Değerli okurlarım, izlediğim ilk müsabakalar ve isimlerini bilip de, çıplak gözle gördüğüm futbolun şöhretleri de onlardı. Tekrar saymama gerek yok sizler de biliyorsunuz.
Takım maçlarından başka, radyolardan dinlediğim değil, tribünden rahat izleyeceğimi umduğum bir milli maçımız; Türkiye-Bulgaristan Milli Müsabakası… Tahmin ettiğiniz gibi, rahat-rahat izleyemedik. Tribün çöktü! Aman Allah’ım… İnsanlar salkım saçak, aşağı döküldüler, anlatılması çok güç. Herkes üzüldü, hepimiz çok üzüldük. Müsabaka da başladığı gibi bitti!
Ali Sami Yen 3. kez yıkılıyor ama ben sizlere sonuncusundan ayrıntılı olarak söz etmek istiyorum. İki günlüğüne İstanbul’a gittim. Ali Sami Yen yıkılacaktı ya. Tarihe tanıklık etmek için Mecidiyeköy’ün oralarda dolaştım durdum. Tüm kepçeler, dozerler O’nu katlettiler. Kanım dondu sandım, insanlar önemli bir tarihi defnediyorlardı.
Evet, ilk yıkılışı tribünlerin çökmesi ile gerçekleşti. İkincisi, köftecinin tüpünün patlamasıyla yangın çıkmış ve insanlar birbirini ezmişti. Beş kişi ölmüş ve onlarca insan da yaralanmıştı. Hafızam beni yanıltmıyorsa böyle olmuştu. Tanık olduğum o “son yıkılışının” diğerleriyle uzaktan yakından ilgisi yoktu. Bir tarih defnediliyordu.
Ali Sami Yen yapılırken, köprüler, çevre yolları henüz yapılmamıştı. Ali Sami Yen tabelası yoktu artık. Yeni Stattan esirgenen ve bir yerine asılması bile akıl edilmemiş olan tarihi zenginlik ve coşku, hatta geçmişin mirası yok edilmişti.
Bu kulübün süslü püslü başkanları (Ağır Ağabeyler) şunları iyice kafalarına sokmalıdırlar ki: Ali Sami Yen onların bildiğinden çok ötededir. Sadece bir kurucu ve ilk başkan değildir. Ali Sami Yen, Türk Milli Futbol Takımlarının de ilk tenlik direktörüdür.
Aldıkları ihalelerle, banka hesaplarını kabartan binlerce üyesi bulunuyor bu kulübün. Sekiz’i, On’u bir araya gelip de bu stada sahip çıkamadıklar ama sorsanız, burunlarından kıl aldırmazlar. Galatasaraylı olmanın raconunda, cesaret, asalet, hoşgörü ve kültür yatar. Onlar için kültür, mantar yetiştirmeye yarar her halde!
Mutlu olun, Mutlu kalın… SAYGILARIMLA
