Stadyum ve Fanatikler (5)

0
52

Değerli okurlarım, bizim stadımıza da diğer statlara da deplasman takımları gelir ve bizim takımlarımız da rakip olarak deplasmana gider. Yani değişik karakterlerde insanlarla karşılaşırız doğal olarak. Yıllar önce muhtelif yerlerde nabız yoklaması yapmıştım, bütün sporseverler hemen aynı şeyleri söylediler. Bana çok ilginç geldi.

Hangi taraftar istenmiyor ve sevilmiyor. Konumuz buydu… Duyduklarım aynıydı. Çünkü aklın yolu birdir ve insanlar şeytana uymazlarsa ya da dolduruşa gelmezlerse her taraf süt limandır. Neydi bu duyduklarım? Galiz küfürlerle çevresini rahatsız edenler, Hakemlerin onurunu kıracak şekilde taciz edenler. Sahaya yabancı madde atanlar, köşe vuruşu, taç atışı yapmaya gelenleri küfürle, pet şişeleriyle yıldırmaya çalışıp hakemin anons yapmasına neden olanlar. Basınla hiç ilgisi olmayanların o mekânlarda densizlik yapmaları, Kanunen suç sayılan kesici ve öldürücü aletlerle statlara gelenler. Rakip oyuncular ve yöneticilerini rahatsız edenler.

Bu saydığım olumsuzlukları defalarca yazdım. Bir kez daha yazalım, ne sakıncası olabilir ki? Bu eylemleri yapanlar tribünleri rahatsız eden istenmeyen taraftarlar ve istenmeyen seyirciler kategorisindedirler.

Bizim 5 Temmuz Stadı’na çoktandır maç izlemeye gitmiyorum. Tabi ki bir nedeni var. Belki daha sonraları anlatabilirim. Şehrimizde takımlarını canı gönülden destekleyen taraftar sayısı o kadar azdı ki, maç günü tribüne baktığınız da hemen anlarsınız. Hepsi Bedavacıydı! Deplasmana gelen takımların daha fazla taraftarı olduğunu söylersem, bu konuda ne kadar yoksul olduğumuzu anlatmış olurum.

Oysa taraftar denilince biraz durmak gerekmez mi? Öncelikle takımlarının 12’ci adamıdır. İçlerinde İrlandalılar bulunmuyorsa, resmen pozitif enerji dağıtırlar. Futbolun ölmekle kalmakla bir ilgisi yoktur. Tezahüratın bu türlüsünü seçenler tribün terörünü tetiklemiş oluyorlar, farkında olmadan. Ancak, öylesine güzel slogan atan fanatik kitlesi var ki bazı yerlerde, zannedersiniz ki bunların hepside söz yazarı ya da şair. Rahatsız etmekten öte, kulağa hoş gelen sloganlar. Bu sloganlara tüm tribünlerde aynen iştirak ediyor. Böylesine neşeli ve sağlıklı ortamların oluşması futbol adına dileğimizdir. Bildiğiniz gibi, sadece gol olunca bağırılmaz. Taraftar takımına sahip çıkmalı ona güç vermelidir.

Futbol maçları, tiyatro izlenir gibi izlenmez. Öyle olduğunu düşünmek, eşyanın tabiatına aykırıdır. Futbol oyununda hiçbir pozisyonun tekrarı yoktur. Sadece TV’lerde oluyor bu pozisyon tekrarlamaları. Hele yorum yapanlar sanki Amerika’yı yeniden keşfediyorlar gibi. Biraz geriye, ileriye alır mısın? Şu pozisyonda dam yere çok sert basmış. Futbol da öyle şeyler olur mu deniliyor.

Maçlarda nedense, melon şapkalı, papyon kravatlı erkekleri, kürk mantolu süslü bayanları göremiyoruz. Belki onlar da değişime uğramışlardır ve de değişmişlerdir. Bunları doğal kabul edelim. Tribünlerden güzel sloganların yükselmesi en büyük dileğimdir.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here