Değerli okurlarım, futbol karizmatik olmaya karizmatiktir ama futbol liglerinde her şeyin daha da “kötüye gittiğini” görüyorum. Korkum ya da sözünü etmek istediğim sadece “futbolun kalitesi” değil. Kötü ve zararlı ilişkiler, Hesapsızca harcanan paralar. Dengesiz transferler, Yönetici hataları. Her geçen gün artan şiddet, hiddet ve gaflet!
Hangi takımın taraftarı olursanız olun, olup bitenlere “objektif” gözle bakabilirseniz, bu söylediklerimiz çok daha net görülür. Bunları görebilmek için, hem pozitif düşüneceğiz, hem de gerçekleri kabul edeceğiz.
Unutmayalım ki, takımlar arasındaki rekabet, sporun ve centilmenliğin dışına çıkalı çok oldu. Futbolun yollarına mayın döşeniyor, uzaktan kumandalı bombalar yerleştiriliyor. Sık-sık duyduğumuz bir klişe söz vardır ya; “Her şey taraftar için, her şey sporseverler için!” Bu sözler doğru değil, aslına bakarsanız inanmak da doğru değil.
Taraftarlar, Sporseverler… Bunları düşünen yok ki! Hani yakıcı güneşin altında, delinmiş gökten çivi gibi aşağı inen yağmurları göğüsleyen kuyruktaki o taraftarı kim düşünüyor ki? Neden düşünsünler ki? Onlar, sporun, özellikle futbolun gerçek sahipleri, bir çerez gibi, bir meze gibi arada tüketiliyorlar. Bunların da bazıları kendi egosunun peşinde, renk aşkıyla dolu olanlarda, müşteri gibi…
Hal böyle olunca, futbolu kim düşünüyor? Futbol nerede kalıyor? Bazı yöneticilerin gereksiz ve boyut kazanan açıklamaları tribünleri ters yönde etkiliyor. Öyle ki, yapılan o gereksiz beyanatlar parça tesirli bomba etkisi yapıyor. Bununla da kalmıyor, canının yandığını hisseden de daha fazla şiddete yöneliyor. Dengeler bozuluyor, bu defa fanatikler pimi çekilmiş bomba gibi dolaşıyorlar. Bu defa da ‘Futbol Nedir? Bu mudur?’ da diyemiyorsunuz. Çünkü futbolmuş, taraftarmış, centilmenlikmiş kimsenin umurunda değil. Futbolda söz sahibi kurumlar kendi dünyalarında, bambaşka uygulamaların peşinde.
Günaha girmeye hiç niyetim yok ancak yine de bazı şeyleri söylemeden geçersek, bu defa da başka türlü günaha girmiş olurum. 2016-2017 Futbol Sezonunda da bütün takımlar çok büyük paralar harcadılar. Bize ne diyemeyiz. Bu paraların (kredi mektubu, çek ve senetle de olsa) çıkış yerleri belli mi? O paralar boşuna ödenmedi (vadesi geldiğinde) ödenecek. Ya ödenmezse, nasıl bir ortam oluşur? Onu şimdiden söylemek çok zor!
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA