“15 Temmuz” tarihi, ordu içinde yuvalanmış cuntacıların vatana “ihanet” girişimi sadece Türkiye’nin değil, bütün insanlığın kara lekesi, kara günüdür. Darbeler tarihinde böyle gaddarlığa, gözü dönmüşlüğe ve vahşete henüz rastlanmamıştır.
Darbeler demokrasinin can düşmanıdır. Ancak darbeden darbeye fark vardır. Ama darbelerin bile kendilerine göre “raconu ve belli kuralları” vardır. Bu çerçevede uygulamalara dikkat edilirken, FETÖ’cüler kuralların dışına çıktı. Bildiklerini okuyarak masum, üstelik silahsız direnen kendi halkını “canice” katletti.
Tarih boyunca 700 civarında darbe gerçekleştirilmiş. Eski darbeciler ve darbe uzmanları bile FETÖ’nün “darbe yöntemlerine” akıl erdiremiyorlardır. Çünkü ilk kez böylesine “aptalca ve kalleşçe” bir darbe kalkışmasına hayretle tanıklık etmektedirler. Böylece o eski tecrübeli darbecilerin “pabucunun dama atıldığı”, 15 Temmuz’da açığa çıkmış oldu.
Şu darbeci soytarıları, “delikanlıca ve mertçe” yapılan darbe yöntemleri yerine, dünyada eşi ve benzerine rastlanmayan bir “darbe modeli”ni hayata geçirmek istediler. Ama dikiş tutturamadılar.
FETÖ’cülerin; beş kıtanın birçok bölgesinde sözde “irfan yuvası” adı altında faaliyete geçirilen yüzlerce “paravan okul”un gölgesinde, sömürgeci devletlerin himayesinde casusluk görevini sürdürdüklerini artık sağır sultan bile duymuştur.
130 ülkede okulların faaliyetlerine izin veren ülkelerin yöneticilerinin, her nedense ileride kendi ülkelerinde doğabilecek iç kargaşalıklara karşı önlem almakta aciz kaldıkları gözlemlenmektedir. Dolayısıyla, şarlatan FETÖ’cüler de bu fırsatlardan yararlanarak kış uykusundan uyanamayan bu ülkelerde akıllarının estiği gibi ortalıkta cirit atıyor, onları “avuç içine” almış dilediklerini parmaklarında oynatabiliyorlar.
FETÖ’nün elebaşı çakma darbecisinin casusluk, hile, ikiyüzlülük ve fitne konusunda üstüne yoktur. Eline kimse su dökemez. Dünyada nam salmış “eşsiz” bir hilebazdır.
15 Temmuz 2016 tarihi, kendisini, dünyaya “özel” gönderilmiş, kurtarıcı mehdi’si olarak ilan eden bir din bezirgânının kendi ipini çektiği ve kendi sonunu hazırlamakla birlikte, onun izinden körü körüne yürüyen ve himmet adı altında her ay haraca bağladığı “müritleri”ni de ateşe attığı ibretlik bir gündür.