Değerli okurlarım, güzel sözleri telaffuz etmek bir sanat olduğu gibi, o sözleri dinleyip, kendine pay çıkarmak mutluluk verici bir hadisedir. “İyilik bilen, yardımı seven, hatır gönül sayan, emeklere değer verenler, bilge kişilerdir” buyuruyorlar atalarımız da, büyüklerimiz de…
Okuduğunuz gibi, “FUTBOL BİR İBADETTİR” başlığını attım. Futbol topunu dikip de, karşısında secde edilmeyeceğini sizler çok iyi anlıyorsunuz. Hatta sitem ediyorlar. Arada bir Cuma Namazına gidiyorum. Çıkışta imam efendi, bana şöyle serzenişte bulunuyor: “Hocam, güzel yazıyorsunuz da, şu futbolu çok zikrediyorsunuz, biraz aşağı çekseniz?” Sitemin şekli bu!
Onlarla yollarım tamamen ayrı ve de sözlerini duymamaya, hareketlerini görmemeye özen gösteriyorum. Onları da artık öyle, yani “FUTBOL GARIN DOYURMAZ” olarak kabul ediyorum. Kemikleşmiş duygulara sahip olduklarından, ikna etmeyi hiç denemedim, zaten zamanım da müsait değil.
Öncelikle konuya şöyle bakmakta yarar var; Futbolun çıkış yeri, tarihi, önce nerede oynandığı varsayımların dışında kesin bir şey söylenemiyor. Efendim, Uzak Doğu, Asya, Orta Doğu, Avrupa, Mısır gibi çok eski kültürlerin yaşandığı ülkelerde ve de yapılan kazılarda, bir yuvarlak cisim ve arkasında bir sürü insan görülüyor. Amerika Kıtası keşfedilmeden asırlar önce, oranın yerli halkı olan zencilerin, bu sporu yaptıkları ve hem de iki takım halinde futbol oynadıkları yapılan kazılardan sonra anlaşılmaktadır.
Biraz gerilere döndüğümüzde, futbol adına çok ilginç olaylara da tanık olmaktayız. Bu olaylar öyle asırlar önce de değil. Bir milli takımın galip gelmesi, o ülkede muhtemel bir ihtilali tatlıya bağlıyor, yani önlüyor. Yine bir milli takımın galibiyeti, o ülkenin komşusuyla yapmak istediği savaşı unutturuyor. Hayret ki, hayret! Futbolun böyle bir karizması varken, ona tepeden bakanlara, sevmeyenlere, altını oymaya çalışanlara şaşmamak elde değildir.
Futboldan söz ederken, bunun muhtemel şiddetinden ve teröründen de söz etmeden geçemiyoruz. Şimdi olduğu gibi… Başka statlarda yaşanan müessif olaylar, doğal olarak hepimizi üzmektedir. Önce duyumlardan ve daha sonra da görüntülerden etkilenmeyiz. Ancak, şehrimizde şiddet ve terör olaylarının olmaması da hepimizi ayrıca mutlu etmektedir. Bu şehirde yaşamamız sevincimize ayrıcalık getiriyor.
Şu aşamada, şehrimizin tek stadı özelliğini taşıyan 5 Temmuz Stadında, her hangi bir olayın, şiddetin, terörün çıkması söz konusu olamaz. Nedenlerini şöyle sıralayabiliriz: Sayacağım bu olumsuz nedenlerin çıkmaması, genç kuşağın bu çirkinliklerle tanışmaması ve de etiketlenmemesi sevinç kaynağımız ve gururumuzdur.
Profesyonel Yerel Futbol Takımımızın günün birinde PTT 1’nci ligine terfisi halinde, 5 Temmuz Stadının konumu, seyirci yapısıyla birlikte fanatikler de gündeme gelecektir. O zaman ne olur diyeceksiniz? Yarın anlatacağım.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA