Değerli okurlarım, 14 Şubat Sevgililer Günü olarak biliniyor ya. Bana göre, daha doğrusu benim için, toprağa verdiğin ilk sevgiliye ağlamaktır muteber olan. Sevmek, esareti tatmak ve hatta yaşamaktır. İnsan durup dururken neden esareti kabul etsin, neden esir olsun ki? İyi bir soru değil mi? Ancak, bu sorunun yanıtını verene hiç rastladım, ben zaten bilmiyorum ki anlatayım sizlere. Laf olsun diye yazıyorum işte…
Sizlere, sarı saçlı, renkli gözlü bir muhteremden söz ettim mi? Rahmet çiseleyip, gök gürlediğinde, yüreğim kan revam içinde olduğunu söyledim mi? İnsanların bünyesinde saklı ne kadar gözyaşı varmış meğer. Bir ömür boyu tükenmiyor. Benimkiler ise ve de anlamında el sallama aşamasında…
Bu makalemizde, bir gecelik sevgililerden söz etmeyeceğim. Aynı zamanda bazıları vardır ki zaten aramızda dolaşıyorlar. Duyguları sözlerine yansıyor ve aynen şöyle diyorlar; “…Bana alacağı hediyeye göre değerlendireceğim…”
Bu ve buna benzer olumsuz yaklaşımlar yüzünden ve sizlerde çok iyi bildiğiniz gibi bu özel güne sıcak bakamadım. Fazlaca bir çalışmam olduğunu bile söyleyemem. Fakat bugün duygularım dorukta ve o nedenle de gerçekten sevenleri kutlamak, sevgilerinin sonsuza kadar devam etmesi adına bu sayfayı hazırladım.
Efendim, 14 Şubat birbirlerini seven insanlar için kutsal ve de anlamlı bir gün. Sevgililer karşılıklı mutluluk için romantik ortamlarda baş başa oluyorlar, sevmenin mutluluğunu yaşıyorlar. Sevgilisi olmayanların ya da ayrı olan sevgililerin boynu bükük kalacak ama, unutulmasın ki her yeni gün, yeni bir sevginin doğmasına gebedir.
Bugün sevenler için, o ulvi sevgiyi yüreklerinde taşıyabilenler için çok anlamlı bir gün! Sakın ola ki; bugünün anısına alınacak hediyeyi sevginizle değerlendirmeyin. Sevgilinizin size aldığı şeyi çok önemli bir armağan olarak kabul edin. Her zamankinden daha fazla mutlu olacağınızı göreceksiniz.
Sevgilinizle ne kadar iyi anlaşırsanız sonuna kadar öyle gider. Cenab-ı Allah yalnız ölüm vermesin! Amen!
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
Gönül Köşemden
Bugünün Tarihçesi
Değerli okurlarım, 14 Şubat Sevgililer Günü hakkında çeşitli tarihçeler bulunmaktadır ama ben kendi notlarımdaki alıntılarımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Notlarımda şöyle bir ifade bulunmakta: “…AZİZ VALENTİNE’İN ANISINA…” Mutlaka bir muhterem bana böyle yazdırmıştır, ben de O’nu saygıyla yad ediyorum. Allah onları yormasın!
Zamanın tarihçilerine göre; Roma İmparatoru II. Claudius zalim bir diktatörmüş. Öyle zalimmiş ki, halk evinde yemek yerken bile tedirginmiş. İmparatoru da büyük bir sıkıntısı varmış. Ülkeler fethetmek için gerekli orduyu kuramıyormuş. Nedeni de oldukça ilginç… Eşlerini çok seven ve onlardan ayrılmak istemeyen Romalı erkekler savaşmak istemiyorlarmış. Bu duruma oldukça sinirlenen ve üzülen imparator, ülkesinde nişanı ve düğünü yasaklamış. Yani Romalı erkekleri bekârlığa zorlamış.
Bu adaletsiz emre Valentine dışında kimse karşı koyamamış. Aziz Valentine kendisi gibi papaz olan Marius ile birlikte İmparator Claudius’un yasağına rağmen gizlice sevgililerine ön ayak olmuş. Yani onları evlendirmiş. Bu durumu öğrenen imparator çılgına dönmüş ve Aziz Valentine tutuklanıp prangaya vurulmuş. Kısa süre sonra da sopa ile dövdürterek öldürülmüş. Bu feci ölüm halk tarafından nefretle karşılanmıştır.
Aziz Valentine 14 Şubat 270 yılında toprağa verilmiştir. 14 Şubat Sevgililer Günü’nün ilk kutlanmaya başlandığı tarih kesin olarak bilinmemesine rağmen, milattan sonra ortaya çıktığı kesinlik kazanan bu özel günle ilgili çeşitli efsaneler, hikâyelerin sunulduğu, sevdiğinin kulağına akla ilgili sözcüklerin fısıldandığı Sevgililer Günü ile ilgili olduğu bilinen bir başka öyküsü de şöyle anlatılmaktadır.
Hıristiyanlığı seçip, ölmek pahasına da olsa bu inancından vazgeçmeyen Romalı Aziz Valentine 14 Şubat 270 yılında Romalılar tarafından idam edilmesidir. Hz. İsa’ya olan bağlığı, Tanrı’ya olan aşkı yüzünden idam edilen Valentine’nin ölüm yıldönümü, o günden sonra Sevgililer Günü olarak kutlanmaya başlandı.
Efsanenin başka bir yönü ise Aziz Valentine’nin İmparator Claudius hükümdarlığı ile aynı dönemde bir tapınakta papaz olarak hizmet vermesi ile ilgili. Claudius, Valentine’i emirlerine uymadığı ve kendisine başkaldırdığı için tutuklanıp öldürdü. Bu olaydan 226 yıl sonra 496’da Papa Gelasius Aziz Valentine’i onurlandırmak için Şubat 14’ü Aziz Valentine olarak belirledi ve etkinliklerle anılmasını istedi.
Yıllar geçtikçe Aziz Valentine’i anma etkinlikleri şekil değiştirip, günümüzde sevgililerin, âşıkların birbirlerine aşk mesajları yolladığı bir gün haline geldi. Buna paralel olarak Aziz Valentine de bütün sevenlerin koruyucu azizi haline gelip anılmaya başlandı. Sevgililer Günü, 1800’lü yıllardan sonra Amerika’da Esther Howland’ın ilk Sevgililer Günü Kartını yollamasından bu yana günümüzde daha çok sayıda insanın kutladığı toplumsal bir olay haline geldi.
Gençler, gördüğünüz gibi, bu özel gün için kimler can vermiş, kimlerin kanı dökülmüştür. Bu nedenle bu özel günün kıymetini iyi bilir. Biz de biliyorduk ama kader utansın, yazanın kalemi kırılsın!
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
Günün Nabzı
Keşiflerin En Zoru
Kadın vücudunun keşfedilmesi zor bir kara parçası, engin bir atlas adeta. Üstelik kadının kendi bedenini tanıyıp sevmesi kolay bir hadise değildir. Özellikle sevgi ister. Bütün bu saydıklarımı başarabilen kadınlar ise, yani bedenleriyle barışık, kişiliğini bedenleriyle özdeşleştirmeyi bilenler; onlar gerçekten güzel, çekici ve de mutlu kadınlardır.
İnsanlar her şeyden kaçabilir, çözümü kaçışlarda arayabilir, alternatif yaşam biçimlerine gözü kapalı atlayabilir. Bunların hepsi güzel de, kendimizden nasıl kaçarız? İşte bu kesinlikle mümkün değildir. Hem kendimizden kaçamadığımız gibi, yaşamı içinde tanık olduğu bazı üzücü ve ürkütücü olaylar da bazı şeyleri kamçılıyor, büyük yanlışlara zorluyor. Bazı şeyler engellenemez ama engellenecek, karşı çıkılacak çok şeyler var.
Günün Sözü
14 Şubat’ı İyi Değerlendirin!
Öcal’dan İnciler
14 Şubat Hediye Günü Değildir
