Vatan Partisi Hatay İl Sekreteri Sadık Karakaş, Taşeron Sisteminde Yapılacak Değişiklikleri Eleştirdi
Taşeron işçilere müjde niteliğinde düzenlenen ‘Taşeron Sistemindeki Değişiklikler’i eleştiren Vatan Partisi Hatay İl Sekreteri Sadık Karakaş; “KHK ile taşeron işçiliği düzenlemesi doğru değil” dedi.
Meclisin devre dışı kaldığını savunan Karakaş, Vatan Partisinin, ülkemizdeki tüm taşeron işçilerinin işyerlerinde kadroya geçirilmesini, işyerlerinde uygulanmakta olan toplu iş sözleşmesinden diğer işçiler gibi yararlanabilmesini ve taşeron işçiliği yaptıkları döneme ilişkin haklarının kendilerine ödenmesini talep ettiğini hatırlattı.
Taşeron işçilerinin çok büyük bölümünün, İş Kanununa aykırı bir biçimde çalıştırıldığını savunan Karakaş; “Taşeron işçilerinin çok büyük bölümü, işe başladıkları tarihten itibaren asıl işverenin işçisi konumundadır. Bu nedenle geriye dönük 5 yıllık süre içinde kadrolu işçilerin ücret ve diğer haklarını almalıdır. Son olarak Zonguldak’ta Çatalağzı Termik Santrali taşeron işçilerinden 42’sinin davası sonuçlanmış ve işçilerin her birine 170 bin liraya kadar çıkabilen tazminatlar ödenmiştir. Taşeron işçilerine, Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile getirilen kadro hakkı, önemli hak kayıplarına da yol açmaktadır. Taşeron işçilerine ilişkin hukuki düzenlemenin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki yasama sürecinin dışında ve olağanüstü halle ilgisi olmayan bir biçimde KHK ile yangından mal kaçırırcasına getirilmesi, düzenlemenin yetersizliğinin ve olumsuzluklarının tartışılmasından çekinildiğini göstermektedir” şeklinde konuştu.
Düzenlemenin getirdiği en önemli hak kaybının, kadroya geçme karşılığında taşeron işçilerinin geçmiş 5 yıla ilişkin haklarından vazgeçmeleri şartı olduğunu önemle vurgulayan Karakaş; “Hükümet, haklarını öğrenen taşeron işçilerinin yargı yoluyla büyük miktarlarda tazminat almalarından çekinmektedir. Düzenlemenin diğer bir olumsuzluğu, kamu kurum ve kuruluşlarında kadroya geçen işçilerin eski ücretlerini almaya devam etmesidir. Kamu kesiminde çalışanlara verilen 52 yevmiye tutarındaki ilave tediye (ikramiye) hakkı, kadroya geçişin tek önemli kazanımıdır. Hükümetin getirdiği düzenlemeyle kadroya geçen taşeron işçilerinin işyerinde uygulanmakta olan ve kadrolu işçilerin yararlandığı toplu iş sözleşmesinden yararlanması mümkün değildir” dedi.
Kadroya alınacak işçilerin 2020 yılına kadar toplu sözleşme ve önemli haklarından mahrum kalacağını ifade eden Karakaş; “Ayrıca, kadroya geçirilen işçilerin 2020 yılı sonuna kadar yeni bir toplu iş sözleşmesi yapma imkanı ortadan kaldırılmaktadır. Kadroya geçirilen taşeron işçileri, “Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitimine kadar” yeni bir toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacaktır. Yüksek Hakem Kurulu’nun 2017 yılı Aralık ayında karara bağlayacağı üç yıllık herhangi bir toplu iş sözleşmesi, kadroya geçen taşeron işçilerinin kaderi olacaktır. Ayrıca, 2020 yılının sonlarına kadarki üç yıllık süre içinde toplu sözleşme görüşmesi yapılamayacağından, grev hakkı da yok edilmektedir. Hükümet, kadroya geçirilen taşeron işçilerinin grev hakkını üç yıl boyunca ortadan kaldırmaktadır. Bazı kamu işletmelerinde ve bazı özel bütçeli kuruluşlarda çalışan taşeron işçileri kadroya geçirilmemektedir. Kamu kesiminde anahtar teslimi yapılan işlerdeki işçiler de kadro hakkından mahrum bırakılmaktadır” dedi.
Bu düzenlemeyle, emekli olan veya emekliliği hak etmiş işçinin kadrolu olmasının önünün tıkandığını da savunan Karakaş; “Emekli olduktan veya emekli olmaya hak kazandıktan sonra taşeron işçisi olarak çalışanların kadroya geçirilmesi de engellenmiştir. Özel sektördeki taşeron işçilerinin sorunları ise tümüyle göz ardı edilmekte, yok sayılmaktadır. Bu belirtilenler, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile getirilen düzenlemenin eksiklikleri ve zararlarının yalnızca bir bölümüdür. Vatan Partisi, önümüzdeki günlerde çeşitli il ve ilçelerde düzenleyeceği toplantılarla, KHK ile getirilen düzenlemeyi taşeron işçilerine ve halkımıza daha ayrıntılı bir biçimde anlatacaktır.
Çözüm, taşeron sisteminin kamu sektöründe de, özel sektörde de tümüyle kaldırılmasıdır. Taşeron işçileri, tüm işyerlerinde, işyerinin kadrolu işçisi haline getirilmeli, diğer kadrolu işçilerin yararlandığı haklardan yararlanmalıdır. Getirilen düzenleme, AKP iktidarlarının yarattığı taşeron canavarının verdiği zararları ortadan kaldırmamakta, iş güvencesinin bulunmadığı koşullarda kadroya geçirilme karşılığında önemli hak kayıplarına yol açmaktadır” şeklinde konuştu. (Haber: Helga TERBİYELİ)