VERİLEN SÖZ İŞTE BÖYLE YERİNE GETİRİLİR. TARİHİN ÇİZGİSİNDE VAR OLAN İSKENDERUN’UMUZA HOŞ GELDİNİZ…
Türkiye Cumhuriyetinin gelmiş geçmiş en otoriter lideri olarak gördüğüm Cumhurbaşkanı Sn Recep Tayip Erdoğan İskenderun’a verdiği sözü tuttu… İskenderun Belediye Başkanı Sn. Seyfi Dingil, yıllar sonra iktidar partisinin bayrağını İskenderun’da sallama başarısını gösterdi. Cumhurbaşkanımızın ikinci ziyaretleri öylesine oluşmuyor. Şimdi eğri oturalım doğru konuşalım.
Bir lider; çoğu dünya liderleriyle ters düşüyorsa bunda bir iş var demektir… Başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı süresince Türkiye Cumhuriyetini hakir gören tüm ülke liderleriyle dişe diş mücadelede Türk halkının çıkarlarını en ince detaylarına kadar araştırdı ve onlara karşı son noktayı koydu. İç ve dış politika; Dünyada bizlerin var oluşumuzun örnekleme simgesinde ve özellikle siyasi arenada yaptığı eylemler ister sevilir ister sevilmez… Hedeflediği çizgide geri dönüşümü asla kabul etmeyen yaradılışıyla o içimizden biri…
Özellikle 54 yılını doyasıya yaşayan ve yaşamış olan olarak 27 Mayıs darbe girişimlerinin ne amaçlı olduğunu bizzat gördük ve yaşadık. Şimdiki kuşaklar kulaktan dolma bilgilerle o günleri, gerçeğin dışına yansıtıyor. İstanbul Belediye Başkanlığı, Başbakanlığı döneminde onunla ilgili yapılan çoğu atraksiyonları bir vatandaş olarak bende izledim ve kendimce her şeyi tahlil ettim.
Yiğidi öldürün ama hakkını da inkar etmeyin. Yazıktır günahtır. Cumhurbaşkanı oldu “Göstermelik Cumhurbaşkanı olmayacağım” dedi. “Madem ben Cumhurun başkanıysam, Cumhurun tüm hak hukuklarını da koruyacağım” dedi ve dediğini de aslanlar gibi yapıyor. Bazı kitle ve şahıslar önüne dursa da o hedeflediği çizgiden asla şaşmıyor. Niçin şaşsın ki? Başbakanken çoğu yatırımları bire bir o organize etti. Kendi organize ettiği yatırımların çoğu Cumhurbaşkanıyken bitti veya bitmek üzere… Doğu Anadolu’ya yatırım planlarını çok öncelerden bitirdi. Maalesef gerçeği kabul etmeyenler konuştukça konuşuyor. Dilin kemiği yok konuşsunlar. Hakkari Yüksekova Havaalanı yapıldı ve açıldı. Bir avuç karıştırıcılar havaalanını istemiyor. Niçin istemiyorlar; İşlerine gelmiyor da ondan istemiyorlar. Çünkü havaalanları şehirlerin aydınlık penceresi, vatandaş dışa açılarak gerçekleri görecek.
Aklıma tam burada rahmetli Turgut Özal geldi. Allah rahmet eylesin “Köprüyü satacağım” dedi öbürleri karşı çıktı. Özal yenilikçi felsefesiyle ne yaparsa yapsın muhakkak karşısında muhalefeti buldu. O ise bildiğini okudu ve yapacağını yaptı. Kazanan kim oldu tabi ki vatandaşlarımız oldu. Aynı senaryoları şimdilerde yeniden yaşıyoruz. Güler misiniz ağlar mısınız? Yaptığı çalışmaları Allah da biliyor kulları da biliyor. Komşularımız inim inlerken, bizler memleketimizde doyasıya özgürlüğümüzü yaşıyoruz. Devletin men ettiği işleri yapma, ne yaparsan yap kimse sana ne karışır ne de sataşır. İstanbul yeniden yapılandırılıyor, Türkiye değişim içerisinde… Taksim araç trafiği meydanın altına indi. Vatandaş yaya olarak taksimin keyfinde… Bağıran ve çağıranların sonunda kim oldukları anlaşıldı.
Üçüncü havaalanı için nede çok sesler çıktı. Yeni temeli atılan köprü için dedikoduların biri bitti biri çıktı. Sonuçta ne oldu? Havaalanı ve köprü hızla yapılıyor. Yarın bir gün açılışı yapılacak. Bu adam halkına verdiği sözleri tutuyor mu tutuyor. Hem de sonuna kadar tuttuğu gibi sözlerinin de acayip takipçisi… Planlar bozulduğunda siz o zaman onu görün!
Gelelim şehrimiz İskenderun’a; sanmayın o İskenderun’u takip etmiyor. Öyle bir şekilde takip ediyor ki ruhen ve bedenen memleketimize tıpkı Özal gibi aşina… Kafasında tasarladığı her şeyi muazzam şekilde hayata geçiriyor. O ”MİAMİ” ”SİNGAPUR” örneği örneklemişse inanın o şehirler ne ki… Ömür denilen şey uzasa da İskenderun’u ilerde görmem mümkün olsa… Kader bu önemli değil, bizden sonra gelen kuşaklar İskenderun’u görecek ve memleketleriyle gurur duyacaklar.
Şu yaşa kadar İskenderun’a gelen onlarca lider gördüm ve gördük. Çoğu sırf oy alabilmek için gururumuzla oynayıp gitmediler mi? Cumhurbaşkanları sözde geldi ve gitti. Hangi Cumhurbaşkanı memleketimizin geleceği için konuştu söz verdi. Hep göstermelik laflarla bizleri aldatanların şimdi başları utançtan eğik…
Osmanlı kültürünü kendine adapte ederek tarihler boyu süregelen dik duruşumuzu kamuoyu önüne sunan, ülkemize yaptığı olumlu atılımlarla toplumumuzu topyekûn gündeme getirmesini başaran, hastanelerde adam gibi adam gibi muamele gördüğümüz şu günlerdeyiz. Eskiden bıçak parası altında ne acılar çekmiştik. Tabi ki hemen unuttuk o günleri…
Kendi içimizden biri olma ilkesini değiştirmeyen delikanlı liderimiz Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan bugün İskenderun’da… Onu gidip yakinen dinleyeceğim. Sözlerinin arkasında olduğunu bildiğimden memleketim adına onunla gurur duyacağım. Düşüncelerin durduğu ve hareket kabiliyetinin kaybolduğu anda onu sözlerini sonuna kadar dinleyeceğim.
Kendi mayamızda var olan bu hareketler asla önceden tasarlanmaz. Hatta oluşumlar konusunda derslere de çalışılmaz.
Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayip Erdoğan, İskenderun’umuza hoş geldiniz şeref verdiniz. Bölgemiz açısından çok önemli gördüğüm bu söz verişinizin arkasında yaşanacak olan, istikrarlı mücadele çok yakında meyvelerini verecek. İskenderun hak ettiği mertebelere doğru hızla tırmanmaya başlayacaktır. İskenderun için görev yapan ve memleketi için kalbi çarpan herkes bugün siyaseti bir tarafa koymalı ve Cumhurbaşkanımızla İskenderun için kenetlenmelidir.