Recep Tayyip Erdoğan (Başbakan): “Sayın Barack Hüseyin Obama, “Başkanlık” seçimlerinin günü yaklaştıkça sende gerginlik ve tedirginliğin arttığını hissediyorum. Öyle surat asıp “kara-kara” düşünme, kendine dert etme. Sık dişini şunun şuarasında seçimlere sayılı günler kaldı…
“6 Kasım”da yapılacak başkanlık seçimini kaybetsen de kaybettiğini unutturacak ve kendini hala ABD Başkanı olduğunu hissettirecek bir çare buluruz elbette. Sayın Obama, hiç tasalanma. Biz “kara gün” dostuyuz. Sizin yaptıklarınızın tam tersine “kadim” dostlarımızın imdadına hemen yetişiriz…
“Osmanlı” dönemlerinde padişahların ikamet ettikleri yerlere “Saray” denirdi. Dolayısıyla White Hous’ı Türkçeye çeviri yaptığımızda Beyaz Saray yani “AK SARAY” diyoruz. Aynı şekilde NEW YORK’un Türkçesi, “Yenişehir ya da Nevşehir”dir.
Aklıma güzel bir fikir geldi. Eğer başkanlık seçimini kaybedersen, Beyaz Saray yerine AKSARAY, New York kenti yerine de NEVŞEHİR illerimize yerleşir, kendini ABD’de hissederek eşin ve çocuklarınla birlikte hayatınızı sürdürebilirsiniz… Sen hele bir gel yerleş, bu güzel ülkemizi terk etmek istemezin…
Sayın Obama, Türkiye’deki yaşantından memnun kaldığını duyan diğer ülkelerin yöneticileri de ülkemize yerleşmeye can atacaklardır. Mesala “Petrolcü” Suudi Arabistan, Katar ve Kuveyt kral ve prensleri için de yerlerimiz mevcuttur. Kendi ülkelerinde yaşadıklarını aratmayacak şekilde Batman ve Adıyaman illerimizdeki petrol kuyularına yakın bölgelerde saraylar kurabiliriz…
Sayın Obama, seçim çalışmalarına nasıl yürüttüğünü bilmiyorum. Bir aksaklık olursa yardımcı olmaya hazırım. Arzu edersen seçim çalışmalarına katılmak üzere, partimizin Kadın ve Gençlik Kollarından iki uçak dolusu arkadaşlarımızı gönderebilirim.
Biliyorsun bizde “Durmak yok yola devam.” Ak Partinin Kadın ve Gençlik Kolları dünyada bir “MARKA”dır. Bu kardeşlerimiz “sıkmadık el, çalmadık kapı” bırakmazlar. Öyle sıkı bir seçim çalışması yaparlar ki, aklın durur. Rakibin Cumhuriyetçi başkan adayı Mitt Romney denen “adam”ı bile ikna edecek, onun senin partine oy kullanmasını sağlayacak yeteneklere sahiptirler. Böylece açık farkla seçimi kazanır zafer ilan edebilirsin…
Sayın Obama, seçimi kaybedip de AKSARAY’a yerleşmen durumunda Türkiye’de 2014 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçim mitinglerinde bana eşlik eder, seçimleri üst üstte hem de oylarımızı arttırarak nasıl kazandığımızı gözlerinle görür tecrübe sahibi olursun… Böylece ABD’de 2016 yılında yapılacak başkanlık seçimlerine “ustalık” dönemini atlatarak tekrar başkanlık koltuğuna oturursun.
Sayın Obama, diyeceğim şu ki: “Davetim her zaman için geçerlidir. Canın ne zaman isterse seni misafir etmeye hazırım. Bir telefon yeter!” Sözlerimi şöyle noktalamak istiyorum: “Gel, ne olursan ol yine gel. İster kral, ister prens, ister ABD’ye başkan ol, seçimi kaybetsen de yine gel…” Nasıl ama seçim öncesi sana iyi moral verdim değil mi?
