Günaydın sevgili okuyucularım nasılsınız bu sabah? Dün ve önceki gün gelen şehit haberleri ile bir türlü doğrultmadığımız belimiz yeniden büyük bir acı ile büküldü. Gencecik fidanlar daha hayatının baharını bile yaşayamadan hainlerin hedefi oldu. Bir değil on değil tam 20 şehit, ardından sekiz, ardından daha ne gelecek belli değil. Buna can nasıl dayansın? Allah’ım sen sabır ver, akıl ver, ateşin düştüğü bütün hanelerde yaşayan analara, babalara, kardeşlere, eşlere, sevgililere. Allah’a havale ediyoruz o hainleri, bela okumak, kahretmek kesmiyor. Bir şekilde cezalarını Allah’tan bulsunlar dileriz. Onlara destek olan ikiyüzlü devletlerde bir gün gelecek destekledikleri canavarların kuyusuna düşecekler o gün uzak değil. Bakalım o zaman ne diyecekler.
Dün Türkiye Cumhurbaşkanını Köln’deki demokrasi yürüyüşünde konuşturmayan Almanya bugün PKK paçavraları ve Öcalan’ın posterleri ile meydanları dolduran bölücü hainlerin Kandildeki liderleri Cemil Bayık’ın konuşmasına izin veriyorlar. Biz zaten onların hiçbir zaman dostluklarına güvenmiş değiliz ancak bu kadar çifte standart da olmaz yani? Ya Selahattin Demirtaş’a ne demeli? Yazık yedikleri ekmekten utansınlar, tabi utanmaları varsa. Bir ülke ancak bu kadar hain dolu olabilir. Bir tarafta FETÖ, bir tarafta bölücü PKK, bir tarafta IŞİD ve diğer PKK bağlantıları iç ve dış hainler yetmezmiş gibi kendi kendimize yaptıklarımızda cabası.
Belli oluyor ki baya karanlık günler var önümüzde. Artık aydınlığı nasıl buluruz bilmiyorum demeyim çünkü aydınlığa çıkmanın yollarını Atatürk 94 yıl önce önümüze koymuştu. Laiklik, Yurtta Sulh Cihanda Sulh ilkesi ilk başta sayacaklarımızdır… İlke ve inkılâplarına sahip çıkmak ki bunu ilk başta CHP’ye öneriyoruz. Çünkü başta CHP olmak üzere bunları unutmuşa benziyor ya da elinden geldiğinden çoğunu yapması gerekirken yerinde sayıyor.
Ve her gün katliam gibi beş, on, yirmi şehit verirken toprağa bizler hala başörtüsü ile Che Guevara’lı tişörtleri konu yapıp saçma sapan gündemlerle oyalanıyoruz oysa bu tişörtleri giyenler ya da giymeyenler, örtü serbest ya da değil, ne yazar ülkemde huzur yoksa başımızı her yastığa koyduğumuzda uyanmaktan korkuyorsak, şehitlerimiz haklarını bize helal bile edememişken!
Suriye’deki askerlerimiz sınırı IŞİD’ten temizlemiş, Allah onlarla beraber olsun. Dişleri bile kanamadan ülkeye sağ salim dönsünler. IŞİD denen kana susamış caniler oradan kaçıp ülkemizde yuvalanmadan.
Ve sevgili okuyucularım, şehitlerimiz yurdun her tarafında, baba ocağında toprağa verildi, acımız bizden büyük, altında eziliyoruz. Mekânları cennet olsun, vatan sağ olsun, Allah sabır versin ateş düşen hanelerde yaşayan küçük büyük herkese ve bunlardan habersiz yaşayanlar var hala, işte onlar acımızı tahammül edilmez duruma getiriyor ki birlik ve beraberlik içinde Atatürk ilke ve inkılaplarının sahibi olursak ancak sağlıkla ve sevgiyle kalabiliriz diye düşünüyorum.
Ve yine de aynı dilekte bulunmak istiyorum, sağlıkla, sevgiyle ve her zaman birlik ve beraberlikle kalalım ayrımsız gayrımsız sevgili okuyucularım. Yase
Günün Şiiri
Bazı Adamlar
Bazı adamlar,
incitmeden sevemezdi…
Kırardı, dökerdi, yangınlar bırakırdı arkalarında…
Bazı adamlarsa,
tüm geçmişi unutturur, parmak uçlarından öperdi…
Cemal Süreya
Adam
Adam şapkasına rastladı sokakta
Kim bilir kimin şapkası
Adam ne yapıp yapıp hatırladı
Bir kadın hatırladı sonuna kadar beyaz
Bir kadın açtı pencereyi sonuna kadar
Bir kadın kim bilir kimin karısı
Adam ne yapıp yapıp hatırladı.
Yıldızlar kıyamet gibiydi kaldırımlarda
Çünkü biraz evvel yağmur yağmıştı
Adam bulut gibiydi, hatırladı
Adamın ayaklarının altında
Yıldızların yıldız olduğu vardı
Adam yıldızlara basa basa yürüdü
Çünkü biraz önce yağmur yağmıştı.
Cemal Süreya
Günün Sözü
Ne kadar farklı olursa olsun; sana ait olmayana tenezzül etme. Ve ne kadar basit olursa olsun senin olandan asla vazgeçme.
Che Guevara
