Değerli okurlarım, kültür ile epeyce haşır-neşir olduk, ümit ediyorum ki hepimizin kültüründe belli bir artış olmuştur. Kültürlü olmakta büyük faydalar vardır, kültürlü olmak iyidir bence. Şüphesiz futbolun da kültürü var. Var olmasına var da biz bu kültürleri önceleri kabul edemedik. Tıpkı Gutenberg’in icadı matbaayı kabul etmediğimiz gibi! “Gavur İcadı” diyorlar ya ondan.
Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, cumhuriyeti ilan ettikten sonra, batını tüm yenililiklerine korlarımızı açmış rötarlı bir yaklaşım ve bu geç kalmamızın cezasını millet olarak çekiyoruz. Avrupalılarla boy ölçüşmemiz olanaksız. Onların istediklerinin tam tersini yapıyoruz, neden biliyor musunuz onlardan farkımız olsun diye…
Onlar ne istiyor ve de ne yapıyorlar? Her köşe başında muhtelif spor sahaları var. Gece gündüz açık ve hem de bedava. Kendi çocuklarını özendirmek için hediyeler veriyorlardır. Başka ne yapıyorlar, şöyle bir düşünelim… İlim ve bilim adamlarını baş tacı ediyorlar, askerlerine de gereken saygıyı gösteriyorlar. İnsan sağlığını ön planda tutuyorlar. Aslında bu kadarla sınırlı değil de bir an için öyle kabul edelim. Bunlara karşın biz neler yapıyoruz? Yaptıklarımıza bakalım…
Sadece şehrimizden söz etmiyorum, genel olarak ülkemizi gündeminize getirmek istiyorum. Siz de ilginç bulacaksınız. Bizde de spor tesisleri var, bizim de ilim, bilim adamlarımız var. Bizde de genelkurmay ve paşalar var idi. Kabiliyetli çocuklarımız maşallah yığınla ama kaç tanesi spor alanlarından yararlanabiliyor? Sayıları belli. Çünkü o spor alanlarının hepsi paralı ve de güvencesiz. Çocukları spor okullarına yazdırmak yürek ister. Tahmin ettiğiniz gibi “Ya okuldan geri kalırsa” endişesi. Yani devlet güvencesi maalesef yok. Bazıları Allah umuduna sivriliyor ve bir yerlere geliyor ya, yetmez.
Bu önemli konuya başka bir makalem de ayrıntılı girmek istiyorum. İlim ve bilim adamlarımız yok mu? Tabi ki var. Nerelerdeler? Efendim, çok ilginçtir ki fener davası, çekiç ve balyoz davalarından hepsi de içerdeler. Futbolda olduğu gibi organize bir suçlama ve suç unsuru var mıdır? Duruşma günleri belli midir? Kimseler bilmiyor. Sadece, Kasımpaşalı şöyle diyor…
Yargının vereceği adil kararı bekliyoruz. O ne diyorsa tamamen doğrudur. Ülkemizde asayiş berkemaldır ama dil kondisyonumuz çok iyi, sağa sola saldırmalar gırla. Çevremiz düşmanla doldu. Adam haklı! İnsanın çevresi sevmeyenlerle, düşmanlarla dolup taşarsa, kişinin yürekli, ordusunun da güçlü olması gerekmez mi? Biz aynen tersini yapmaya özen gösteriyoruz. Dünyanın en güçlü ordularından birisi bizdeydi. Tabi ki o kadarı da fazla. Bütçenin büyük bölümü orduya gidiyor. Bunu engellemek için de, emekli olmuş ya da olmamış, plaketli-plaketsiz paşaları içeri almak. Başka türlü çözüm olmaz, haklılar tabii…
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
