Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal; “Milli Eğitim Bakanlığı’nın Rotasyon Kurullarında Yer Almıyoruz!”
Milli Eğitim Bakanlığının ‘Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’ gereğince uygulanacak zorunlu rotasyona karşı olduklarını ifade eden Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal, MEB’nın rotasyon uygulamasıyla ilgili olarak her ilde komisyonlar kurduğunu ve sendika temsilcilerini bu komisyonlara davet ettiğini kaydederek, bu toplantılarda sendika olarak yer almayacaklarını duyurdu.
Rotasyonu sürgün olarak nitelendiren Ünsal; “Bu uygulamaya gerekçe olarak Bakan Nabi Avcı’nın ileri sürdüğü iki argüman bulunmaktadır. Birincisi zorunlu rotasyon sonucu genç öğretmenlerin büyükşehirlerdeki merkezi okullara gelebileceği, ikincisi ise eş durumu atamalarına başvuracak öğretmenler için yine merkez okullarda yer açılmasıdır. Her iki gerekçe de toplumu ve özellikle genç öğretmen arkadaşlarımızı yanıltmakta, bu sürgün operasyonuna meşruluk kazandırma amacı taşımaktadır. Çünkü, ilk etapta rotasyona tabi tutulacak öğretmenler 12 yıldır aynı okulda çalışan öğretmenler olacaktır. Daha sonra aynı okuldaki çalışma süresi her yıl kademeli olarak düşürülecek ve 8 yıldır aynı kurumda çalışan öğretmenlerin rotasyona tabi tutulması gündeme gelecektir. Bunun açık anlamı iddia edildiğinin aksine göreve yeni başlayan genç öğretmenlerin hemen merkezi okullara gelemeyeceğidir. Dolayısıyla genç öğretmenlerin yer değiştirme sorununda değişen hiçbir şey olmayacaktır. Diğer bir iddia ise eş durumu mazereti nedeniyle öğretmenlerin merkezi okullara gelebilmesinin önünün açılacak olmasıdır. Belirtmek isteriz ki bu iddia da uygulamada hiçbir karşılık bulmayacaktır” dedi.
Bakanlığın amacının öğretmenlerin sorunlarını çözmek yerine genç öğretmenlerin sorunlarını “çözüyormuş gibi yaparak” beklentiye sokmak, hizmet yılı fazla öğretmenleri emekliliğe zorlamak ve eğitimin ticarileştirilmesi, dinselleştirilmesi ve otoriterleştirilmesi uygulamalarına direnen öğretmenleri yerinden etmek olduğunu öne süren Ünsal; “MEB’in öğretmenleri kendi istekleri dışında zorunlu rotasyona tabi tutmak yerine gönüllülük ve teşvik esasına dayalı çözümler üretmeye çalışmaması bu durumun en açık ifadesidir. Eğitimde, hiçbir gerekçe eğitim emekçilerini okuttuğu öğrencisinden, oturduğu mahallesinden kopararak, zorla başka bir işyerine göndermesini haklı çıkaramaz. Böylesi bir dayatmanın adı dünyanın her yerinde sürgündür ve kabul edilmesi mümkün değildir. Eğitim ve bilim emekçileri olarak, taşıdığımız sorumluluğun bilinciyle, öğretmenleri ve öğrencileri mağdur edecek bu düzenlemeye karşı gerekli her türlü adımı atacağımızı ve MEB’in rotasyon kurullarında yer almayacağımızı tüm kamuoyuna bir kez daha duyuruyoruz!” dedi.