. Sağlıklı olalım ki, yeni yıldan beklentilerimizi ve hata alacaklarımızı tahsil etmeye gücümüz olsun. Sevgiyi, sevgi dolu olmayı aklımızdan çıkarmayalım. Faydasını görürsünüz.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
Günün Nabzı
Sizler Gittikten Sonra
Sizler katledildikten sonra
Aramda bir boşluk oluştu
İnsanlarla…
Suçlu aradım
Cezalandırma adına
Saldırdım bazı yobazlara
Suskun zavallılar
Dünyalar başıma yıkıldığında,
Gözyaşlarıma
Hürriyetlerini bağışlasam da,
Bir yerde,
Dik durmam gerektirdiği geldi aklıma,
Sizler gittikten sonra…
Bir süre
Fazla yaklaşmadım insanlara
Herkes,
Suçlu gibi geldi bana
Farklılaştı yaşamım da,
Daha sonra
Haklı ya da haksız,
Riyakârlığa
İtibar etmeden
Razı oldum yazgıma
Sizler gittikten sonra…
Öcal
Günün Sözü
Meyveli Ağaç Başını Eğer!
Öcal’dan İnciler
Boş Teneke Çok Tıngırdar