Saadet Partisi İskenderun İlçe Başkanı Halil İbrahim Çelik; “Özümüze Dönmemiz Gerek”
Saadet Partisi İskenderun İlçe Başkanı Halil İbrahim Çelik, 30 Ekim büyük kongre öncesinde yapılan istişare toplantısı ve kongre hakkında gazetemize bazı değerlendirmelerde bulundu.
Başkan Halil İbrahim Çelik 30 Ekim’de yapılacak olan genel kurul öncesi başkanlar olarak Ankara’da toplantı yaptıklarını ifade ederek; “Yakın zamanda Ankara’da başkanlar olarak istişare toplantısı yaptık. 30 Ekim’de kongremiz olacak. Yeni bir sesle, yeni bir solukla güzel bir şekilde geçireceğimize inanıyorum. İlçe başkanları olarak toplantı yaptık. Genel başkanı aday adayları konusunda bize sunulan isimler, bizim sunduğumuz isimler oldu.
Adaylarımızın isimleri net olarak açıklanmadı. 30 Ekim’de aday isimleri geldiği zaman son noktayı koyacağız. Bu kongrenin hayırlara vesile olmasını, insanlık için hayırlar getirmesini diliyorum. Kim seçilirse o adaya tabi olup, peşinden gideceğiz” dedi.
Türkiye Doğum Sancıları Yaşıyor
Ülke gündemiyle ilgili değerlendirmeler de bulunan Başkan Halil İbrahim Çelik; “Türkiye doğum sancıları yaşayan bir ülke haline geldi. Darbeyi yeni atlattık, içte, dışta Türkiye yıpratılmaya çalışılıyor. Bizler de Saadet Partisi olarak darbeye karşı olduğumuzu ilk günden beri alanlarda duruşumuzla gösterdik. Ülkemizin huzurlu olmasını arzu ediyoruz, bunun için üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. Yaşanabilir bir dünya için, yaşanılabilir bir Türkiye için kimseyi ayırt etmeden beraberce yaşamak istiyoruz. Dünya görüşü böyle olan bir genel başkanı hayal ediyoruz” dedi.
Darbelerin ülkeyi geriye götürdüğünü de kaydeden Başkan Çelik; “Darbeler bizi hep geriye götürdü. İster 20 ister 30 olsun ama hep geriye götürür. Darbelere karşıyız. 15 Temmuz darbesini yapanları kınıyoruz. Halk olarak, Saadet Partisi olarak darbe karşıtlığımızı sergiledik. Türkiye ahlak ve maneviyatın yoksun olduğu bir dönemden geçiyor. Yol yaparak, köprüler yaparak, adliye sarayları yaparak bu insanlara icraatlarımız bunlar diyemeyiz, ülkenin huzur içinde olması lazım.
Böyle huzur sağlanmaz. İnsanların müreffeh içinde yaşaması için ekonomiyi düzeltmek lazım, dışa güdümlü değil kendi içimizde var olduğumuzu hissettirmemiz gerek. Bizler Amerika Birleşik Devletlerinden, Avrupa’dan, Siyonizm’den koltuk teması irtibatı içerisinde olarak ilerleyemeyiz, özümüze dönmemiz gerek, halkımızla barışık olup huzur içinde olmalıyız” dedi.
