Meşin Yuvarlağın Çığlığı (1)

0
55

Değerli Okurlarım, makaleme attığım başlığı ilginç bulduğunuzdan eminim. Okuduktan sonra, içeriğinin de çok ilginç olduğunu düşüneceksiniz. Çığlıklara geçmeden önce sizlerden gelen (beni heyecanlandıran) isteklerin yanıtını sunmaya çalışacağım. Önceki makalelerimi birinde “Futbol Nedir?” sorusuna, bildiklerimi ve de o anda aklıma gelenlerle sizleri aydınlatmaya çalıştım.

Beni yakından tanımak için sorulan bir soru var ki, bu istek için de değerli okurlarıma teşekkür ederim. Yazarken neler hissettiğimi biraz da ayrıntıya girerek anlatacağım ama yarın mı, daha sonra mı bilemem. Mutlaka bu isteğinizi “Meşin Yuvarlağın Çığlığı” başlığı altındaki makalemde sunacağım.

Şimdi, meşin yuvarlağa gelelim… Yani, futbol topundan söz etmek istiyorum. Bu ifadeyi sık-sık kullanıyorum. Çünkü günümüzdeki futbol topların hasretini çok çektik. Zaten o zamanlar yoktu. İnce köseleden yapılır. Çamur sahada, yağışlı havalarda normal ağırlığı 3-4 misli artardı. O top orta şiddette bir yerinize çarptığında öbür tarafı görüp gelirdiniz.

Futbol topu yani meşin yuvarlak çok şansız bir cisimdir. Fakat oldukça itibar gördüğü anları da yaşar. Önce bunları açıklayalım… Futbol topu (meşin yuvarlak) neden şanslıdır. İnsanlar onun peşinden koşar. Spor malzemesi satan mağazalarda en görkemli yerlerde teşhir edilir. Eskiden olduğu gibi, kösele renginde değil, rengârenktir. Çocuklara (erkek çocuklara) en iyi hediye futbol topudur. Varoşlardaki çocuklar onunla yatarlar.

Futbol topu iyi yönlendirilirse, kalelerin örümceğini alır. Onunla uyum içinde olan şöhret olur. Efsaneleşir. Meşin yuvarlak olmadan müsabaka başlamaz. Tribünlere gittiğinde kırk kişi onu yakalamak ister. Ağları havalandırdığında birçok futbolcu onu öper. Topu olan çocuk takım kaptanı olur. Kadınlar “Kocaman adam topun peşinde koşuyor” şikâyetçidir derler. Her yerde oynanır, gariban sporudur. Kale direkleri taşlarla da oluşur, ceketlerle de, kazaklarla da…

Bu kadar güzelliklerden sonra, neden şanssızdır? Dersini çalışıp, top karın mı doyurur derler, Futbolcunun belini de kırar, bağırsağını da düğümler. Bütün futbolcular onun peşinden koşar bu doğru. Nedense kim yalarsa hemen onu tekmeler. Zorunlu din dersi gibi değildir, serbest bırakılmıştır, garibandır. Kendisine hükmedene köle olur. Kotası yoktur, tekmeleyen rotayı çizer.

Şampiyon olan onu değil, kupayı kaldırır. Kale direkleriyle dostluğu vardır. Günümüzde, ağları yırtan gücü kalmamıştır. 150 Km. hızla gelebilir. Onun başına gelen, pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. Bu saydığım olumsuzlukları alt alta koyup topladığımız zaman ne denli bir cisim, şansız bir cisim olduğu anlaşılmıyor mu?

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here